Türkiye hedef ülke yapıldı

Türkiye hedef ülke yapıldıSultan ÖzerSiyaset kulislerinde, MGK ve Başbakan Bülent Ecevit başkanlığındaki Güvenlik Zirvesi'nin gündemini ABD'nin asker isteğiyle birlikte, hükümetin izlediği politikalar nedeniyle Türkiye'nin hedef ülke haline gelmesi nedeniyle alınacak önlemlerin oluşturduğu konuşuluyor. Meclis kulislerinde, Türkiye'nin asker göndermesine karşı çıkan milletvekilleri de ülkenin güvenliğinin tehlikeye sokulduğunu söylüyorlar.Ecevit'in, "dış tehdit" konusundaki soruları yanıtsız bırakmasına rağmen, Türkiye'nin olası saldırıların hedefi haline geldiği, bu doğrultuda istihbaratların geldiği söyleniyor. ANAP Grup toplantısı öncesi bu yöndeki bir soruyu geçiştiren İçişleri Bakanı Rüştü Kazım Yücelen'in, "İstihbaratla ihbarları birbirinden ayırmak lazım" sözleri dikkat çekti. SP Genel Başkan Yardımcısı Teoman Rıza Güneri, yaptığı basın toplantısında, hükümetin Türkiye'yi yeni bir bataklığa sürükleme hazırlığı içinde olduğunu söyledi. MGK ve Güvenlik Zirvesi'nde ABD'nin asker talebinin görüşüldüğünü kaydeden Güneri, hükümetin asker gönderme yetkisini daha önce alarak siyasi basiretsizlik gösterdiğini, eli mahkum pozisyona düştüğünü dile getirdi. Asker gönderilmesine kesinlikle karşı olduklarını, BM'nin de derhal devreye girmesini isteyen Güneri, girilecek bir savaşın Türkiye'nin çıkarlarına uygun olmadığını, yıllarca ülke içinde acılar yaşayan annelerin yeni tabutlar görmek istemediğini söyledi. Genelkurmay Başkanı Kıvrıkoğlu'nun, "Afganistan'da kara harekatı yanlıştır. Afganistan bir bataklıktır, oraya girildi mi çıkılmaz" sözlerini hatırlatan Güneri, ülkenin böylesine bir batağa sürüklenmesine izin vermemek gerektiğini ifade etti.

'Barışa hizmet etmeli'Aydın Bağımsız Milletvekili Sema Pişkinsüt ise gazetemize yaptığı açıklamada, Türkiye'nin bölgedeki rolünün, başka ülkelerin çıkarlarına destek için savaşa girmek değil, bölgede ve dünyada barışın sağlanmasına yardımcı olmak olduğunun altını çizdi. Asker gönderme yetkisinin kamu vicdanını rahatsız ettiğini, bu doğrultuda asker göndermenin ise ülke çıkarlarıyla bağdaşmadığını aktaran Pişkinsüt, "Türkiye başkalarının çıkarlarına değil, dünya barışına hizmet etmelidir" dedi. Hükümette bu basireti göremediğini de sözlerine ekleyen Pişkinsüt, şiddete şiddetle gitmenin, terörle mücadele adına dünya barışınını tehlikeye sokmanın, hele de Türkiye'nin birilerinin çıkarına destek vermek için asker göndermesinin büyük bir yanlış olacağını söyledi.

110 imza tamamlanacakSavaşa asker gönderilmesine karşı olduklarını belirten SP Genel Başkan Yardımıcısı Mehmet Bekaroğlu ise hükümetin aldığı yetkinin iptali için Anayasa Mahkemesi'ne gideceklerini, gerekli 110 milletvekilinin imzasını da bugün yarın tamamlayacaklarını söyledi. "Türk askerinin hiçbir şekilde bizim olmayan, bu hegemonik savaşa girmesine taraf değiliz" diyen Bekaroğlu, bir müslüman ülkeye yönelik bu savaşın giderek kirli bir savaşa dönüştüğünü, Türk askerlerinin bu savaş içerisinde yer almasının da ülke ve bölge çıkarlarıyla bağdaşmayacağını dile getirdi. Türkiye'nin bölge ülkeleriyle ilişkilerinin zaten kötü olduğunu hatırlatan Mehmet Bekaroğlu, asker göndermenin ardından ilişkilerin daha da bozulacağını, geçmişte yapılan yanlıştan dolayı yaşanan Cezayir Sendromu'nun yeniden gündeme geleceğini söyledi. "Asker göndermek yeni Cezayir Sendromları yaratmaktır. Bu kabul edilemez" diyen Bekaroğlu, parlamentonun ve milletvekillerinin buna izin vermemesi gerektiğini dile getirdi.AKP Meclis Grup Başkanı Bülent Arınç ise Türkiye'nin barışın korunması ve kollanması konusunda NATO'nun 5'inci maddesi çerçevesince görev alabileceğini belirtti. Arınç, "Ama Türkiye'nin askeri hiçbir zaman Afganistan'da savaşan asker olmamalıdır. Aksi halde büyük bir felaketle karşı karşıya kalır" dedi. Savaşın belki Afganistan'la da sınırlı kalmayacağını, Ortadoğu'ya, Ortaasya ülkelerinin bir kısmına da sıçrayabileceğini kaydeden Arınç, "Türkiye bu yetki çerçevesinde sağlık hizmetlerinde, geri hizmetlere, veya sivil halka yardım konusunda görevlendirilebilecek gayri muharip sınıftan asker gönderebilir" dedi.