27 Ekim 2001 21:00

Kandahar kan ağlıyor

Amerikan bombardımanında yaralanan siviller, iki korkunç seçenekle karşı karşıya: Pakistan'a gidene kadar dayanacaklar ya da ölecekler.

Paylaş
Kandahar kan ağlıyorABD bombalarından kaçmaya çalışan binlerce Afgan mülteci, Pakistan'a gidiyor. Mültecilerin verdiği bilgiye göre, bombardıman nedeniyle Güney Afganistan'daki sağlık sistemi tamamen çökmüş bulunuyor. Bu nedenle, Pakistan'a geçemeyen yaralı siviller, kendi kaderleriyle baş başa kalıyorlar. Afgan mülteciler, "Taliban'ın en güçlü olduğu bölge" olarak bilinen Kandahar kentinin özellikle hedef alındığını, yaralı sayısının giderek artmasına rağmen hastanelerin artık hiçbir işe yaramadığını anlattı. Kentteki hastanelerde doktor, hemşire veya ilaç bulmak artık çok zor. Hastanelere başvuran, çocuklarının uzuvları kopmuş Afganlara, hiçbir tedavi verilmeden "ülke dışına çıkmaları" tavsiye ediliyor. Kaçakçılara para vermeden yapılamayacak olan Pakistan seyahati, otomobille en az 6 saat sürüyor. Bu yolculuğun sonunda sağ kalabilenler, Keta şehrindeki hastaneye ulaşabiliyorlar. Bu hastanede gazetecilere bilgi veren yaralılar, kendilerinin "şanslı" olduğunu, ağır yaralıların veya kaçakçılara para veremeyecek kadar yoksul olanların, Kandahar'daki evlerinde ölüme terk edildiğini belirtti.

Parası olmayan ölüyorBombardıman kurbanlarından 30 yaşındaki Abdülhalim, "Geçen hafta Kandahar'daki hastanelerde tek bir cerrah yoktu. Çalışmaya korkuyorlardı. Olan doktorlar ise acemiydi ve yeterli malzemeleri yoktu" dedi. Abdülhalim, bazı doktorların evlerinde "özel klinik" açtığını ve ameliyatlar için çok para istediklerini söyleyerek, "Ödeyemeyenler ölüme terk ediliyor" diye konuştu.Sağ ayağı parçalanan 18 yaşındaki Ziaül Hak ise, başkent Kabil'deki Pagwanagsaj Pazarı'nda iş beklerken bombalandıklarını anlattı.

Çocukları bombaladılarBir diğer yatakta yatan 10 yaşındaki Abdül Vesaj'ın ise kalça kemiği kırılmış. Bundan 10 gün önce, Kandahar'daki evinin önünde arkadaşlarıyla futbol oyharken, bir bombanın kendisini havaya fırlattığını hatırlıyor. Babası ise, oynayan çocuklarının hepsinin yaralandığını anlatıyor: "Onu bulmamız biraz zaman aldı; diğerleri gibi ağlamıyordu ve kumun içine gömülmüştü. Öldüğünü sandım." Baba Gilani, Keta'ya kadar anestizi olmadan geldiklerini ve çocuğun yol boyunca ağladığını belirtiyor. Yaralı Afganların tek güvencesi, yıllar önceki savaşlardan dolayı Pakistan'a kaçan akrabalarının yardımı. Böyle bir akraba sahibi olmamak, ölüm anlamına geliyor. Abdül Halim, birçok doktorun dağlara çıkarak Taliban askerlerini tedavi ettiğini de belirtiyor.Keta Hastanesi'nin, yaralı akınıyla baş edebilmek için 24 saat alarm durumunda tutulduğunu anlatan Dr. Suad Mengle ise, gelenlerin çoğunun travma yaşadığını belirtiyor. Mengle, Pakistan devlet hastanelerinde tedavinin ücretsiz olduğunu, ama yemeğin parayla satıldığını dile getirerek, "Bazılarının parası yok ve açlık çekiyorlar" diyor.
ÖNCEKİ HABER

Basit bir hedef hatası!

SONRAKİ HABER

Kışkırtma planı tutmadı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...