24 Ekim 2001 21:00
'Yunus intihar etmiş olamaz'
Gözaltında tutulduğu İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi nezaretinde ölü bulunan ve kendini ranzaya asarak intihar ettiği iddia edilen Yunus Güzel'in ailesi, Güzel'in intihar etmiş olabileceğine inanmıyor.
'Yunus intihar etmiş olamaz'Jülide Kalıçİstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'nün nezaretinde ölü bulunan ve intihar ettiği ileri sürülen Yunus Güzel'in cenazesi dün ailesi tarafından Adli Tıp Kurumu'ndan alınarak memleketi Antakya'ya götürüldü. Güzel'in abisi ve eniştesi, Yunus Güzel'in kendisini asmış olabileceğine inanmadıklarını söylediler. Güzel'in avukatı Behiç Aşçı gazetemize yaptığı açıklamada, Güzel'in ölümüne ilişkin durumun üzerine gideceklerini vurgulayarak, Yunus Güzel'in intihar etmediğini, polisler tarafından öldürüldüğünü vurguladı.Aşçı, otopsi raporunu elde etmelerinin ardından, Güzel'in ölümünden sorumlu olanlar hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını bildirdi. Yunus Güzel, "canlı bomba" olduğu iddiasıyla İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'nce 16 Ekim tarihinde gözaltına alınmış, önceki gün de nezarette ölü bulunmuştu. Polisler, 33 yaşındaki Yunus Güzel'in, ranzasını sökerek duvara dayadığını ve kendisini ranzanın ayağına çarşafla astığını iddia etmişlerdi. Öte yandan İçişleri Bakanı Rüştü Kazım Yücelen'in iki polis başmüfettişini olayla ilgili görevlendirdiği öğrenildi. Polis başmüfettişlerinin olayla ilgili disiplin ve ceza yönünden inceleme yapacakları, kusur tespit etmeleri durumunda da görevliler hakkında soruşturma açabilecekleri kaydedildi.
'Karakol evinizdir!'Bu arada daha önce "gözaltına alınanlar devletin sorumluluğu altındadır" diyen, fakat Yunus Güzel'in ölümüyle ilgili suskunluğunu koruyan İçişleri Bakanı Yücelen, il emniyet müdürlüklerine bir genelge yayınlayarak polis-halk ilişkilerinin en üst seviyeye çıkarılmasını istedi. Emniyet teşkilatının hizmet politikasını, "polise yasalarla verilen güvenlik ve huzuru sağlama görevlerini, vatandaşın memnuniyeti ve personelin önemi ve değeri de göz önünde bulundurularak en kısa sürede, en iyi ve en verimli şekilde yerine getirmektir" sözleriyle değerlendiren Yücelen, emniyet birimlerinden, "Polis-Vatandaş El Ele, 2000'li Yıllarda Daha Huzurlu Günlere" sloganının yer aldığı ve polis ile vatandaşın tokalaşmasının yer aldığı logoların kullanılmasını istedi. Yücelen, polis karakollarının, bölgelerinde yer alan muhtarlar aracılığıyla, "Gelin konuşalım, varsa sorunları birlikte çözelim" yaklaşımıyla vatandaşları davet etmeleri önerisinde bulundu. Bakan Yücelen, polisin vatandaşlarla kuracağı ilişkilerde, "Karakol evinizdir", "Bize şikayete değil, ziyarete gelirseniz seviniriz", "Sizin için varız, sizden biriyiz" sloganlarının geliştirilerek kullanılmasını da istedi.
İşkenceden vazgeçinÇağdaş Hukukçular Derneği İstanbul Şubesi'nin açıklamasında, Güzel'in ölümüyle ilgili emniyet açıklamasının inandırıcı olmadığı belirtilerek, "Ölümün sebebi intihar bile olsa bu sonucun ortaya çıkmasına sebep olunması ve kişilerin güvenliğini sağlayamadığı için Emniyet Müdürlüğü doğrudan sorumludur" denildi. Mazlum-Der İstanbul Şube Başkanı Ahmet Selamet yaptığı yazılı açıklamada, Yunus Güzel'in ölümündeki şüpheli durumun aydınlatılması gerektiğini belirtti. TAYAD'lı aileler tarafından yapılan açıklamada ise gözaltına alınan herkesin "canlı bomba" ilan edildiğine dikkat çekilerek, Güzel'in bu iddia ile öldürüldüğü belirtildi. Açıklamada, devletin işkence ve katliam yapmaktan vazgeçmesi istendi. Yaşadığımız Vatan dergisi de yaptığı yazılı açıklamada Yunus Güzel'in kendini astığı iddialarının asılsız olduğunu belirtti.
'Karakol evinizdir!'Bu arada daha önce "gözaltına alınanlar devletin sorumluluğu altındadır" diyen, fakat Yunus Güzel'in ölümüyle ilgili suskunluğunu koruyan İçişleri Bakanı Yücelen, il emniyet müdürlüklerine bir genelge yayınlayarak polis-halk ilişkilerinin en üst seviyeye çıkarılmasını istedi. Emniyet teşkilatının hizmet politikasını, "polise yasalarla verilen güvenlik ve huzuru sağlama görevlerini, vatandaşın memnuniyeti ve personelin önemi ve değeri de göz önünde bulundurularak en kısa sürede, en iyi ve en verimli şekilde yerine getirmektir" sözleriyle değerlendiren Yücelen, emniyet birimlerinden, "Polis-Vatandaş El Ele, 2000'li Yıllarda Daha Huzurlu Günlere" sloganının yer aldığı ve polis ile vatandaşın tokalaşmasının yer aldığı logoların kullanılmasını istedi. Yücelen, polis karakollarının, bölgelerinde yer alan muhtarlar aracılığıyla, "Gelin konuşalım, varsa sorunları birlikte çözelim" yaklaşımıyla vatandaşları davet etmeleri önerisinde bulundu. Bakan Yücelen, polisin vatandaşlarla kuracağı ilişkilerde, "Karakol evinizdir", "Bize şikayete değil, ziyarete gelirseniz seviniriz", "Sizin için varız, sizden biriyiz" sloganlarının geliştirilerek kullanılmasını da istedi.
İşkenceden vazgeçinÇağdaş Hukukçular Derneği İstanbul Şubesi'nin açıklamasında, Güzel'in ölümüyle ilgili emniyet açıklamasının inandırıcı olmadığı belirtilerek, "Ölümün sebebi intihar bile olsa bu sonucun ortaya çıkmasına sebep olunması ve kişilerin güvenliğini sağlayamadığı için Emniyet Müdürlüğü doğrudan sorumludur" denildi. Mazlum-Der İstanbul Şube Başkanı Ahmet Selamet yaptığı yazılı açıklamada, Yunus Güzel'in ölümündeki şüpheli durumun aydınlatılması gerektiğini belirtti. TAYAD'lı aileler tarafından yapılan açıklamada ise gözaltına alınan herkesin "canlı bomba" ilan edildiğine dikkat çekilerek, Güzel'in bu iddia ile öldürüldüğü belirtildi. Açıklamada, devletin işkence ve katliam yapmaktan vazgeçmesi istendi. Yaşadığımız Vatan dergisi de yaptığı yazılı açıklamada Yunus Güzel'in kendini astığı iddialarının asılsız olduğunu belirtti.
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
