Çiftçiye bütçe kazığı

Çiftçiye bütçe kazığıNur KarabacakTarımı, üretimi bitererek halkı bir kuru ekmeğe muhtaç eden hükümet, 2002 bütçesi ile üreticinin üretimden vazgeçmesi için elinden geleni yaptığını bir kez daha gösterdi. Tüm destekleri kaldırarak dayatmalarla Doğrudan Gelir Desteği (DGD) aldatmacasını gündeme getiren hükümet 1.4 milyon üreticinin kayıt yaptırdığı sistem için nerdeyse kaynak ayırmayarak üreticiyi bir kez daha aldattı. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı DGD için 3 katrilyon lira isterken, bütçeden tarıma ayrılan toplam kaynak 2.1 katrilyon lira olarak belirlendi. Bu paradan DGD'ye ayrılan pay ise sadece 1.4 katrilyon lira. Yani gerekli olan paranın yarısından bile az. Uygulama için kayıt yaptıran üreticiler başvurularda milyonlarca lira harcamıştı. Tüm destekleri yavaş yavaş kaldıran hükümet, DGD'yi de neredeyse üreticiden para toplamak için kullandı. Harcadığı paraları bile alamayacak olan üretici şimdi kandırılıp kandırılmadığını sorguluyor. DGD için başvurular 21 Eylül'de tamamlandı. Tarım Bakanlığı beklenenden daha fazla başvuru olduğu gerekçesi ile daha fazla kaynak arayışına çıkmıştı. Ancak gerekli olan para bile bütçeden ayrılmadı. Tarım Bakanlığı yetkilileri başvuran üreticiler arasında eleme yapılabileceğini söylüyor. Elemenin ise neye göre yapılacağı, paraların ne zaman ödeneceği belli değil.Bütçeden tarıma ayrılan diğer kalemler ise hükümetin kayıtsız şartsız milyonlarca üreticiyi üretim dışına itmekte kararlı olduğunu gösteriyor. Hayvancılık için gerekli olan para 116.5 trilyon lira olarak hesaplanırken, bütçeden ayrılan para sadece 75 trilyon, prim ödemeleri için gereken miktar 300 trilyon iken, ayrılan para 200 trilyon lira, TMO alımları için gereken para 400 trilyon iken, bütçeden ayrılan miktar 200 trilyon lira.

Açlığa gidiyoruzTürkiye Ziraat Odaları Birliği Başkanı Faruk Yücel, Türkiye'de toplam tarım arazisinin 2 milyon 750 bin hektar olduğunu dile getirerek, "DGD için dekar başına 10 milyon lira verileceğini düşünürsek, en az 2 katrilyon 750 trilyon lira gerekiyor. Ayrılan para bunun neredeyse yarısı. Mazot, ilaç, gübre parası dolar üzerinden belirlenirken, her gün yüzde yüze varan zamla fiyatlar artarken, dekar başına verilen para her yıl Türk Lirası üzerinden verilecek. Üreticiden milyonlarca lira topladılar. Yaptıkları tamamen aldatmaca" diye konuştu. Üreticinin elinden tüm desteklerin alındığını dile getiren Yücel, dekar başına verilecek 10 milyon liranın bile üreticiye çok görüldüğünü ifade etti. Yücel, yapılanların üretimi bitirmenin son adımları olduğuna dikkat çekerek, Türkiye'nin böyle giderse Afrika ülkelerinden daha beter duruma düşeceğini vurguladı. Bir tek tarım kesiminin değil tüm kesimlerin yoksullaştığını dile getiren Yücel, "Türkiye açlığa doğru gidiyor. İnsanlar çöpte toplayacak artık ekmek bile bulumayacak, çünkü üretim bitecek, ne buğday ne de başka bir şey üretilmeyecek" dedi.

Son perdeler oynanıyorTürkiye Ziraatçılar Derneği Başkanı İbrahim Yetkin, bütçeden ayrılan paranın oldukça komik olduğunu vurgulayarak, üreticinin düşünüldüğünden daha rahatsız olduğunu ve çiftçide doğacak bir patlamanın önüne geçilemeyeğini dile getirdi. Bugün gelinen noktanın '80 sonrasında başlayan Türkiye'de üretimi bitirme operasyonunun bir parçası olduğunu ifade eden Yetkin, IMF ve sermayenin Türkiye'nin tarımdan elini ayağını çekmesi için yazdıkları senaryonun son perdelerinin oynandığını vurguladı. Yetkin, "Türkiye'nin üretim yaparak güçlenmesini istemiyorlar" diyerek, bir ülkeyi bitirmenin yolunun tarımının bitirilmesinden geçtiğini vurguladı.