Amerika'nın Susurluk'u

Amerika'nın Susurluk'uABD Savunma Bakanlığı'ndan bir yetkili geçtiğimiz cuma yaptığı bir söyleşide ilk günlerde reddedilmesine karşın 11 Eylül saldırılarına katılan kişilerden bir kısmının ABD'nin askeri üslerinde eğitim gördüklerini kabul etti. Eylemlerden üç gün sonra Newsweek dergisi ve Washington Post ile Knight Ridder gazeteleri eylemcilerden beşinin 1990'larda Amerikan askeri üslerinde eğitim gördüklerini yazmışlar ve bu üslerden birinin de Florida'daki Pensacola Hava Üssü olduğu belirtilmişti. Haberler Pentagon tarafından yalanlanırken "isimlerin tutuyor olmasının eğitim görenlerle saldırganların aynı kişiler olduğu anlamına gelemeyeceği" savunuldu. Ancak geçtiğimiz cuma konuyla ilgili olarak gazetecilerle konuşan bir Savunma Bakanlığı yetkilisi ayrıntı vermesi konusundaki ısrarlar üzerine, "Kimlerin hangi askeri okullara gittiğini sizlere söyleme yetkim yok" dedi. Böylece daha önce Pentagon'dan gelen yalanlamanın gerçeği yansıtmadığı, bakanlığın en azından kısa vadede böyle bir şeyi duyurma niyetinde olmadığı ortaya çıktı.

Atta bilmecesiDünya Ticaret Merkezi'ne intihar dalışı yapan uçağın pilotu olduğu belirtilen Muhammed Atta'nın Montgomery Uluslararası Subay Okulu'nda eğitildiği kabul edilmezken son röportajı veren Savunma sözcüsü bu okulda eğitim gören Muhammed Atta isimli bir kişi olduğunu ancak bu kişinin eylemcilerden biri olan Muhammed Atta ile ilgisi olmadığını ileri sürdü.ABD'nin eğitim verdiği üslere sadece dost ve müttefik saydığı ülkelerden asker kabul ettiği gerçeğinin de Pentagon'un olayı örtbas etmeye çalışmasında rol oynamış olabileceği belirtiliyor.

Üslerin işlevleriNewsweek'in 15 Eylül tarihli sayısında yayınlanan dosyada görüşlerine yen verilen ve Pensacole Üssü'nde uzun süre çalışmış olan emekli bir pilot, "Sürekli olarak başka ülkelerin pilotlarını eğitiyorduk. 20 yıl önce ben görevdeyken İranlı pilotlar vardı. Çünkü İran'da şah iktidardaydı. Yetiştirilen pilotların milliyeti desteklenen ülke yönetimlerine göre değişiyordu" diyor.1990'lı yıllarda ise bu ülke Suudi Arabistan oldu. Amerikan üslerinde eğitildiği belirtilen iki eylemcinin ise daha önce Suudi Hava Kuvvetleri'nde görev yaptığı, yine Newsweek'in dosyasında yer aldı. Muhammed Atta'nın da Suudi pasaportu vardı. Florida'da eğitim gören Waleed Alşehri ve Marwan Alşerhri de daha önce Suudi Arabistan'da yaşamışlardı.ABD'de soruşturmayı yürüten yetkililer, saldırıyı düzenleyen 19 kişiden birinin bağlantılarını halen çözemediklerini belirtiyorlar. Bu kişiyle ilgili gerçeklerin de Florida'daki Hollandalılara ait uçuş okullarında aranması gerektiği ve bu okulların saldırıyı düzenleyen pilotların ilk durağı olduğu belirtiliyor.

Rudi Dekkers200 uçuş okulu bulunan Florida'da iki okul yabancılara üst düzeyde mesleki statü veren nitelikte ve saldırıyı düzenleyen pilotların bu okullarda eğitim gördükleri belirtiliyor.Muhammed Atta'nın uçuş eğitimini aldığı yer ise Huffman Aviation şirketine bağlı Rudi Dekkers uçuş okulu. Saldırıdan sonra suçlamaları reddeden okul yetkilileri yabancı öğrencilerin izin işlemlerinin elçiliklerin sorumluluğunda olduğunu belirttiler. Ancak Dekkers sözcüsü yaptığı açıklamada, "Sistemde bazı boşluklar olduğunu kesinlikle söyleyebilirim" ifadesini kullandı.Atta ile sınıf arkadaşı olan İngiliz Richard Nyren okulun yardımıyla bile öğrenci vizesi almanın oldukça zor bir işlem olduğunu belirtti.Gazeteciler Dekkers okulunu eylemciler için özel kılan şeyin hangi ilişkiler olduğunu araştırmaya devam ederken soruşturmayı yürüten FBI belirsiz bir sebeple bu ayrıntılar üzerinde durmadı.

Hopsicker'ın sorularıBüyük terör saldırıları konusunda araştırmaları olan Daniel Hopsicker konuyu yorumlarken, FBI araştırmasının sonucunun El Kaide ve Taliban yönetimini gösterdiğini dile getirdikten sonra , "El Kaide ve Taliban eylemin tümünü tek başlarına mı düzenlediler? Yoksa FBI müfettişlerinin diğer büyük gruplara, hatta devletlere de bakmaları mı gerekirdi? Uçuş okulu sahibi Rudi Dekker ve Arne Kruithof Florida Havaalanı'ndaki bir ABD istihbarat operasyonuyla bağlantılı mıydı? Okula Arap pilotların alınmasında rol oynadılar mı?" diye soruyor ve saldırganların uluslararası bağlantıları araştırılırken olması gerektiği gibi davranılmadığını belirtiyor.Araştırmacı Daniel Hopsicker Amerikan tarihinin son 40 yılında olduğu gibi belki de gerçeklerin hiç gün ışığına kavuşmayacağını belirtiyor.