07 Ekim 2001 21:00
G-7 de nasihat verdi
Hükümet, IMF ve ABD'nin ardından G-7'lerden de sadece nasihat alabildi. G-7 ülkeleri tek tek ülkelere mali yardım yapılmayacağını açıkladılar.
G-7 de nasihat verdiHer şeyiyle IMF programına teslim olan hükümete G-7'lerden de sadece "nasihat" verildi. Türkiye'nin de gündem maddeleri arasına alındığı G-7 toplantısının sonuç bildirgesinde tek tek ülkelere yardımın söz konusu olmadığı, krizdeki ülkelerin sadece takip edileceği ve gerekli program desteğinin verileceği belirtildi. Hükümetin Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş'in ABD ziyaretine ve ardından yapılacak G-7 toplantısına bağladığı umutlar da boşa çıktı. ABD gibi G-7 ülkeleri de Türkiye'yi sırtından sıvazlayıp sadece "nasihat" vermekle yetindi. G-7 ülkelerinin maliye ve hazine bakanları toplantısında Ankara'ya muhtemel bir ek kaynağın, ikili değil uluslararası finans kuruluşları aracılığıyla gerçekleşebileceğinin işareti verildi. ABD, İngiltere, Fransa, Almanya, İtalya, Japonya ve Kanada'nın maliye veya hazine bakanlarının katıldığı toplantının ana konuları, 11 Eylül'de ABD'de düzenlenen saldırıların ardından dünya ekonomisinin durumu ve saldırılara karşı alınacak önlemlerdi.
O'Neill: Yardım yokToplantıya ev sahipliği yapan ABD Hazine Bakanı Paul O'Neill, görüşmede Türkiye'nin ele alınıp alınmadığı şeklindeki soruya, "Uluslararası finans kuruluşlarını görüştük. Bu kuruluşların nasıl daha iyi faaliyette bulunacağını ele aldık. Bazı ülkelerin durumunu da konuştuk ve bu ülkeler arasında Türkiye de vardı" cevabını verdi.O'Neill, "Tek tek ülkelere yardımda bizim tercih ettiğimiz vasıta, uluslararası finans kuruluşlarıdır" diyerek, Türkiye'nin talep ettiği ek dış finansmanın karşılanması durumunda, bunun, ikili değil, IMF ve Dünya Bankası gibi kuruluşlar aracılığıyla olabileceğinin işaretini verdi.G-7 bakanları adına yayımlanan ortak bildiride de, "Son gelişmelerden olumsuz etkilenen ülkeler, güçlü ekonomik büyüme ve sürdürülebilir özel sermaye akımı için gereken koşulları yaratmalı. Uluslararası finans kuruluşları da yardıma hazır olacaklar" denildi.Washington'da 6 saat süren toplantının ardından açıklanan G-7 sonuç bildirgesinde de, "Ekonomik büyümeyi artırmak ve mali piyasalarımızın durumunu korumak için gerekli önlemleri almaya yönelik güçlü bir kararlılığa sahibiz" denildi. G-7 bakanları, saldırıların ardından kısa süreli ekonomik belirsizlikler olduğunu, ancak küresel büyümeyi artırmak için uyum halinde çalışacaklarını ve geleceğe yönelik beklentilerle ilgili endişeleri olmadığını savundular. Sanayileşmiş ülkeler, döviz kuru piyasalarını yakından takip edeceklerini ve uygun önlemleri alacaklarını belirtirken, bildiride ayrıca dünyanın en yoksul ülkelerinin saldırılardan etkilenebileceği, ancak zengin ülkelerin olumsuz etkileri dengelemek için girişimlerde bulunmaya hazır olduğu ileri sürüldü.
O'Neill: Yardım yokToplantıya ev sahipliği yapan ABD Hazine Bakanı Paul O'Neill, görüşmede Türkiye'nin ele alınıp alınmadığı şeklindeki soruya, "Uluslararası finans kuruluşlarını görüştük. Bu kuruluşların nasıl daha iyi faaliyette bulunacağını ele aldık. Bazı ülkelerin durumunu da konuştuk ve bu ülkeler arasında Türkiye de vardı" cevabını verdi.O'Neill, "Tek tek ülkelere yardımda bizim tercih ettiğimiz vasıta, uluslararası finans kuruluşlarıdır" diyerek, Türkiye'nin talep ettiği ek dış finansmanın karşılanması durumunda, bunun, ikili değil, IMF ve Dünya Bankası gibi kuruluşlar aracılığıyla olabileceğinin işaretini verdi.G-7 bakanları adına yayımlanan ortak bildiride de, "Son gelişmelerden olumsuz etkilenen ülkeler, güçlü ekonomik büyüme ve sürdürülebilir özel sermaye akımı için gereken koşulları yaratmalı. Uluslararası finans kuruluşları da yardıma hazır olacaklar" denildi.Washington'da 6 saat süren toplantının ardından açıklanan G-7 sonuç bildirgesinde de, "Ekonomik büyümeyi artırmak ve mali piyasalarımızın durumunu korumak için gerekli önlemleri almaya yönelik güçlü bir kararlılığa sahibiz" denildi. G-7 bakanları, saldırıların ardından kısa süreli ekonomik belirsizlikler olduğunu, ancak küresel büyümeyi artırmak için uyum halinde çalışacaklarını ve geleceğe yönelik beklentilerle ilgili endişeleri olmadığını savundular. Sanayileşmiş ülkeler, döviz kuru piyasalarını yakından takip edeceklerini ve uygun önlemleri alacaklarını belirtirken, bildiride ayrıca dünyanın en yoksul ülkelerinin saldırılardan etkilenebileceği, ancak zengin ülkelerin olumsuz etkileri dengelemek için girişimlerde bulunmaya hazır olduğu ileri sürüldü.