Diyarbakır'da birlik tartışıldı

Diyarbakır'da birlik tartışıldıDiyarbakır'daki temaslarını sürdüren Emeğin Partisi Genel Başkanı Levent Tüzel ile beraberindeki sendikacı ve sanatçılar Diyarbakır Demokrasi Platformu'nu oluşturan kuruluşlarla bir toplantı yaptı.Önceki gün Diyarbakır Demokrasi Platformu'nu ziyaret eden heyet, platformu oluşturan sendika ve meslek örgütlerinin temsilcileriyle başta Kürt sorunu olmak üzere, ülke emekçilerinin içinde bulunduğu sıkıntılar, Anayasa değişikliği ve ABD öncülüğünde estirilen savaş rüzgârı karşısında savaş karşıtı cephe örülmesi konularını görüştü. Daha çok somut sorunlar üzerinde görüşlerin belirtildiği toplantıya, Genel Başkan Tüzel dışında GYK üyeleri Mustafa Yalçıner ve Ender İmrek, Urfa İl Başkanı Cemalettin Özden, Diyarbakır İl Başkanı Yavuz Karakuş, Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) MYK Üyesi Nazan Yaman, DİSK Genel-İş TİS Daire Başkanı İsmail Özhamarat, DİSK Gıda-İş Genel sekreteri Seyit Aslan, KESK Eğitim Sekreteri İbrahim Kudiş ve Diyarbakır Demokrasi Platformu'nda yer alan sendikalarla meslek odalarının temsilcileri katıldı. Tes-İş Diyarbakır 1 No'lu Şube'de düzenlenen toplantıya Demokrasi Platformu adına katılan temsilciler, bölgede emek, demokrasi ve barış talebini dile getirmek için yaptıkları her eylem ve etkinliğe engelleme, baskı, zor ve sürgünle yanıt verildiğini belirtirken, Levent Tüzel ülke genelinde emekçi yaşamını etkileyen bu politikalar karşısında Kürt ve Türk emekçilerin ortak mücadelesinin örülmesi için somut öneriler dile getirdi.

Ortak mücadele çağrısıTüzel konuşmasında, ülkenin içinde bulunduğu ekonomik kriz, Anayasa değişikliği ve yaratılmak istenen savaş ortamı karşısında ortak mücadelede yer almanın tam zamanı olduğunu belirterek, "Türkiye'deki ekonomik sıkıntılara temel oluşturan IMF ve DB karşısında yer almak için, Anayasa değişikliğinde, Kürt sorunu, dil, kültür, kimlik sorunu, idamın kaldırılması, kamu emekçilerine toplusözleşmeli grev hakkı için, demokrasi için, gerçek kazanımların elde edilmesi için, savaş karşıtı cephe oluşturulması gibi talepleri geliştirmeliyiz. Ve bunun mücadelesini bugünden başlatmalıyız. Çağrılarımızda samimiyiz. Bizim çabamız emeğin iktidarını kurtarmaktır. Bunun merkezi de emekçiler olacaktır. Sorun, bizim kendi kaderimizi elimize alma sorunudur" dedi. Demokrasi Platformu adına konuşan Teş-İş Diyarbakır 1No'lu Şube Başkanı Ali Öncü de EMEP tarafından getirilen mücadele önerilerini değerlendireceklerini ifade etti. Öncü, Demokrasi Platformu'nun Kasım ayında hayata geçirmeyi düşündükleri ve adının "Barış Konferansı" olabileceği bir çalışması bulunduğunu belirterek, "Bu geniş kapsamlı projede EMEP'in yer almasını istiyoruz. EMEP'i diyaloğa ve dayanışmaya çağırıyoruz" şeklinde konuştu. EMEP'in ziyaretini anlamlı bulduklarını ve toplantılarının sürekli olmasını istediklerini belirten Öncü, oluşturmayı düşündükleri proje hakkında da şunları söyledi; "Sivil itaatsizlik projesini Türkiye halklarının gündemine taşımak zorundayız. Anayasa değişikliği halkın temel ihtiyaçlarını karşılar şekilde çözülmeli, Ortadoğu'da antiemperyalist mücadalenin namus bekçiliği sadece Kürtlere bırakılmamalı. Çeteleşmiş bir sistemin ayakta kalmasının bir nedeni de birlik sorununun çözülmemesinden kaynaklanmaktadır. Kalıcı bir barış platformu oluşturulmalı ve burada herkes kendisini temsil etmeli" dedi.

Demokrasi için önemliDemokrasi Platformu adına katılan temsilcilerin bazıları da konuşmalarında EMEP'in Kürt sorununun çözümü noktasındaki tutumuna eleştiriler getirdi. Bu konuda söz hakkı alarak bir konuşma yapan EMEP GYK Üyesi Ender İmrek ise şunları söyledi; "EMEP Kürt sorununu, bölge sorununu birinci dereceden sorun olarak ele almıştır ve bölgedeki demokratik güçleri bunun dışında tutmamaktadır. Kürt sorununu dile getirmek, demokratik hak eşitliği temelinde çözümünü istemek birinci sorun olarak ele alıyoruz. ABD'ye yapılan saldırı sonrasında, Türkiye'de yaşananlara bakıldığında, sorunun işçi ve emekçiler tarafından sahiplenildiği görülüyor. Kürt hareketi, demokrasi hareketi için önemli. Bundan sonraki dayanışma perspektifine ivme kazandırılması gerekir. Burada konuşulanlar ve birlik konusu da bir deklarasyon şekline getirilmeli" dedi. EMEP GYK Üyesi Yalçıner de sistemin, ortak mücadeleyi sürekli parçalama çabasında olduğunu belirterek önemli olanın birlik kaygısının hangi talepler etrafında güdüleceği ve daha geniş kesimlere nasıl yansıtılacağı olduğunu belirtti.