07 Eylül 2001 21:00
Avustralya'ya suçlama
Yüzlerce mülteciyi ölümden kurtaran Norveç gemisinin kaptanı, mültecileri almamak için ölüme terk eden Avustralya'yı sert bir dille eleştirdi.
Avustralya'ya suçlamaHint Okyanusu'nda batmakta olan bir tekneden 400'den fazla mülteciyi kurtaran Norveçli kaptan, güvertesinde yatan 10 baygın insana gözlerini kapayıp, tüm yardım çağrılarını duymazdan gelen Avusturalya'ya ateş püskürdü. Kaptanın sözleriyle, Avustralya açıklarında süren mülteci dramında yeni bir sayfa açıldı.Kaptan Ame Rinnan, gemideki giderek kötüleşen koşullar ve artan gerilim karşısında, kendisinin ve 27 kişilik mürettebatının hayatından endişeli olduğunu belirtti. 438 mültecinin hayatını kurtardığı için, sekiz gün süren diplomatik bir krizin ortasında kalan Rinnan, Avustralya'nın yaptıklarının kendisini "şaşırttığını ve hayal kırıklığına uğrattığını" söyledi.
Askeri operasyonAvustralya hükümeti, çoğunluğunu Afganların oluşturduğu mültecileri ülkesine almayı reddetmiş ve Christmas Adası yakınlarında süren bekleyiş sırasında, mültecilere yönelik askeri operasyon dahi düzenlemişti. Kaptan Rinnan, bu olayın ardından mültecilerden beşinin, geminin Avustralya sahillerinden uzaklaşması halinde kendilerini denize atacaklarını söylediğini belirtti. Singapur Limanı'na yanaştıktan sonra açıklamalarda bulunan kaptan, "Bu sözlerinde oldukça ciddi görünüyorlardı" dedi. Kendi yaşamlarından da endişe duyduklarını dile getiren kaptan, "Mültecilerin ve mürettebatımın güvenliğini sağlamak için, geri dönüp Christmas Adası'na doğru gitmeye mecburdum. Gerginlik gün geçtikçe artıyordu. Hepimiz stres altındaydık. Bu karmaşık bir durumdan çıkabildiğimiz için şanslı olduğumuzu düşünüyorum" şeklinde konuştu.
'Yine yaparım'Rinnan'ın gemisi Tampa, iki hafta önce, ulaşan bir imdat çağrısını takiben, batmakta olan bir Endonezya teknesinden kadın, erkek ve çocuklardan oluşan toplam 438 kişiyi kurtarmıştı. Kaptan, gazetecilere yaptığı açıklamada "Bu insanları kurtarmak için yaptım her şeyi. Ben kahraman değilim, sadece işimi yaptım. Tehlikedeki insanları kurtarmak, yazılı olmayan deniz kurallarındandır. Benzer bir durumda, yine aynı şekilde davranırım" dedi.40 yıllık denizci Kaptan Rinnan ve Yardımcısı Christian Maltau, insanları son çırpınışlarını yaşayan vapurdan kurtarabilmek için, iki teknenin arasından dev dalgaların içine atlamışlardı. Güverteye çıkarılan mülteciler, burada, iltica etmeyi planladıkları Avusturalya'ya götürülmek istediler. Ancak bu talep, Avustralya hükümetinin insanlık dışı tepkisiyle karşılandı. Başbakan John Howard, Tampa'nın Avusturalya karasuları dışında kalması konusunda tehditkâr uyarılarda bulundu.Kaptan Rinnan, başka bir seçeneği olmadığını ve mültecilerin taleplerini görmezden gelmeye mecbur kaldığını ve Avustralya'nın anakaraya en uzak toprağı olan Christmas Adası açıklarına demir attığını kaydetti.
Gemideki koşullarTampa'nın Norveçli, Filipinli ve Hindistanlılardan oluşan mürettebatı, normalde 30-40 kişiyi barındıracak şekilde yapılmış olan bir alanı mültecilere tahsis etti. Mavnalar, yakıcı güneşi gölgelemek için kullanıldı. Boş bir mavna da, içine 10 adet kova konularak tuvalet haline getirildi. Rinnan, "Avusturalya, sağlık yardımı sağlamak için söz vermişti. Oysa gemideki durum gittikçe kötüleşmesine, en az 10 baygın mülteci bulunmasına rağmen hiçbir şey yapmadılar" diyerek durumun kötülüğünü anlattı.
Akıbetleri belirsizBir haftadan uzun süren gerginlik, Avusturalyalı SAS askerlerinin baskınıyla zirveye ulaştı ve daha sonra mülteciler, Avusturalya savaş gemisi Manoora'ya nakledilip Papua Yeni Gine'ye götürüldü. Mülteciler, daha sonra Yeni Zelanda üzerinden, sığınma taleplerinin işleme konulacağı küçük Pasifik Cumhuriyeti Nauru'ya götürülecek.Howard'ın göçmenlerin dramı karşısındaki vurdumduymazlığı, kasım ayında yapılması beklenen genel seçimler öncesinde tepki topladı.
Askeri operasyonAvustralya hükümeti, çoğunluğunu Afganların oluşturduğu mültecileri ülkesine almayı reddetmiş ve Christmas Adası yakınlarında süren bekleyiş sırasında, mültecilere yönelik askeri operasyon dahi düzenlemişti. Kaptan Rinnan, bu olayın ardından mültecilerden beşinin, geminin Avustralya sahillerinden uzaklaşması halinde kendilerini denize atacaklarını söylediğini belirtti. Singapur Limanı'na yanaştıktan sonra açıklamalarda bulunan kaptan, "Bu sözlerinde oldukça ciddi görünüyorlardı" dedi. Kendi yaşamlarından da endişe duyduklarını dile getiren kaptan, "Mültecilerin ve mürettebatımın güvenliğini sağlamak için, geri dönüp Christmas Adası'na doğru gitmeye mecburdum. Gerginlik gün geçtikçe artıyordu. Hepimiz stres altındaydık. Bu karmaşık bir durumdan çıkabildiğimiz için şanslı olduğumuzu düşünüyorum" şeklinde konuştu.
'Yine yaparım'Rinnan'ın gemisi Tampa, iki hafta önce, ulaşan bir imdat çağrısını takiben, batmakta olan bir Endonezya teknesinden kadın, erkek ve çocuklardan oluşan toplam 438 kişiyi kurtarmıştı. Kaptan, gazetecilere yaptığı açıklamada "Bu insanları kurtarmak için yaptım her şeyi. Ben kahraman değilim, sadece işimi yaptım. Tehlikedeki insanları kurtarmak, yazılı olmayan deniz kurallarındandır. Benzer bir durumda, yine aynı şekilde davranırım" dedi.40 yıllık denizci Kaptan Rinnan ve Yardımcısı Christian Maltau, insanları son çırpınışlarını yaşayan vapurdan kurtarabilmek için, iki teknenin arasından dev dalgaların içine atlamışlardı. Güverteye çıkarılan mülteciler, burada, iltica etmeyi planladıkları Avusturalya'ya götürülmek istediler. Ancak bu talep, Avustralya hükümetinin insanlık dışı tepkisiyle karşılandı. Başbakan John Howard, Tampa'nın Avusturalya karasuları dışında kalması konusunda tehditkâr uyarılarda bulundu.Kaptan Rinnan, başka bir seçeneği olmadığını ve mültecilerin taleplerini görmezden gelmeye mecbur kaldığını ve Avustralya'nın anakaraya en uzak toprağı olan Christmas Adası açıklarına demir attığını kaydetti.
Gemideki koşullarTampa'nın Norveçli, Filipinli ve Hindistanlılardan oluşan mürettebatı, normalde 30-40 kişiyi barındıracak şekilde yapılmış olan bir alanı mültecilere tahsis etti. Mavnalar, yakıcı güneşi gölgelemek için kullanıldı. Boş bir mavna da, içine 10 adet kova konularak tuvalet haline getirildi. Rinnan, "Avusturalya, sağlık yardımı sağlamak için söz vermişti. Oysa gemideki durum gittikçe kötüleşmesine, en az 10 baygın mülteci bulunmasına rağmen hiçbir şey yapmadılar" diyerek durumun kötülüğünü anlattı.
Akıbetleri belirsizBir haftadan uzun süren gerginlik, Avusturalyalı SAS askerlerinin baskınıyla zirveye ulaştı ve daha sonra mülteciler, Avusturalya savaş gemisi Manoora'ya nakledilip Papua Yeni Gine'ye götürüldü. Mülteciler, daha sonra Yeni Zelanda üzerinden, sığınma taleplerinin işleme konulacağı küçük Pasifik Cumhuriyeti Nauru'ya götürülecek.Howard'ın göçmenlerin dramı karşısındaki vurdumduymazlığı, kasım ayında yapılması beklenen genel seçimler öncesinde tepki topladı.
YAZARLAR
A. Cihan Soylu
‘Boş tencere’ iktidarın neresinde?
Şebnem Korur Fincancı
Tehlike nedir?
Sultan Özer
Yeni anayasa tartışmaları, AKP’ye can suyu olur mu?
Hediye Levent
Erdoğan'ın Irak ziyaretinin 3 sebebi ve değişim rüzgarı!
Arif Nacaroğlu
Özgürlükçü Anayasa
Erkan Aydoğanoğlu
1 Mayıs ve sonrası
Mehmet Özyazanlar
Galatasaray kaparak, Fenerbahçe kaptırmayarak…
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
