2 Eylül 2001 21:00

Cenazeye de gözaltı

Cenazeye de gözaltı Zeynel Durmuş için HADEP Zeytinburnu İlçe Örgütü binası önünde yapılmak istenen törene polis izin vermedi. Polis, sabah saatlerinden itibaren Zeytinburnu'nu ablukaya aldı ve ilçe binasının önünde toplanan HADEP'lileri gözaltına aldı. Gözaltılar, sokaklarda da devam etti. Zeytinburnu caddelerinde toplu halde yürüyen polisler, beyaz tülbentli kadınları, esmer vatandaşları rastgele gözaltına aldı. İlçe örgütü binasına alınmayınca Zeytinburnu'nun farklı yerlerinde toplanan HADEP'lilere panzerlerden tazyikli su sıkıldı, üzerlerine gaz bombası atıldı. Zeytinburnu'nda bazı polislerin havaya ateş açtığı görülürken, Zeynel Durmuş'un cenazesini almak için Adli Tıp önünde toplanıp Silivrikapı'ya doğru yürüyen gruba da müdahale edildi.

Törene izin verilmedi 31 Ağustos gecesi yaşamını yitiren HADEP'li Zeynel Durmuş'un cenazesini memleketi Mardin'e bağlı Nusaybin ilçesine yollamak için toplanan HADEP'lilere polis saldırdı. HADEP İstanbul İl Örgütü, polis saldırısından kaçarken, apartman boşluğuna düşerek yaşamını yitiren parti üyesi Zeynel Durmuş'un cenazesinin Nusaybin'e götürüleceğini, bunun öncesinde de Zeytinburnu İlçe Örgütü'nün önünde bir tören yapılacağını duyurdu. Bunun üzerine HADEP'liler, sabah saatlerinden itibaren ilçe örgütünün önünde toplanmaya başladılar. Polis de Zeytinburnu Merkezi'ni dört bir yandan ablukaya aldı. HADEP'in binasının bulunduğu caddenin giriş ve çıkışlarında da, mitinglerde yapıldığı gibi, arama noktaları kuruldu. Saat 11.45'e kadar arama noktalarından giriş çıkış yapılmasına izin verildi. 11.45'ten sonra ise Durmuş'un Adli Tıp'ta bekleyen cenazesinin Zeytinburnu'na getirilmesine izin verilmediği öğrenildi.

Rastgele gözaltı Bunun ardından HADEP Zeytinburnu binasına giden polis, parti yetkilileriyle görüşerek, sokakta bekleyen ses aracının elektrik bağlantısının kesilmesini ve binanın önünde bekleyen HADEP'lilerin dağıtılmasını istedi. Bunun üzerine araçtan hoparlörler indirildi. İlçe yöneticileri ve polisler arasındaki konuşma devam ederken, çevik kuvvet polisleri ablukayı daralttılar ve binanın bulunduğu sokağın giriş ve çıkışlarını tutarak, herkesi gözaltına aldı. Polis saldırısından, sokak aralarına kaçabilen HADEP'lilerle, polisler arasında uzun süre kovalamaca yaşandı. Polisler sokak aralarında buldukları bütün beyaz tülbentli kadınları, kasketli yaşlı erkekleri ve esmer gençleri rastgele gözaltına aldı. Sokaktaki sürek avından sonra, polisler tekrar ilçe binasının önüne gelerek, saldırı sırasında pencerelerden kendilerini yuhalayan HADEP'li kadınları gözaltına aldı.

Tazyikli su sıkıldı Polis saldırısı, ilçe binasındakilerin gözaltına alınmalarının ardından bir saat kadar devam etti. Cenaze uğurlamasına katılmak isteyip de arama noktalarından içeri alınmayan HADEP'liler farklı yerlerde toplanarak, saldırıyı protesto etmek istedi fakat polis bu gruplara da izin vermedi. Rauf Denktaş Caddesi'nde toplanan bir grup HADEP'linin üzerine panzerden tazyikli su sıkıldı ve göz yaşartıcı bomba atıldı. Burada da çok sayıda kişi, feci şekilde dövülerek gözaltına alındı. Sokaklardaki aramalar ve gözaltılar ise uzun süre devam etti. Pazartekke'de saat 13.00 sıralarında, polis arabalarının birkaç genci gözaltına aldığı da görüldü. Polisin, Zeytinburnu'ndaki terörünü, cenazenin beklediği Adli Tıp önünde bekleyenlere de uyguladığı görüldü. Polis, aralarında HADEP İstanbul İl Başkanı Doğan Erbaş'ın da bulunduğu dört il yöneticisi ile sabah saatlerinden itibaren görüşmeye başladı. Fakat görüşmelerden hiçbir sonuç çıkmadı. Cenaze, ne Zeytinburnu'na getirildi ne de Adli Tıp önünde tören yapılmasına izin verildi. Cenaze, öğle saatlerinde polis eskortu eşliğinde Nusaybin'e kaçırılırcasına götürüldü. Cenaze arabasının Adli Tıp'tan götürülmesinin ardından, Adli Tıp Önü'nde bekleyen yaklaşık 2000 kişi, Silivrikapı'ya doğru slogan ve alkışlarla yürümeye başladı. Kitle Silivrikapı'ya geldiğinde, polis göz yaşartıcı bombalar atarak yürüyenleri dağıttı.

Gazetecilere de abluka Zeytinburnu ve Silivrikapı'daki polis saldırıları, gazetecileri de mağdur etti. Saat 11.00'den itibaren HADEP binası önünde bekleyen gazetecilerin çekim yapmasına sürekli engel olundu. Çekim yapan basın mensuplarının tehdit edildiği olaylar sırasında, ara sokaklardaki kovalamacaları izleyen gazeteciler de coplandı.

HADEP'ten tepki HADEP Merkez Yönetim Kurulu, yaşamını yitiren Durmuş'un cenazesinin Nusaybin'e gönderilmesinin engellenmesine tepki gösterdi. Açıklamada. HADEP Genel Sekreter Yardımcısı Ferhat Yeğin, İl Başkanı Doğan Erbaş ve il yöneticilerinin gözaltına alındığı kaydedilerek, cenazeye gidenlere gaz bombaları ile saldırıldığı bildirildi. Saldırı sonrasında birçok HADEP'linin yaralandığı belirtilen açıklamada, başta İçişleri Bakanı olmak üzere yetkililer kınanarak, soruşturma açması istenildi. İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi de yaptığı yazılı açıklamada. "Şiddeti tırmandıran bu müdahaleler, sadece HADEP'e değil, bu ülkedeki barış, sivilleşme ve demokratikleşme taleplerine yapılan bir müdahaledir" dedi. ÖDP İstanbul İl Örgütü ise hükümetin en küçük demokratik talebe bile şiddetle yanıt verdiğine dikkat çekilerek, baskıcı, antidemokratik, şiddet yanlısı ve militarist politikların terkedilmesi ile savaş kışkırtıcılığı yapan hükümetin istifa etmesi istendi.

Saldırıya 'kutlama'! İçişleri Bakanı Rüştü Kazım Yücelen, 1 Eylül Dünya Barış Günü sebebiyle İstanbul'da yapılmak istenen Barış eylemlerine ve yaşamını yitiren Zeynel Durmuş'un anma törenine yapılan saldırılardan ötürü Vali Erol Çakır ve Emniyet Müdür Vekili Hasan Özdemir ile polisleri telsiz mesajıyla kutladı. Bakan Yücelen tüm İstanbul'da terör estiren polislerin saldırgan tutumunu 'başarı' olarak nitelendirdi. Bakan Yücelen'in, İstanbul Polisi'nin tüm telsiz kanallarından okunan mesajı şöyle: "1 Eylül Dünya Barış Günü bahanesiyle Ankara ilinde yapılmak istenen mitinge izin verilmemesini protesto amacıyla İstanbul ilinde gerçekleştirilmek istenen eylemlerin, öncesi ve sonrasında alınan tedbir ve tertiplerle büyümeden önlenmesinde üstün gayret gösteren İstanbul Valisi Çakır, Vali Emniyet Müdür Vekili Özdemir ile İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün her kademesindeki amir ve memurlara, üstün başarıları ve hizmetlerinden dolayı takdir ve teşekkürlerimi sunar, başarılarının devamını dilerim."

Evrensel'i Takip Et