Güven telaşı!

Güven telaşı!
IMF kredisinin serbest bırakılmasıyla hükümet cephesi piyasalara tekrar "güven verme" telaşına düştü. Başbakan Bülent Ecevit kredinin serbest bırakıldığı saatlerde "Borçlarımızı ödeyeceğiz" derken, Hazine de dün art arda yaşanan çöküşlere rağmen ekonominin krizlere dayanıklı olduğunu savundu.
Hazine'nin düzenlediği borçlanma ihalelerinde faizlerin yükselişini sürdürmesine rağmen vadelerin kısalması, Hazine'nin 92 katrilyonluk iç borç stokunu döndürme olanağını daraltmasına karşın Hazine Müsteşarı Faik Öztrak, iç borç stokunu döndürme sorununun olmadığını savundu.
Başbakan Bülent Ecevit'in önceki günkü "Konsolidasyonun sözünü dahi duymak istemiyoruz" sözleri ile bankacılık kesimine güven vermeye çalışmasının ardından, Hazine Müsteşarı Öztrak da Hazine'nin faiz oranlarının artışına bağlı olarak iç borcunu döndürememe tehlikesinin olmadığını ileri sürerek, iç borç stokunun büyük kısmının kamu kesimine verilen kâğıtlardan oluştuğunu, Hazine'nin iç borç stokunu çevirebilecek esnekliğe sahip olduğunu söyledi
Derviş yerine Öztrak
Öztrak dün bir basın toplantısı düzenleyerek IMF ve Dünya Bankası (DB) ile ilişkiler ile Güçlü Ekonomiye Geçiş Programı'nın geldiği aşamayı değerlendirdi. Bugüne kadar basın toplantılarını genelde Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş yapmasına rağmen, bu kez Öztrak'ın gerçekleştirmesi dikkat çekti.
Faizlerin düşmesini beklediklerini, hızla düşmese de Hazine'nin iç borç stokunu ciddi şekilde çevirebilecek esnekliğe sahip olduğunu ileri süren Öztrak, "92 katrilyon liralık toplam iç borç stokunun 62.2 katrilyonluk kısmının kamuya verilen kâğıtlardan oluşmaktadır.
Program çerçevesinde kamu ve fon bankaları üzerinde kâğıtların piyasalarda satılması ancak Hazine ile karşılıklı uzlaşma halinde mümkün olacaktır. Bu nokta da bize borcun çevrilebilirliği konusunda esneklik sağlamaktadır" dedi.
Öztrak, IMF'nin serbest bıraktığı 1.562 milyar dolarlık kredinin pazartesi günü Dünya Bankası'nın onayladığı 1.100 milyar dolarlık kredinin ve 600 milyon dolarlık tarım reformu kredisinin de önümüzdeki hafta geleceğini açıkladı. Mayıs ayından itibaren IMF ve DB'den DB'nin tarım reformu kredisi hariç 6.6 milyar dolar kullanıldığını, yıl sonuna kadar 9.180 milyar dolar daha alınacağını belirten Öztrak, bunun 2.9 milyar dolarının Hazine'nin borçlanmasını kolaylaştırmak amacıyla kullanıldığını söyledi.
Krize deprem benzetmesi
Ekonomik krizi depreme benzeten Öztrak, "Depremden sonra uzun bir süre deprem sonrası psikolojisi ile uğraştık. Krizin ardından da ufak tefek dalgalanmalar kriz beklentisi yaratıp abartıldı" dedi.
Öztrak, ekonominin yapısal tarafının ciddi şekilde güçlendiğini, bankacılık kesiminin reformlar sayesinde krizlere daha dayanaklı hale geldiğini öne sürerek, ilk beş ayda cari işlemler dengesinin neredeyse sağlandığını, enflasyon hedeflerinin mayıs ve haziran aylarında tutturulduğunu kaydetti. Türkiye'nin hiçbir ülkenin bu kadar kısa sürede yapamayacağı bankacılık reformunu yaptığını savunan Öztrak, bankacılık sisteminin sağlıklılığının arttığını ileri sürdü.
Sapma olmayacak iddiası
Faizlerin düşmesiyle program hedeflerinde sapma olmayacağı kanaatinde olduğunu kaydeden Öztrak, somut olarak faizlerin düşmesi için ne gibi önlemler alınacağını açıklamadı. Fona beş bankanın daha devredilmesinin Hazine'ye ek maliyet getirmediğini, bu gibi durumlar için 5.5 katrilyon liralık ilave borçlanmayı göz önüne aldıklarını, ek bütçede de bu borçlanmanın faiz yükü dikkate alınarak revizyon yapılmasını istediklerini söyleyen Öztrak, bu paraların hortumculara verilmediğini, bankacılık kesiminin düzeltilmesinin tüm topluma yarar sağlayacağını ileri sürdü. Öztrak, bir soru üzerine, kriz tehlikesinin her zaman olduğunu, ancak ekonominin daha dayanaklı hale geldiğini ileri sürdü.