08 Temmuz 2001 21:00
'Reel kriz' alarmı
Hükümet IMF ile Telekom pazarlıkları yapadursun sanayi tam anlamıyla can çekişiyor.Hükümetin gözünün mali krizlerden başka bir şey görmemesinin sonuçları şöyle...
'Reel kriz' alarmı
Hükümet, IMF ile Türk Telekom yönetim kurulunun belirlenmesinden doğan 'kirizi' tartışadursun, sanayi sektörü can çekişiyor. Kasım ve şubat krizlerinin ardından IMF ile yeni bir programda anlaşan hükümet, mali sektöre yönelik teşviklerini artırırken 'reel sektör' olarak adlandırılan sanayi ve üretim kesimi bağıra bağıra yok oluyor. Son altı ayda üretim sürekli olarak düşerken hükümet bankalar ve finans kesimi için teşvik ve vergi indirimlerinden başka bir şey yapmamayı tercih etti. Ekonominin asıl çöküşünün üretimin tahrip olması nedeni ile olduğu gerçeği ise akıllara gelmedi.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Sanayi Konseyi Başkanı Kemal Çolakoğlu, yılın ilk 6 ayının sanayi açısından kayıp olduğunu dile getirerek, "Yatırım, üretim durdu, işsizlik arttı" dedi.
Çolakoğlu, sanayide yılın ilk 6 aylık verilerinin üzücü sonuçlar ortaya koyduğunu, bu sürede toplam sanayi tesislerinin yüzde 25'nin kapandığını belirterek, kalanların da yüzde 80'inin atıl kapasiteyle çalıştığını kaydetti.
Çolakoğlu, "Türk sanayi için geçen 6 ay tamamiyle kayıptır. Sanayinin durma noktasına geldiği, yatırımların sıfırlandığı, üretimin en alt seviyelere indiği, istihdamda ciddi kayıpların olduğu 6 ay geçirdik. Türk sanayi ağır yara aldı'' diye konuştu.
Ekonomide finansal krizin hâlâ devam ettiğini kaydeden Çolakoğlu, bunun yansıması olarak da bankaların sanayi kuruluşlarına baskı yaptığını belirterek, şöyle konuştu: "Bankalar, sanayi kuruluşlarından vadesi devam eden kredilerini kapatmasını istiyor, olağanüstü faizler talep ediyorlar. Zorda kalan sanayicinin tesisleri, bankaların eline geçiyor. Bankaların elinde çok ciddi sayıda sanayi tesisi birikiyor. Bankaların elindeki sanayi tesislerinin yüzde 90'ı ise çalışmaz durumda. Bankaların elinde bir sanayi mezarlığı var. Oysa bu tesisler Türkiye'nin geleceği, bunları atıl duruma düşürmek yerine yenilerini eklemeliyiz."
Çolakoğlu, iç piyasa taleplerinin çok daraldığını, gelecek aylarda da durgunluğun devam edeceğini tahmin ettiklerini dile getirerek, ülke ekonomisinin en büyük şansının ihracatta yattığını bildirdi. Çolakoğlu, ''Durgunlukta enflasyon devam ediyor. Bunun adı stagflasyondur. Süratle tüm mekanizmaların ihracata yönlendirilmesi hayati önem taşıyor'' diye konuştu.
Hükümet, IMF ile Türk Telekom yönetim kurulunun belirlenmesinden doğan 'kirizi' tartışadursun, sanayi sektörü can çekişiyor. Kasım ve şubat krizlerinin ardından IMF ile yeni bir programda anlaşan hükümet, mali sektöre yönelik teşviklerini artırırken 'reel sektör' olarak adlandırılan sanayi ve üretim kesimi bağıra bağıra yok oluyor. Son altı ayda üretim sürekli olarak düşerken hükümet bankalar ve finans kesimi için teşvik ve vergi indirimlerinden başka bir şey yapmamayı tercih etti. Ekonominin asıl çöküşünün üretimin tahrip olması nedeni ile olduğu gerçeği ise akıllara gelmedi.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Sanayi Konseyi Başkanı Kemal Çolakoğlu, yılın ilk 6 ayının sanayi açısından kayıp olduğunu dile getirerek, "Yatırım, üretim durdu, işsizlik arttı" dedi.
Çolakoğlu, sanayide yılın ilk 6 aylık verilerinin üzücü sonuçlar ortaya koyduğunu, bu sürede toplam sanayi tesislerinin yüzde 25'nin kapandığını belirterek, kalanların da yüzde 80'inin atıl kapasiteyle çalıştığını kaydetti.
Çolakoğlu, "Türk sanayi için geçen 6 ay tamamiyle kayıptır. Sanayinin durma noktasına geldiği, yatırımların sıfırlandığı, üretimin en alt seviyelere indiği, istihdamda ciddi kayıpların olduğu 6 ay geçirdik. Türk sanayi ağır yara aldı'' diye konuştu.
Ekonomide finansal krizin hâlâ devam ettiğini kaydeden Çolakoğlu, bunun yansıması olarak da bankaların sanayi kuruluşlarına baskı yaptığını belirterek, şöyle konuştu: "Bankalar, sanayi kuruluşlarından vadesi devam eden kredilerini kapatmasını istiyor, olağanüstü faizler talep ediyorlar. Zorda kalan sanayicinin tesisleri, bankaların eline geçiyor. Bankaların elinde çok ciddi sayıda sanayi tesisi birikiyor. Bankaların elindeki sanayi tesislerinin yüzde 90'ı ise çalışmaz durumda. Bankaların elinde bir sanayi mezarlığı var. Oysa bu tesisler Türkiye'nin geleceği, bunları atıl duruma düşürmek yerine yenilerini eklemeliyiz."
Çolakoğlu, iç piyasa taleplerinin çok daraldığını, gelecek aylarda da durgunluğun devam edeceğini tahmin ettiklerini dile getirerek, ülke ekonomisinin en büyük şansının ihracatta yattığını bildirdi. Çolakoğlu, ''Durgunlukta enflasyon devam ediyor. Bunun adı stagflasyondur. Süratle tüm mekanizmaların ihracata yönlendirilmesi hayati önem taşıyor'' diye konuştu.
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
