04 Temmuz 2001 21:00

F tipinde kuşlara yem cezası

F tipi cezaevlerinde tutuklular olur olmaz nedenlerle cezaevi içtüzüğüne göre ceza alıyorlar. Aylarca görüş ve mektup yasağı ise tecridi dayanılmaz boyutlara ulaştırıyor.

Paylaş
F tipinde kuşlara yem cezası
Tuna Arıgüç
Sincan F Tipi Cezaevi'nde tutuklu Ali Gülmez, kuşlara yem attığı için 3 ay görüş yasağı aldı. Sincan F Tipi'nde tutuklular "sudan sebeplerle" aldıkları disiplin cezaları nedeniyle aylarca ziyaretçileriyle görüşememekten ve infaz hakimliğinin cezaları "otomatiğe bağlayıp" süratle onaylanmasından şikâyetçiler.
Sincan F Tipi Cezaevi'nde tutuklu bulunan Ali Gülmez'in, geçtiğimiz günlerde kaldığı A.13-15 No'lu hücresinin pencere demirlerinin üzerine tırmanarak kuşlara yem atmak istemesi, "3 ay ziyaretçi kabulünden men" cezası ile karşılandı. Olay günü cezaevi görevlilerince tutulan tutanakta Gülmez, "Bahçe duvarına tırmandığı, pencere demirlerinin üzerine çıktığı, ikaz üzerine odasına geri döndüğü ve hangi bahçeden atıldığı belli olamayan top geldiği, topun arasına sarılmış notların ve 50 milyon liranın bulunması" ile suçlandı. Cezaevi müdürü, tabibi, psikoloğu, sosyal hizmet uzmanı, öğretmeni, idare memuru ve infaz koruma memuru ile oluşturulan Cezaevi Müdürlüğü Disiplin Kurulu Başkanlığı'nın kararında "Gülmez sürekli olarak bulunduğu odasında bu tür davranışlarda bulunduğu, cezaevi asayiş ve güvenliğini bozmaya çalıştığı, suç işlemeyi alışkanlık haline getirdiği görülmekle, tutanaktaki işlemiş olduğu suçu da sabit görülmekle kendisine 3 ay ziyaretçi kabulünden men cezası ile cezalandırılmasına tutuklu olması sebibiyle kararın infaz hakimliğinin onayına sunulmasına..." ifadesine yer verildi. Gülmez, infaz hakimliğinin de kararı süratle onaylaması ile Haziran 2001'den itibaren 3 ay süreyle ziyaretçi görüşü yapamayacak.
Aylarca görüş yasağı
Sincan F Tipi Cezaevi Disiplin Kurulu Başkanlığı, Gülmez'e 2 Ocak 2001 tarihinde de "kaldığı koğuşun sacını komple koparttığı" iddiasıyla hazırlanan tutanakla da 3 ay görüş yasağı vermişti. Gülmez, süratle hakim onayından geçen karardan sonra mart ayına kadar yakınlarıyla görüştürülmedi. Ardından 17 Mayıs 2001'de "Banyo bataryasını havalandırma deliğinden asılmış bir iple aşağıya doğru sallandırdığı" gerekçesiyle bir kez daha 3 ay görüş yasağı aldı. Üst üste gelen bu yasaklar ile Gülmez'in cezaevinde yakınlarıyla ne zaman görüş yapabileceği ise belirsizliği sürdürüyor.
Uygulamalar çileden çıkarıyor
Gazetemize görüşlerini açıklayan Gülmez'in avukatı Filiz Kalaycı, temel hak ve hürriyetlerin yasayla sınırlandırıldığını belirterek, cezaevi içtüzüğüyle yapılan sınırlandırmaların yasaya aykırı olduğunu vurguladı. Cezaevinde tüzükle birlikte çok keyfi uygulamaların olduğuna dikkat çeken Kalaycı, "Müvekkilim avukat görüşü sırasında ayakkabı aramasına karşı çıktığı için ceza alıyor. Ancak bu tepki sadece müvekkilime ait değil, tüm tutuklular tacize varan aramalara karşı çıkıyor. Cezaevi idaresi daha ciddi iddialarla yargılanan tutuklulara ceza yağdırıyor. Örneğin, kapı yumrukladığı için bir başka tutuklu sadece kınama cezası alırken, Gülmez görüş yasağı alıyor" diye konuştu. Kalaycı, cezaevinde koridorlara yerleştirilen kameralardan Gülmez'in izlendiğini ve yatmanın, ayakta durmanın ya da volta atmanın dışında yaptığı her hareketin gardiyanların müdahalesiyle karşılandığını anlattı. Kalaycı, Adalet Bakanlığı'nın infaz hakimliğini cezaevlerinde reform olarak sunduğu ve tutukluların işkence, kötü muamele ile ilgili şikâyetlerini azaltacağı yönünde açıklamalarda bulunduğunu hatırlatarak, "Mahalesef infaz hakimliği uygulamada hak ve hürriyetleri korumuyor. Tam tersi, tutukluların en küçük bir hareketine yönelik cezalandırmaları hızla onaylıyor. Cezaevi idaresi tarafından keyfi bir şekilde hazırlanan tutanakların doğruluğunu araştırmıyor. Üstelik tutukluların cezaya itiraz süresi yalnızca 24 saat. Bu da cezaların hızla onaylanmasına neden oluyor" dedi.
ÖNCEKİ HABER

Hükümet IMF'ye el pençe divan!

SONRAKİ HABER

Normal yaşama izin yok

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...