12 Haziran 2001 21:00

FP'nin ömrü

   Anayasa Mahkemesi'ne bağlı

Paylaş
FP'nin ömrü Anayasa Mahkemesi'ne bağlı
Anayasa Mahkemesi Heyeti, FP'nin kapatılması istemiyle açılan davayı esastan görüşmeye başladı. Anayasa Mahkemesi Başkanı Mustafa Bumin, kararın önümüzdeki haftaya da kalabileceğini bildirdi.
Bumin, Anayasa Mahkemesi'ne gelişinde gazetecilerin FP davasına ilişkin sorularını yanıtladı. Bumin, gazetecilerden boşuna beklememelerini isteyerek, "Bu hafta sonuna kadar herhangi bir şey çıkmaz. Hafta sonu belki, ama benim tahminim önümüzdeki haftaya da kalabilir. Bir kere perşembeden önce bir şey belli olmaz" dedi. Bumin, bir soru üzerine, hafta sonuna kadar kararın çıkmaması halinde, cumartesi ve pazar günleri çalışmalarını sürdürmeyeceklerini, "arkadaşlarının da dinlenmeye ihtiyacı bulunduğunu" söyledi.
Heyet toplandı
Anayasa Mahkemesi Heyeti, gündemindeki konuları görüşmek üzere toplandı. Anayasa Mahkemesi'nin, Başkan Mustafa Bumin, Başkan Vekili Haşim Kılıç, üyeler Sacit Adalı, Ertuğrul Ersoy, Fulya Kantarcıoğlu, Mahir Can Ilıcak, Yalçın Acargün, Tülay Tuğcu, Ahmet Akyalçın, Rüştü Sönmez ve Ali Hüner'den oluşan 11 kişilik heyeti, mahkemenin giriş katında bulunan salonda toplandı. Heyet önce, çeşitli yerel mahkemelerce, 4616 sayılı Şartla Salıverilme ve Cezaların Ertelenmesine İlişkin Yasa'nın bazı madde ve hükümlerinin iptali istemiyle yapılan başvuruların ilk incelemelerini yaptı. Heyet bu incelemelerini tamamlamasının ardından öğleden sonra FP'nin kapatılması istemiyle açılan davayı görüşmeye başladı.
Açıklama perşembeye
Anayasa Mahkemesi Başkan Vekili Haşim Kılıç, FP'nin kapatılması istemiyle açılan davayla ilgili olarak perşembe gününden önce herhangi bir açıklama yapılmayacağını söyledi. Kılıç, Anayasa Mahkemesi heyetinin saat 10.00'da toplanmasının ardından mahkemenin giriş kapısında bekleyen gazetecilere kısa bir açıklama yaptı. Kılıç, "Perşembeye kadar beklemeyin, bir açıklama yapılmayacak. Bir sonuç çıkması da beklenmiyor. Bir karar çıkarsa, bir şey olursa, bir açıklama yapılacak olursa biz size haber vereceğiz. Heyetin toplantısından görüntü aldırılmayacak" dedi.
Davadaki süreç
Emekli Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş, 7 Mayıs 1999'da, FP'nin, "laiklik karşıtı eylemlerin odağı haline geldiği" ve "kapatılan RP'nin devamı olduğu" gerekçesiyle kapatılması istemiyle dava açmış ve kapatma davasından bir gün önce partisinden istifa eden İstanbul Milletvekili Aydın Menderes dışındaki FP'li milletvekillerinin tümünün milletvekilliklerinin sona erdirilmesini istemişti. Bu isteme uygun olarak bir kapatma kararı ise ara seçim veya erken genel seçimi gündeme getirecekti. Savaş, FP'nin 1. Olağan Kongresi'nde, kapatılan RP'nin Genel Başkanı Necmettin Erbakan'a yönelik sözleri içeren kaseti emekliye ayrılmadan önce Anayasa Mahkemesi'ne göndermişti.
Seçim zorunluluğu ortadan kalktı
Anayasa Mahkemesi bu kasetlere ilişkin olarak Savaş'tan sonra göreve başlayan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu'ndan görüşünü sormuştu. Kanadoğlu da, söz konusu kasetin ek delil olarak kabul edilmesini istemişti. Yüksek Mahkeme, kasetin, "iddianame tarihinden sonraki bir olaya ilişkin olduğu" gerekçesiyle bu istemi reddetmişti. Bunun üzerine Başsavcı Kanadoğlu, Anayasa Mahkemesi'ne ek iddianame göndererek, FP'nin 1. Olağan Kongresi'ne ilişkin kasetleri delil olarak göstermiş ve FP'nin, kapatılan RP'nin devamı olduğu gerekçesiyle kapatılmasını istemişti. Kanadoğlu, FP'nin kurucularına 5 yıl süreyle siyasi yasak getirilmesini, bu kuruculardan milletvekili olan İsmail Alptekin ve Mehmet Özyol'un milletvekilliklerinin sona erdirilmesini talep etmişti. Bu talep, kapatma durumunda gündeme gelecek seçim zorunluluğunu da bertaraf ediyor.
Mahkeme, 7 Şubat 2001'deki toplantıda, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu'nun "ek iddianamesini" ana davayla birleştirme kararı almıştı. Bunun ardından, davada yeniden başa dönüldü. FP, ek iddianameye karşı ön savunmasını verdi, ardından Kanadoğlu esas hakkındaki görüşünü bildirdi. FP'nin son yazılı savunmasının ardından Kanadoğlu sözlü açıklamalarda bulundu, FP Milletvekili Mustafa Kamalak da sözlü savunma yaptı. Davanın raportörü Mehmet Turhan da, ek iddianameye karşı ek raporunu hazırladı ve bu rapor geçtiğimiz günlerde Anayasa Mahkemesi üyelerine dağıtıldı. Bu süreçlerin ardından, Anayasa Mahkemesi Heyeti davada karar aşamasına geldi.
ÖNCEKİ HABER

Tecritte 'Sessiz Ölüm'

SONRAKİ HABER

Deri işçisi hakkına sahip çıkıyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...