19 Mayıs 2001 21:00

Kitaplar yakılabilir ama düşünceler değil

17 Mayıs 2001. Güzel bir bahar akşamı. Köln'de Yüksek Okul'un bahçesi baharın sıcaklığıyla birlikte tomurcuğundan patlayıvermiş yemyeşil yapraklar, spot ışıklarıyla birlikte daha da şeffaflaşmış.

Paylaş
Kitaplar yakılabilir ama düşünceler değil
Sefariye Ekşi
17 Mayıs 2001. Güzel bir bahar akşamı. Köln'de Yüksek Okul'un bahçesi baharın sıcaklığıyla birlikte tomurcuğundan patlayıvermiş yemyeşil yapraklar, spot ışıklarıyla birlikte daha da şeffaflaşmış. Dinlendirici bir aydınlık hakim bahçeye. 500'ün üzerinde Kölnlü, genç-yaşlı, kadın-erkek biraraya gelmiş. Aralarında pek çok yazar, gazeteci, sanatçı var. Yolun karşısında sahne kurulmuş. Sahnede, bugün artık yaşamayan ve aralarında Erich Kastner, Bertold Brecht, Egon Erwin Kisch, Heinrich Mann, Kurt Tuckolsky, Ernst Hardt, Erich Maria Remarque'nin bulunduğu 14 yazarın portreleri asılı.
Ama, bundan 68 yıl önce, 17 Mayıs 1933'de bu bahçede hakim olan baharın kokusu değil, yakılan kitaplardan yayılan alevlerin yakıcılığı ve boğucu duman olmuş. 1933 Nazi Almanyası başkenti Berlin'de yayınlanan "Beyaz Liste'de yer almayan 14 yazarın kitapları, Köln-Überring'deki bu Yüksek Okul'un bahçesinde yakılmış.
Kitap yakmayı protesto etmek ve 14 yazarı yeniden anmak için geçtiğimiz Perşembe günü akşamı "Kitaplar yakılabilir-Ama düşünceler değil" başlığıyla bir okuma akşamı düzenlendi.
Düzenlenen etkinlikte sahneye çağrılanlar, kitapları yakılan yazarlardan kısa pasajlar okudular. Okumayı sırasında, bahçede çıt çıkmıyor; izleyiciler okunanları ilgiyle dinliyorlardı.
Liseli bir genç, 1898-1970 yolları arasında yaşayan Erich Maria Remarque'nin savaş karşıtı romanından parçalar okuyor: Sanki bugünün savaş kışkırtıcılarına soruyor ve diyor ki, Remarque'nin deyimiyle "savaşa gönderdiğiniz gençlerden, birbirlerine karşı kışkırttığınız halklardan savaştan sonra ne bekleyebilirsiniz?". Yine 1873-1959 yılları arasında yaşayan ve Alman Parlamentosunda "ilk konuşan kadın" olan yazar ve aynı zamanda tekstil işçisi Marie Marie Juchacz'ın kitabında okunan bölüm bugün halen ne kadar geçerli: "Bugün yaşadıklarımızdan öncelikle biz işçiler suçluyuz! En önemli özelliğimiz olan işgücümüzü niye silaha dönüşteremiyoruz! Unutmayalım ki, birilerinin iyi yaşaması hep bir başkasının sırtından olmuştur"
Gene kitapları yakılanlardan ve Naziler tarafından "kültür bolşeviği" olarak nitelenen Erich Kastner 1899-1974 , kitaplarını yakılırken seyreden ve kitapları iki kere yakılan tek yazar. Kastner in kitapları, Nazilerden sonra, 1965 yılında da kilise tarafından "hıristiyan ruhuna" uymadığı gerekçesiyle bir daha yakılmış.
Köln'ün tanınmış yazarlarından Gülter Wallraff da Egon Kirch'den (1885-1948) parçalar okudu. Bunun yanısıra, Wallraff'ın okuduğu bir mektup oldukça ilginçti. Bu Hitler e yazılmış ve başlığı da "Beni de yak (verbrennt mich) ". M. Graff mektubun yazarı. Nazilerin yayınladığı, "Alman ruhuna uygun" yazarların yer aldığı "beyaz liste" de ismi olduğu için kitapları yakılmayan M. Graff mektubunda, kitapları yakılmadığı için yaşadığı utancı dile getirmiş ve "Beni de yakın" diye haykırmış.
Fakültede yapılan birçok panel ve konuşmalar dışında "Tam da Alman-Nasyonalsosyalizmin dizayını" ve "Beyaz gül- nasyonalsosyalizmde öğrenci başkaldırısı" adında iki sergi açıldı. Sergiler, 25 Mayıs'a kadar saat 00.07 ile 18.00 arası Fachhochschule Köln, Cladiusstr. görülebilir.
ÖNCEKİ HABER

Adanalı üreticiler de eylem yaptı

SONRAKİ HABER

Beyaz enerjiye Susurluk'tan tanıdık isim

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...