06 Mayıs 2001 21:00

İnsanlık ayıbı sürüyor

Tutuklu ve Hükümlü Aileleri İnisiyatifi (TAYD-DER), İzmir'de düzenlediği basın açıklamasında, 20 kişinin öldüğü, yüzlerce tutuklunun da ölüm sınırında bulunduğu ölüm oruçlarına yetkililerin tepkisiz kalmasını insanlık ayıbı olarak nitelendirdi.

Paylaş
İnsanlık ayıbı sürüyor
Tutuklu ve hükümlü yakınlarının F tipi cezaevlerini protesto amaçlı eylemleri devam ediyor.
Tutuklu ve Hükümlü Aileleri İnisiyatifi (TAYD-DER), İzmir'de düzenlediği basın açıklamasında, 20 kişinin öldüğü, yüzlerce tutuklunun da ölüm sınırında bulunduğu ölüm oruçlarına yetkililerin tepkisiz kalmasını insanlık ayıbı olarak nitelendirdi. Konak Sümerbank önünde, bir araya gelen tutuklu aileleri, "Tecrit insan onuruna saldırı, sistemli işkencedir" pankartı açtılar. TAYD-DER üyesi Piraye Erol, okuduğu basın açıklamasında yetkililere, cezaevlerinde bir an önce insani yaşam koşullarının sağlanması çağrısı yaptı.
Hastanedeki tutukluları ziyaret
Tutuklu Yakınları Birliği (TUYAB) Haseki Hastanesi'ne getirilen iki tutukluyu dün ziyaret etti.
30 tutuklu yakını ziyaret sonrasında hastane bahçesinde basın açıklaması yaparak taleplerini dile getirdi. Açıklamayı okuyan Berran Yıldırım, tutuklularla görüşmeye başlanılmasını isteyerek, devlet yetkilililerinin uzlaşmaz tavrı protesto ettiklerini söyledi.
Tutuklu yakınları açlık grevinde
Ölüm orucundaki tutukluların taleplerinin kabul edilmesini isteyen bir grup tutuklu yakını ise Küçükarmutlu'da dönüşümlü açlık grevi başlattı. Küçükarmutlu Cemevi'nde düzenledikleri basın açıklamasıyla süresiz açlık grevi başlattıklarını duyuran 150 tutuklu yakını açlık grevini, üçer günlük dönüşümlü şekilde sürdürecek. Çocukları cezaevinde ölüm orucundayken, 'ekmek yiyemez, uyuyamaz' olduklarını söyleyen tutuklu yakınları, kamuoyuna konuya yaklaşması çağrısı yaptı.
Tutuklulara kötü muamele
Hastanelerde ölüm orucuna devam eden ailelere karşı keyfi uygulamalar sürüyor. TAYAD'lı aileler tarafından yapılan açıklamada, Numune Hastanesi'nde ölüm orucuna devam eden Ali Koç'un teyzesinin savcılıktan refakatçi olarak izin almasına karşın hastaneye alınmadığı belirtildi. Açıklamada, Sincan F tipi Cezaevi'ne jandarmalar tarafından saldırı düzenlendiği bildirilerek, tutuklu ve hükümlülerin işkenceye maruz kaldığı ve eşyalarına el konulduğu aktarıldı.
Saldırıda Hacı Demir adlı tutuklunun sırtında ve kollarında darp izlerinin oluştuğu, protez dişinin de kırıldığı ifade edildi. src=/resim/b1.gif width=5>
Başa dön


Denizlerce çoğalarak sömürüsüz bir dünyaya
12 Mart faşizmi tarafından idam edilerek, susturulmak, yok edilmek istenen, Türkiye Halk Kurtuluş Ordusu (THKO) önderlerinden Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan, idamlarının 29. yılında büyük bir öfke ve mücadele azmi ile anıldılar. Anmaya katılan işçi ve emekçiler, Denizlerin asılarak yok edilemeyeceği, mücadelesinin sınıfsız, sömürüsüz bir dünya kurulana kadar süreceği mesajını verdiler.
Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan'ın Karşıyaka Mezarlığı'ndaki mezarları başında, Emeğin Partisi Ankara İl Örgütü'nün gerçekleştirdiği anmaya 500'ü aşkın kişi katıldı. Anma saat 11.00'de mezarlık giriş kapısından yürüyüşle başladı. "Yaşasın devrim ve sosyalizm", "AB, IMF, NATO, MAI, MIGA, tahkim; kahrolsun emperyalizm" ve "Emeğin Partisi" yazılı pankartların açıldığı yürüyüş sırasında sık sık "Yusuf, Hüseyin, Deniz; sürüyor, sürecek mücadelemiz", "Kahrolsun IMF, kahrolsun emperyalizm", "Gençlik gelecek, gelecek sosyalizm", "Faşizme ölüm, halka hürriyet", "İş, ekmek, özgürlük; kahrolsun faşist diktatörlük" sloganları atıldı.
"Devrim şehitleri anısına" saygı duruşunun ardından söz alan, Denizlerin mücadele arkadaşı, Yazar Aydın Çubukçu, 29 yıl aradan sonra Denizleri daha derin bir özlemle andıklarını söyledi. "Her 6 Mayıs'ta çoğalan, yücelen bir öfke ve hasretle ama, gittikçe daha da derinleşen bir anlamda Denizler bizim yanımızda, biz onların yanındayız" diyen Çubukçu, Denizlerin "Kahrolsun emperyalizm" dediklerinde bir avuç olduklarını, ama şimdi yüzbinlerle, milyonlarla alanların dolduğunu, emperyalizme karşı mücadelenin emeğin mücadelesinin özüne dönüştüğünü dile getirdi. Onların kahin olmadığını, geleceği bir falcı gibi görmediklerini, ama bir savaşçı inat ve inancıyla, uğruna öldükleri davanın er geç gerçek sahiplerinin eline geçeceğini, yükseleceğini gördüklerini vurgulayan Çubukçu, "Emperyalizmi sofrasında, tarlasında, kapanan fabrikasında görenler; Deniz'in, Yusuf'un, Hüseyin'in adını da bayraklarına yazmak zorundadırlar" dedi.
'Mücadeleye ant içiyoruz'
Gençlerin şiirler okuduğu anmada Emek Gençliği adına konuşan Şevket Akyol, Emek Gençliği olarak Denizlerin davasını üstlenerek, mücadeleyi yükselteceklerini, sınıfsız, sömürüsüz bir dünya kurulana kadar mücadele etmeye ant içtiklerini bildirdi.
EMEP Ankara İl Başkanı İbrahim Akkaya da, Türkiye'nin yeraltı ve yerüstü zenginliklerini, bütün değerlerini emperyalistlere peşkeş çekenlerin, ülkeyi parsel parsel satanların dün Denizlere "vatan haini" dediklerini hatırlattı. Asıl vatan hainlerinin ortaya çıktığını dile getiren Akkaya, "IMF defol, bu memleket bizim" diyen işçi sınıfının, "Efendiliğimizi kaybettirmeyin" diyen Trakya, Polatlı köylüsünün, ülkenin gerçek değerlerine sahip çıkan işçi ve emekçilerin, yıllardır en ağır bedelleri ödeyen ama buna rağmen "özerk, demokratik, parasız eğitim" mücadelesinden geri durmayan gençliğin, gerçek vatan hainlerinin kim olduğunu haykırdıklarını söyledi. Deniz'lerin, Mahir'lerin, Kaypakkaya'ların tutuşturduğu kıvılcımın, Trakya'da, İç Anadolu köylerinde, fabrikalarda meşaleye dönüştüğünü dile getiren Akkaya, "Bizim görevimiz ise bu meşaleleri birleştirmek ve isyan ateşine dönüştürmek" dedi.
İkinci anma
EMEP'in anmasının ardından 68'liler Birliği Vakfı öncülüğünde, bazı parti, kitle örgütü, sendika ve meslek örgütlerinin katılımıyla bir anma gerçekleşti. Aralarında Sivas'ta katledilenlerin ailelerinin de bulunduğu anmada Denizlerin avukatı Halit Çelenk bir konuşma yaptı. 68'liler Birliği Ankara Şube Başkanı Bülent Vargel de ortak açıklamayı okudu. Daha sonra topluca Mahir Çayan'ın ve Sivas şehitlerinin mezarları ziyaret edildi.
Her yerde anma
Deniz Gezmiş ve arkadaşları için EMEP Büyükçekmece İlçe Örgütü'nde bir anma etkinliği düzenlendi. İlk konuşmayı yapan EMEP İlçe Örgütü Emek Gençliği temsilcisi İlhan Aytaç, Deniz Gezmiş ve ardaşlarının ülkenin emperyalistler tarafından yağmalanmasının önüne geçmek için mücadele verdiklerini belirtirken, İstanbul Üniversitesi Mühendislik Fakültesi ÖTK Başkanı Kemal Urhan ise, 68 hareketinin en önemli özelliğinin, öğrenci gençliğin hareketini işçilerle ve köylülerle birleştirmesi olduğunu söyledi.
EMEP Büyükçekmeci İlçe Başkanı Hüseyin Deniz de, Denizlerin iliklerine kadar hissettiklerini partinin bugün var olduğunu belirterek, "Deniz'ler gibi olmak, onurluca yaşama için onlar gibi sabırla mücadele etmek gerekir. Emek Gençliği saflarını büyütmelidir" dedi.
Yas değil, mücadele günü
İncetepe Lisesi Öğrenci Birliği Başkanı Suat Çelik ise, 6 Mayıs'ın yas değil, mücadele günü olduğunu belirterek, "Her genç, ilçesinde üniversitesinde, lisesinde fabrikasında, bulunduğu her yerde politika yapmalıdır" diye konuştu.
EMEP Beyoğlu İlçe Örgütü'nde düzenlenen etkinlikte ise, Emek Gençliği temsilcisi Hasan Ulusoy, Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının bağımsız bir Türkiye kurmak için mücadele ettiklerini anlattı. Ulusoy konuşmasında, "Deniz'lerin mücadelesini devam ettirmek, işimiziş ekmeğimizi, geleceğimizi, özgürlüğümüzü kazanmamız için bir varlık yokluk sorunudur" dedi. Konfeksiyon işçilerinin oluşturduğu tiyatro grubunun Şeyh Bedrettin'i oynadığı etkinlikte, günün anlamına ilişkin DİA gösterimi yapıldı ve şiirler okundu.
EMEP Eyüp İlçe Örgütü'nde düzenlenen 6 Mayıs etkinliğine konuşmacı olarak katılan EMEP GYK üyesi Hayri Erdoğan, Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının mücadelesinin tarihsel anlamını anlattı. Denizlerin mücadelesinin emekçi sınıfların mücadelesi ile birleştiğini, bugün işçilerle sürdüğünü belirtten Erdoğan, 68'de yükseltilen "Kahrolsun Amerika" sloganlarının bugün işçi ve emekçiler tarafından "Kahrolsun IMF" olarak alanlarda haykırıldığını vurguladı. İzleyicilerin de sorularıyla katıldıkları panelin ardından, müzik dinletisi yapıldı ve şiirler okundu.
EMEP Gaziosman Paşa İlçe Örgütü'nde düzenlenen etkinliğe konuşmacı olarak gazetemiz editörlerinden Rana Çetin, emperyalizmin Türkiye'ye müdahalesinin bugün daha da yoğunlaştığını belirterek, ABD sigara tekeli Philip Morris'in Türkiye tütün pazarına hakim olmak için türlü yöntemler geliştirdiğini ve Türkiye'deki lobicileri sayesinde bunda başarılı olduğunu, ayrıca Alman Mercedes firmasının hatalı üretiminin neden olduğu kazada 49 kişinin canından olmasına rağmen, bu firmanın yöneticileri hakkında verilen tutuklama kararının, sermaye örgütlerinin lobisi üzerine kaldırılabilindiğini söyledi. Çetin, "Tüm bunlarla birlikte emperyalizme karşı mücadelenin olanakları da bugün düne göre daha da fazla artmıştır. Bugün artık işçi sınıfı partisi var" dedi.
EMEP Zeytinburnu İlçe Örgütü'nde düzenlenen etkinliğine Deri-İş Kazlıçeşme Şubesi Eski Başkanı Ali Gündoğdu ve gazetemiz Gençlik Eki editörlerinden Engin Esen konuşmacı olarak katıldı. Zeytinburnu Emek Gençliği'nden İlhan Demir'in yönelttiği panelde konuşmacılar Türkiye'deki '68 döneminin ABD emperyalizminin dayatmalarına karşı işçi, köylü ve emekçi mücadeleleri üzerinden yükseldiğini vurguladılar. Deniz, Yusuf ve Hüseyin'in yaşamlarıyla, kendilerinden önceki geleneksel devrimci militan tipi yerine işçi, köylü, emekçi mücadelesinin bağrından çıkan yeni bir devrimci militan tipi örneği olarak misyonlarını yerine getirdiklerini belirttiler. Panelin ardından, Zeytinburnu gençliğinin oluşturduğu müzik grubunun bir dinleti sundu.
Emek Gençliği Sarıgazi Belde Örgütü ve EMEP Kadıköy İlçesi Erengazi Belde Örgütü'nde de Deniz Gezmiş ve arkadaşları için anma etkinliği düzenlendi. Bu etkinliklerde yapılan konuşmalarda, 68 hareketinin simgelediği antiemparyalizmin bugün işçi ve emekçi sınıfının IMF politikalarına karşı verdikleri mücadele ile sürdüğü vurgulandı.
Mersin 68'ler Birliği Vakfı da, Denizler'i 68 kuşağından olan İ. Akın Özdemir ve Yusuf Uzan'ın mezarı başında andı.
Adıyaman'da EMEP ve HADEP; Adana, Tunceli, Malatya, Kayseri ve İskenderun'da ise Emek Gençliği tarafından anma etkinlikleri düzenlendi.
ÖNCEKİ HABER

'Villa yapmak için evimizi yıktılar'

SONRAKİ HABER

'Irgat'ın Türküsü'nü söyleyen şair

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...