27 Nisan 2001 21:00
Deri işçisi üretimi durduracak
Tuzla deri işçileri 1 Mayıs'a işbırakarak katılacaklarını eylemle açıkladılar. Deri-İş'in çağrısıyla 400 işçi önceki gün çeşitli fabrikalardan çıkarak bir araya geldi.
Deri işçisi üretimi durduracak
Serpil İlgün
Tuzla Deri işçileri 1 Mayıs'ta üretimi durdurarak, alanlardaki yerlerini alacaklar. Deri-İş Tuzla Şube Başkanı Cemal Taşkın, "Dost da düşman da bilmelidir ki, Tuzla Deri işçileri, Deri-İş Sendikası ayaktadır. Sınıf inancımızı bu 1 Mayıs'ta da en iyi şekilde yantısatacağız" dedi.
Önceki gün öğle saatlerinde, sendikanın çağrısıyla, Erel Deri, Prima Deri, Derim-Sen, Yıldız Deri, Uyguner, Kopuzlar, Gökhan Deri, Arslan Deri ve Çubukçuoğlu fabrikalarından çıkarak, alkış ve sloganlarla Şifa Bölgesi'nde toplanan deri işçileri kararlılıklarını gösterdiler. "Yaşasın 1 Mayıs", "Yaşasın sınıf dayanışması", "Zafer direnen emekçinin olacak", "Ne IMF ne Derviş, genel grev genel direniş" sloganlarını atan yaklaşık 400 işçiye hitaben konuşan Şube Başkanı Cemal Taşkın, "Hırsızlardan, çetecilerden, talancılardan, ülkeyi bugüne getirenlerden hesap sormalıyız" diyerek, 1 Mayıs'ta alanlarda olmanın önemine dikkat çekti.
Taşkın, işçilere toplusözleşme görüşmeleri hakkında da bilgi verdi.
1 Mayıs'a ilişkin bildirilerin de dağıtıldığı açıkhava toplantısının ardından görüştüğümüz Cemal Taşkın ve Şube Sekreteri Salih Akça, 25 Nisan'da Orhanlı Bölgesi'nde yine bir açıkhava toplantısı yaptıklarını, bunu 30 Nisan'da Orta Bölge'de tekrarlayacaklarını söylediler.
Deri-İş Tuzla Şubesi olarak, 1 Mayıs çalışmalarını bir ay önceden başlattıklarını belirten Taşkın, tüm işçileri alana taşıyacaklarını belirtti. "2001 1 Mayıs'ı çok önemli bizler için, sermayeye iyi bir cevap vermeliyiz. Çünkü Türkiye elden gitmektedir. Amerika'nın Dervişi buraya göndermesinin, işçi sınıfının tansiyonunu düşürmekten, bizi aldatmaktan başka bir şey olduğuna inanmıyoruz. Bu nedenle ne Dervişin, ne papazların bizi kandıramayacağı bilinciyle hareket ediyoruz. Bu 1 Mayıs'ın bunlara cevap nitelikte olması için çalışmalarımızı hızlandırdık" diyen Taşkın, işçinin üretim silahını çok iyi kullanması gerektiğini ifade etti.
Sözleşme ücretten ibaret değil
Diğer sendikaların da üretimi durdurması gerektiğini belirten Salih Akça ise, 1 Mayıs'ta genel grev yapılabilmesinin olanaklarının olduğunu, ancak bunun konfederasyon başkanları tarafından değerlendirilmediğini vurguladı. Mevsimle birlikte Tuzla Organize'de bir canlanma olduğunu belirterek, devam eden toplusözleşme süreci hakkında da bilgi veren Akça, deri işçisinin sözleşmeleri ücretten ibaret görmediğini söyledi.
"Biz özellikle 8 Mart, 1 Mayıs, sosyal haklar üzerinde duruyoruz. Ücret gelip geçicidir. Bugün eline yüksek para geçer, sözleşmeyi yaparsın, geriye dönüp baktığında yüksek ücret alan işçiyi işten çıkarır, asgari ücretle tekrar çalıştırmaya başlar. Biz taban ücret koyuyoruz. Bunun nedeni, maliyeti yüksek olan arkadaşlarımızın işten atılmasını önlemek" diyen Akça, taleplerinden taviz vermeyeceklerini belirtti.
Sonuç alıcı ve sürekli eylem
İşçinin sürekli ve sonuç alıcı eylemler istediğini, sendikaların ve konfedarasyon başkanlarının genel grev ve genel direnişi esas almaları gerektiğini dile getiren Cemal Taşkın, "Bugün işçi ve emekçilerin, dar gelirlerin hiçbir hayat hakkı kalmamıştır. Cezaevlerinde onlarca insan ölmektedir. Maalasef devlet seyircidir. Öte taraftan lüks oteli basanlara arkadaş muamelesi yapılmaktadır. Gerçek demokratik yapı için sendikalara büyük görev düşmektedir" dedi. Taşkın, işçi ve emekçilerin Emek Platformu'nca hazırlanan Emek Programı'na sahip çıkmasının önemine de dikkat çekti.
Serpil İlgün
Tuzla Deri işçileri 1 Mayıs'ta üretimi durdurarak, alanlardaki yerlerini alacaklar. Deri-İş Tuzla Şube Başkanı Cemal Taşkın, "Dost da düşman da bilmelidir ki, Tuzla Deri işçileri, Deri-İş Sendikası ayaktadır. Sınıf inancımızı bu 1 Mayıs'ta da en iyi şekilde yantısatacağız" dedi.
Önceki gün öğle saatlerinde, sendikanın çağrısıyla, Erel Deri, Prima Deri, Derim-Sen, Yıldız Deri, Uyguner, Kopuzlar, Gökhan Deri, Arslan Deri ve Çubukçuoğlu fabrikalarından çıkarak, alkış ve sloganlarla Şifa Bölgesi'nde toplanan deri işçileri kararlılıklarını gösterdiler. "Yaşasın 1 Mayıs", "Yaşasın sınıf dayanışması", "Zafer direnen emekçinin olacak", "Ne IMF ne Derviş, genel grev genel direniş" sloganlarını atan yaklaşık 400 işçiye hitaben konuşan Şube Başkanı Cemal Taşkın, "Hırsızlardan, çetecilerden, talancılardan, ülkeyi bugüne getirenlerden hesap sormalıyız" diyerek, 1 Mayıs'ta alanlarda olmanın önemine dikkat çekti.
Taşkın, işçilere toplusözleşme görüşmeleri hakkında da bilgi verdi.
1 Mayıs'a ilişkin bildirilerin de dağıtıldığı açıkhava toplantısının ardından görüştüğümüz Cemal Taşkın ve Şube Sekreteri Salih Akça, 25 Nisan'da Orhanlı Bölgesi'nde yine bir açıkhava toplantısı yaptıklarını, bunu 30 Nisan'da Orta Bölge'de tekrarlayacaklarını söylediler.
Deri-İş Tuzla Şubesi olarak, 1 Mayıs çalışmalarını bir ay önceden başlattıklarını belirten Taşkın, tüm işçileri alana taşıyacaklarını belirtti. "2001 1 Mayıs'ı çok önemli bizler için, sermayeye iyi bir cevap vermeliyiz. Çünkü Türkiye elden gitmektedir. Amerika'nın Dervişi buraya göndermesinin, işçi sınıfının tansiyonunu düşürmekten, bizi aldatmaktan başka bir şey olduğuna inanmıyoruz. Bu nedenle ne Dervişin, ne papazların bizi kandıramayacağı bilinciyle hareket ediyoruz. Bu 1 Mayıs'ın bunlara cevap nitelikte olması için çalışmalarımızı hızlandırdık" diyen Taşkın, işçinin üretim silahını çok iyi kullanması gerektiğini ifade etti.
Sözleşme ücretten ibaret değil
Diğer sendikaların da üretimi durdurması gerektiğini belirten Salih Akça ise, 1 Mayıs'ta genel grev yapılabilmesinin olanaklarının olduğunu, ancak bunun konfederasyon başkanları tarafından değerlendirilmediğini vurguladı. Mevsimle birlikte Tuzla Organize'de bir canlanma olduğunu belirterek, devam eden toplusözleşme süreci hakkında da bilgi veren Akça, deri işçisinin sözleşmeleri ücretten ibaret görmediğini söyledi.
"Biz özellikle 8 Mart, 1 Mayıs, sosyal haklar üzerinde duruyoruz. Ücret gelip geçicidir. Bugün eline yüksek para geçer, sözleşmeyi yaparsın, geriye dönüp baktığında yüksek ücret alan işçiyi işten çıkarır, asgari ücretle tekrar çalıştırmaya başlar. Biz taban ücret koyuyoruz. Bunun nedeni, maliyeti yüksek olan arkadaşlarımızın işten atılmasını önlemek" diyen Akça, taleplerinden taviz vermeyeceklerini belirtti.
Sonuç alıcı ve sürekli eylem
İşçinin sürekli ve sonuç alıcı eylemler istediğini, sendikaların ve konfedarasyon başkanlarının genel grev ve genel direnişi esas almaları gerektiğini dile getiren Cemal Taşkın, "Bugün işçi ve emekçilerin, dar gelirlerin hiçbir hayat hakkı kalmamıştır. Cezaevlerinde onlarca insan ölmektedir. Maalasef devlet seyircidir. Öte taraftan lüks oteli basanlara arkadaş muamelesi yapılmaktadır. Gerçek demokratik yapı için sendikalara büyük görev düşmektedir" dedi. Taşkın, işçi ve emekçilerin Emek Platformu'nca hazırlanan Emek Programı'na sahip çıkmasının önemine de dikkat çekti.
YAZARLAR
A. Cihan Soylu
‘Boş tencere’ iktidarın neresinde?
Şebnem Korur Fincancı
Tehlike nedir?
Sultan Özer
Yeni anayasa tartışmaları, AKP’ye can suyu olur mu?
Hediye Levent
Erdoğan'ın Irak ziyaretinin 3 sebebi ve değişim rüzgarı!
Arif Nacaroğlu
Özgürlükçü Anayasa
Erkan Aydoğanoğlu
1 Mayıs ve sonrası
Mehmet Özyazanlar
Galatasaray kaparak, Fenerbahçe kaptırmayarak…
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
