27 Nisan 2001 21:00
1 Mayıs afişlerine OHAL yasağı
EMEP tarafından 1 Mayıs'a ilişkin çıkarılan afiş ve bildiriler Diyarbakır Valiliği ve Diyarbakır 2. Sulh Ceza Mahkemesi tarafından yasaklandı.
Yargı Mercedes'i sevindirdi
İHD GYK Üyesi Abdurrahman Saran, Mercedes 403'lerin hatalı imalatlarının yol açtığı yaşam hakkı ihlaline karşı herkesi duyarlı olmaya ve mücadele etmeye çağırdı. 1997 yılında Aydın'a gitmekte olan bir Mercedes 403 otobüsünün kaza yapması sonucu 49 kişinin öldüğünü hatırlatan Saran, "O zaman Aydın İHD şube başkanıydım. Bu olayı bir yaşam hakkı ihlali olarak gördüğümden bir basın toplantısıyla kınadım. İHD'yi hep Kürtleri savunmakla suçlayanların medyası bu basın açıklamasına gerekli ilgiyi göstermemişlerdi. Doğrusu yadırgamıştım. Mağdurların yakınları da bu toplantıya katılmıştı" dedi. Saran, kazanın ardından Karapınar Asliye Ceza Mahkesi'nin, bu kazanın Mercedes 403'ün hatalı üretiminden kaynaklandığı kararına vararak, Mercedes firmasının yabancı ortakları hakkında gıyabi tutuklama kararı aldığına dikkat çekti. Hürriyet gazetesinin bu karara karşı saldırıya geçtiğini de söyleyen Saran, "Şimdi daha iyi anlıyorum sermaye basınının tavrını. Yerli ve yabancı sermaye kulluğu gözlerini o kadar karartmış ki 49 değil, 490 kişi de hiç önemli değil" dedi. Saran, Mercedes 403'lerin hatalı imalatlarının yol açtığı yaşam hakkı ihlalina karşı herkesi duyarlı olmaya çağırdı. src=/resim/b1.gif width=5>
Başa dön
1 Mayıs afişlerine OHAL yasağı
Emeğin Partisi Genel Merkezi tarafından 1 Mayıs'a ilişkin çıkarılan afiş ve bildiriler Diyarbakır Valiliği ve Diyarbakır 2. Sulh Ceza Mahkemesi tarafından yasaklandı. EMEP Genel Merkezi tarafından yapılan açıklamada, siyasi partilerin fikirlerini yayma ve propaganda yapma hakkına yönelik bu yasakçı tutum kınandı. "IMF'siz Türkiye İçin Emek Programıyla 1 Mayıs'a" içerikli afiş Diyarbakır Valiliği tarafından hiçbir gerekçe gösterilmeksizin yasaklanırken, 1 Mayıs'a ilişkin Diyarbakır İl Örgütü tarafından çıkarılan "İşçiler, Kamu Emekçileri, Köylüler, Esnaflar, Gençler Haydi 1 Mayıs'a. Bu Ülkenin Emekçi Halkı, Diyarbakır Emekçileri" başlıklı bildiri ise, Diyarbakır 2. Sulh Ceza Mahkemesi tarafından yasaklandı. İşçi sınıfı ve emekçilerin Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü olan 1 Mayıs'ın adına yakışır bir şekilde kutlanması için yürüttüğü çalışmaların OHAL Bölgesi'nde hüküm süren antidemokratik uygulamalarla engellenmekte olduğunu belirten EMEP Genel Başkan Yardımcısı Nedim Köroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu yasaklama kararları, ülkemizin IMF, Dünya Bankası ve işbirlikçileri tarafından sürüklendiği uçuruma karşı mücadele eden emekçilerin bilinçlenme ve aydınlanmasının engellenmesini amaçlamaktadır.
Yasaklama kararları, ülkemizin bugününü, geleceğini ve bağımsızlığını IMF ve DB'nin elinde, uluslararası tekellere ve yabancı sermayeye teslim edenlerin; buna karşı çıkanlara, bilimin, emeğin ve ülkenin çıkarlarını savunanlara karşı tahammülsüzlüklerini göstermeleri açısından ibret vericidir."
'OHAL'e son verilmeli'
OHAL uygulamasının, siyasi partilerin faaliyetleri üzerinde nasıl bir antidemokratik, keyfi, sorumsuz ve hukukdışı bir uygulama olduğunun bir kez daha bu vesileyle gözler önüne serildiğini dile getiren Köroğlu, OHAL uygulamasına bir an önce son verilmesi ve bölgede siyasal faaliyet yürütme ve örgütlenme özgürlüğünün önündeki engellerin kaldırılması gerektiğini vurguladı.
İHD GYK Üyesi Abdurrahman Saran, Mercedes 403'lerin hatalı imalatlarının yol açtığı yaşam hakkı ihlaline karşı herkesi duyarlı olmaya ve mücadele etmeye çağırdı. 1997 yılında Aydın'a gitmekte olan bir Mercedes 403 otobüsünün kaza yapması sonucu 49 kişinin öldüğünü hatırlatan Saran, "O zaman Aydın İHD şube başkanıydım. Bu olayı bir yaşam hakkı ihlali olarak gördüğümden bir basın toplantısıyla kınadım. İHD'yi hep Kürtleri savunmakla suçlayanların medyası bu basın açıklamasına gerekli ilgiyi göstermemişlerdi. Doğrusu yadırgamıştım. Mağdurların yakınları da bu toplantıya katılmıştı" dedi. Saran, kazanın ardından Karapınar Asliye Ceza Mahkesi'nin, bu kazanın Mercedes 403'ün hatalı üretiminden kaynaklandığı kararına vararak, Mercedes firmasının yabancı ortakları hakkında gıyabi tutuklama kararı aldığına dikkat çekti. Hürriyet gazetesinin bu karara karşı saldırıya geçtiğini de söyleyen Saran, "Şimdi daha iyi anlıyorum sermaye basınının tavrını. Yerli ve yabancı sermaye kulluğu gözlerini o kadar karartmış ki 49 değil, 490 kişi de hiç önemli değil" dedi. Saran, Mercedes 403'lerin hatalı imalatlarının yol açtığı yaşam hakkı ihlalina karşı herkesi duyarlı olmaya çağırdı. src=/resim/b1.gif width=5>
Başa dön1 Mayıs afişlerine OHAL yasağı
Emeğin Partisi Genel Merkezi tarafından 1 Mayıs'a ilişkin çıkarılan afiş ve bildiriler Diyarbakır Valiliği ve Diyarbakır 2. Sulh Ceza Mahkemesi tarafından yasaklandı. EMEP Genel Merkezi tarafından yapılan açıklamada, siyasi partilerin fikirlerini yayma ve propaganda yapma hakkına yönelik bu yasakçı tutum kınandı. "IMF'siz Türkiye İçin Emek Programıyla 1 Mayıs'a" içerikli afiş Diyarbakır Valiliği tarafından hiçbir gerekçe gösterilmeksizin yasaklanırken, 1 Mayıs'a ilişkin Diyarbakır İl Örgütü tarafından çıkarılan "İşçiler, Kamu Emekçileri, Köylüler, Esnaflar, Gençler Haydi 1 Mayıs'a. Bu Ülkenin Emekçi Halkı, Diyarbakır Emekçileri" başlıklı bildiri ise, Diyarbakır 2. Sulh Ceza Mahkemesi tarafından yasaklandı. İşçi sınıfı ve emekçilerin Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü olan 1 Mayıs'ın adına yakışır bir şekilde kutlanması için yürüttüğü çalışmaların OHAL Bölgesi'nde hüküm süren antidemokratik uygulamalarla engellenmekte olduğunu belirten EMEP Genel Başkan Yardımcısı Nedim Köroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu yasaklama kararları, ülkemizin IMF, Dünya Bankası ve işbirlikçileri tarafından sürüklendiği uçuruma karşı mücadele eden emekçilerin bilinçlenme ve aydınlanmasının engellenmesini amaçlamaktadır.
Yasaklama kararları, ülkemizin bugününü, geleceğini ve bağımsızlığını IMF ve DB'nin elinde, uluslararası tekellere ve yabancı sermayeye teslim edenlerin; buna karşı çıkanlara, bilimin, emeğin ve ülkenin çıkarlarını savunanlara karşı tahammülsüzlüklerini göstermeleri açısından ibret vericidir."
'OHAL'e son verilmeli'
OHAL uygulamasının, siyasi partilerin faaliyetleri üzerinde nasıl bir antidemokratik, keyfi, sorumsuz ve hukukdışı bir uygulama olduğunun bir kez daha bu vesileyle gözler önüne serildiğini dile getiren Köroğlu, OHAL uygulamasına bir an önce son verilmesi ve bölgede siyasal faaliyet yürütme ve örgütlenme özgürlüğünün önündeki engellerin kaldırılması gerektiğini vurguladı.
YAZARLAR
Pınar Öğünç
BAĞLANTILAR-9 | Ticaretten afetlere, güvenlikten tiny house'a konteyner çağı
T. Gül Köksal
Kent hakkı bağlamında çocuklar
Ayşen Şahin
Mahsus selamlar
İzzettin Önder
Servet vergisi
Şenay Aydemir
Atış Serbest!
Adnan Özyalçıner
Geride kalan
İsmail Gökhan Bayram
İşlevini arayan alet: Yapay zekâ
Evrensel Bilgin
Gordion Düğümü
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
