04 Nisan 2001 21:00

Şeker de tekellerin kucağında

Şeker fabrikalarının özelleştirilmesinin alt yapısını hazırlayan ve 3 milyon kadar pancar ürtecisini ilgilendiren bu kanun, şeker fabrikalarında çalışan 30 bin kadar işçinin de iş güvenliğini tehdit ediyor.

Paylaş
Şeker de tekellerin kucağında
Uluslarası kurumların bir dediğini iki etmeyen hükümet, şeker fabrikalarını emperyalist tekellerin talanına açan ve şeker pancarı üreticisini tamamiyle bitirmeyi hedefleyen Şeker Kanunu'nu alelacele görüşerek, IMF'nin isteklerini harfiyen yerine getirdiğini bir kez daha gösterdi. Kanunun gerekçesi olarak gösterilen "şeker üretiminde istikrarın sağlanması, sektörün iç piyasada rekabet kurallarına göre yönlendirilmesi ve özelleştirmeye olanak sağlayacak hukuki alt yapının oluşturulması, AB düzenlemeleri yanı sıra, Dünya Ticaret Örgütü ve diğer uluslararası taahhütlere uyum sağlanması" kanunun kimlerin isteklerine ve çıkarlarına göre çıkartıldığının açık göstergesi.
Şeker pancarı üretimine kota getirerek, üreticiyi ürettiği için cezalandıran, yaklaşık 5 ay önce ürününü teslim eden üreticiye bir alım fiyatı belirleyip, hâlâ parasını ödemeyen hükümet bu kanun ile şeker pancarı üretcisine son darbeyi vuruyor.
Üretici tekellerin insafına terk ediliyor
Kanun öncelikle şeker fabrikalarının özelleştirilmesinin alt yapısını hazırlıyor. Pancarda ve şekerde tek fiyat uygulamasını kaldıran kanun, şeker piyasasını ve üreticiyi uluslararası bir takım tekellerin insafına bırakıyor. Çünkü kanuna göre, fiyatları, Şeker Fabrikalarını alan şirketler belirleyecek, üreticinin emeği tamamiyle bu şirketlerin ellerine teslim edilecek.
Kanun ile şeker piyasasının düzenlenmesi göstermelik olarak Şeker Kurumu'na bağlanıyor. Kanuna göre bu kurum, bu kanun ve diğer ilgili mevzuatın uygulanmasını sağlamak, uygulamayı denetlemek amacıyla kuruluyor. Ancak kanuna konulan "2005 yılında işlerlik kazanacak olan yeni dönem Dünya Ticaret Örgütü taahhütleri de gözönünde bulundurularak, Bakanlar Kurulu aksine bir karar almadıkça, kurum ve organlarının görev yetkileri en geç 31.12.2001 tarihinde sona erecektir" maddesi 2005 yılında şeker piyasasının tamamiyle başıboş bırakılmasını öngörüyor. Yani 2005 yılından itibaren Türkiye şeker sektörü dünya pazarlarının arenası haline gelecek.
Tatlandırıcı üretimine teşvik
Türkiye şeker piyasası son yıllarda ithal mısıra dayalı nişasta esaslı tatlandırıcı üretiminin baskısı altına girmiş durumda. Şeker pancarı üretimi 2 milyon ton iken, tatlandırıcı üretimi 292 bin tona ulaştı. Tatlandırıcı üreticilerine üstü kapalı tavizler veren kanun, pancar tarımını giderek bitirmekten başka bir amacı gütmüyor. Dış ticaret verilerine göre, bu yapay tatlandırıcılar için ithal edilen mısırın yüzde 75'i ABD'den yapılıyor. Kanun ile ABD'nin mısırı kullanarak Türkiye şeker pazarına, pancar üreticisinin yok edilmesi pahasına sahip olmasının alt yapısı hazırlanıyor. 3 milyon kadar pancar ürtecisini ilgilendiren bu kanun, şeker fabrikalarında çalışan 30 bin kadar işçinin de iş güvenliğini tehdit ediyor.
ÖNCEKİ HABER

Çukurova'daki ırgatlar

SONRAKİ HABER

Sizin program tutmaz!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...