15 Şubat 2001 22:00

Cam işçisi, sözleşme masasında

Kristal-İş Sendikası'na bağlı fabrikalarda toplusözleşme görüşmeleri başladı. Sözleşmeler 9000 üyesi olan sendikanın 5700 üyesini ilgilendiriyor.

Paylaş

Cam işçisi, sözleşme masasında
Muzaffer Özkurt
Kristal-İş'e bağlı fabrikalarda sözleşme görüşmeleri başladı. Bu sözleşme döneminde temel hedef, kapsamdışı çalışan işçilerin de sendikalı yapılması ve taşeronun engellenmesi. Kristal-İş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Bağçeci son dönemde patronların amaç dışına çıkarak kapsamdışı çalışan sayısını artırmaya çalıştığını ve bu oranın yüzde 40'lara ulaştığını söyledi. 9000 üyeleri olduğunu dile getiren Bağçeci, sözleşmelerin 5700 işçiyi ilgilendirdiğini belirtti. Ustabaşı, teknisyen gibi ayrımlarla çalışanların kapsamdışına çıkartıldığını ifade eden Bağçeci, bu oranın tehlikeli boyutlara ulaştığını söyledi.
Sendikasızlaştırma sorunu
Kapsamdışı uygulaması ile sendikanın etkisiz hale getirilmeye çalışıldığını dile getiren Bağçeci, bu maddenin sendikaları açısından önemli olduğuna dikkat çekti. Toplusözleşmede kapsamdışı çalışanın sendikalı olamayacağı yönünde bir ibare olduğunu ve bunun anayasal bir hak olan sendikalı olma hakkını engellediğini dile getiren Bağçeci, dışarıda taşeron olarak adlandırılan çalışanlara da çözüm aradıklarını söyledi. Şu an fabrika içinde sadece 550 taşeron bulunduğunu ancak işlerin bir kısmının fabrika dışına çıkartılarak taşeron uygulamasının hayata geçirildiğini belirten Bağçeci, "Tel örgü dışında ise 6000 çalışan var. Biz bu çalışanları örgütlemek istediğimizde bize engel olarak maaşların artacağını söylediler. Biz maaş konusunda zorluk çıkartmayacağımızı söylesek de sendikaya izin verilmemesi aslında amacın farklı olduğunu gösteriyor" dedi. Bağçeci fabrika dışında taşeron mafyasının oluştuğunu da sözlerine ekledi.
Sözleşmeler dört grupta
4 iş grubuyla sözleşme imzaladıklarını anlatan Bağçeci, bunları şöyle sıraladı: Düz cam, cam ev eşyası, ambalaj ve kimyasallar. Bu grupta en sıkıntılı bölümün cam ev eşyası olduğunu ifade eden Bağçeci, patronların Türkiye kapasitesinin üzerinde yatırım yaptığını ve üretim fazlalığı bulunduğunu söyledi. Bağçeci, bu durumun işçinin ve sendikanın hatası olmadığını ve çalışanların haklarını koruyacaklarını kaydetti. Sözleşmeler öncesi ortaya çıkan havanın cam ev eşyasında sıfır zam dayatmasıyla karşı karşıya olduklarını gösterdiğini belirten Bağçeci bunun kendileri açısından kabul edilemez olduğunu vurguladı. Patronların bunun, TİSK'in isteği olduğunu söylediğini aktaran Bağçeci, bu durumun müzakere masasında değil şifai olarak dile getirildiğini ifade etti.
Daralmaya tahammül yok
Sendikalarının daralmaya tahammülü olmadığını ve çalışanların mevcut durumunu koruyacaklarını ifade eden Bağçeci, "Ekmeğimizi paylaşırız ama bir arkadaşımızın burnunun kanamasına izin vermeyiz. Bu dönemde ekmeğimizi paylaşmak pahasına üye kaybına tahammülümüz yok" dedi.
Sorunun kaynağının IMF politikaları olduğunu vurgulayan Bağçeci, bu şikayeti toplumun tüm kesimleri tarafından dile getirildiğini ifade etti. IMF politikalarının uygulandığı ülkelerde fedakârlığın hep çalışanlardan istendiğinin ortada olduğunu belirten Bağçeci, buna karşı ortak mücadele edilmesi gerektiğini söyledi. Bağçeci, bu konuda basına da iş düştüğünü ve basının bu mücadeleye destek vermesi gerektiğini ifade etti.

ÖNCEKİ HABER

CHP'yi Baykal'dan kurtarma zirvesi

SONRAKİ HABER

Sevgi emektir!