17 Ocak 2001 22:00

Mahkûm öldürmenin cezası yok

Ulucanlar Cezaevi'ne 26 Eylül 1999 tarihinde düzenlenen ve 10 tutuklu ile hükümlünün öldürülmesi ve onlarcasının yaralanmasıyla sonuçlanan operasyonla ilgili, jandarma hakkında yürütülen soruşturma tamamlandı.

Paylaş
Mahkûm öldürmenin cezası yok
Ulucanlar Cezaevi'ne 26 Eylül 1999 tarihinde düzenlenen kanlı operasyonla ilgili 161 jandarma hakkında yürütülen soruşturma tamamlandı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, öldürmenin ve yaralamanın "Görev gereği yapılması zorunlu işler" olduğu savunularak, jandarmalar hakkında ceza istenmedi. Savcılığın bu kararı sözde "hayata dönüş operasyonu"nda ölümlere sebebiyet verenlerin aklanması yolunu açtı.
Savcılık, ölümlere karar vermekle suçlanan MGK, Başbakan ve bakanlar ile cezaevi yöneticileri hakkında ise dava açılmasına gerek olmadığına karar verdi.
Ulucanlar operasyonunda 10 tutuklu ve hükümlü öldürülmüş, onlarca kişi yaralanmış, operasyon sonrası ise mağdur durumda olan tutuklu ve hükümlüler hakkında dava açılmıştı. Ankara Valiliği'nin jandarmalar hakkında verdiği "soruşturmaya gerek olmadığı" kararına da Ankara Bölge İdare Mahkemesi itiraz etmiş, soruşturmanın açılmasını sağlamıştı.
Ankara Başsavcıcı Mehmet Karakaya, jandarmalar hakkında hazırladığı iddianamede, 5 tutuklunun arkadaşları tarafından öldürüldüğünü öne sürerek, 5 tutuklunun da jandarma tarafından "faili belli olmayacak şekilde" öldürüldüğünü iddia etti. İddianamede, jandarmanın tutukluların direnişi karşısında, "atışın bir mi iki mi olduğunu ve nereye nasıl ateş edileceğini düşünmesinin beklenemeyeceği" savunuldu. Jandarmaların kendilerine yönelik bir saldırıyı önlemek için öldürme ve yaralama fiillerini işlediklerinin öne sürüldüğü iddianamede, bu nedenle jandarmalara ceza verilmemesi istendi.
Operasyon sonrası Ulucanlar katliamı ile ilgili incelemelerde bulunan TBMM İnsan Hakları Komisyonu ise, olaylarda amacını aşacak şekilde şiddet kullanarak, ölümlere ve yaralanmalara sebep olanlar hakkında gerekenin yapılmasını istemişti. TBMM İnsan Hakları Komisyonu hazırladığı raporda, "Güvenlik güçlerinin müdahalesi amacını aşmıştır. Bu müdahalede gaz ve köpükle tutuklular etkisiz hale getirilebilirdi. Komisyonumuzun günler sonra yaralılarda gördüğü izler ve Adli Tıp raporları amacını aşacak şekilde şiddet kullanıldığını açıkça ortaya koymaktadır" demişti.
ÖNCEKİ HABER

'Trafik canavarı özelleştirmedir'

SONRAKİ HABER

Türk-İş'te teşhis var, müdahale yok!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...