16 Ocak 2001 22:00
EMEP'ten Birleşik Metal'e ziyaret
Emeğin Partisi (EMEP) heyeti dün Birleşik Metal-İş Sendikası'nı ziyaret ederek sendikanın Genel Başkanı Ziya Yılmaz ile görüştü.
EMEP'ten Birleşik Metal'e ziyaret
Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Başkanı Ziya Yılmaz, Türkiye'de emekten yana, halktan yana, sosyal devletten yana olan grupların dağınık halde olduğuna dikkat çekerek IMF programına ve bunu uygulamak için her türlü baskı ortamını oluşturan hükümete karşı oluşturulacak her türlü platformun yanında olduklarını söyledi.
Emeğin Partisi (EMEP) Genel Başkan Yardımcısı Memet Kılınçaslan, İstanbul İl Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Turp ve Metin İlgün'den oluşan EMEP heyeti dün Birleşik Metal-İş Sendikası'nı ziyaret etti. Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Başkanı Ziya Yılmaz ve yönetim kurulu üyeleriyle bir araya gelen heyet, IMF programına karşı birlik çağrısı yaptılar. Görüşme yaklaşık bir saat sürdü.
Bu görüşmeyi umut verici olarak değerlendirdiğini dile getiren Ziya Yılmaz, "Muhalif partilerle, kitle örgütleriyle aramızda siyasal anlamda farklılıklar olabilir. Ama bugün Türkiye'nin içinde bulunduğu durumdan kurtulabilmesi noktasında hepimiz aynı düşünceye sahibiz. Partinin almış olduğu bu birliktelik kararının yanındayız. Bu birlikteliğin sağlanması için harcadığınız çabanın başarıya ulaşması halinde öyle sanıyorumki Türkiye çok farklı bir noktaya doğru harekete geçecek" dedi. Bir zamanlar söylenen "Bağımsız Türkiye" söylemlerinin çok geride kaldığını belirten Yılmaz, Türkiye'nin bağımlı bir ülke durumuna geldiğini, halk kitlelerinde büyük bir yozlaşmanın, ahlaki çöküşün yaşandığını, bunun da çeteleri ortaya çıkardığını söyledi. Bütün bu yaşananlara son noktayı koyacak olanın bireysel karşı çıkışların olmadığını dile getiren Yılmaz, "IMF programının uygulanması için sermaye kesimi ve hükümet birlikte hareket etmekte. Bizim de IMF programına, sermayedarlara, hükümete aynı birliktelikle cevap vermeliyiz" şeklinde konuştu.
Birliktelik hükümetin gözlerini, kulaklarını açacak
Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Sekreteri Muzaffer Şahin, yıllardır işçinin, memurun, köylünün yürüdüğünü vurgulayarak sözlerini şöyle sürdürdü:" Böylesi bir programa destek vereceğiz, çünkü yıllardır yönetenler halka gözlerini ve kulaklarını kapamışlardır. Eğer örgütlü hareket edersek öyle sanıyorumki hükümetin görmeyen gözleri görecek, duymayan kulakları duyacaktır." Şahin, bu ülkede yaşananları halka bütün çıplaklağıyla anlatmaları ve birlikte hareket etmeleri halinde halk kitlelerinin yanlarında olacağına inandığını söyledi.
EMEP'ten birlik çağrısı
EMEP Genel Başkanı Yardımcısı Mehmet Kılınçaslan, sokakların tekrar hareketlenmesi için sendikaların, muhalif partilerin ve kitle örgütlerini bir platform altında toplanması gerektiğini kaydetti. İşçilerin, memurların, köylülerin 1990'lardan itibaren meydanlarda defalarca dile getirdiği taleplerini bir program haline getirmeyi düşündüklerini dile getiren Kılınçaslan, bu programın "ekonomi" ve "siyasi haklar" adıyla iki bölümden oluşacağını ifade etti. Kılınçaslan, hükümetin yaşanan gerginliklere rağmen IMF programını tıkır tıkır uyguladığın söyleyerek, yetkililerin yapay gerginlikler yarattığını ve her gerginlikten sonra bir yerin mutlaka özelleştirdiğine dikkati çekti.
Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Başkanı Ziya Yılmaz, Türkiye'de emekten yana, halktan yana, sosyal devletten yana olan grupların dağınık halde olduğuna dikkat çekerek IMF programına ve bunu uygulamak için her türlü baskı ortamını oluşturan hükümete karşı oluşturulacak her türlü platformun yanında olduklarını söyledi.
Emeğin Partisi (EMEP) Genel Başkan Yardımcısı Memet Kılınçaslan, İstanbul İl Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Turp ve Metin İlgün'den oluşan EMEP heyeti dün Birleşik Metal-İş Sendikası'nı ziyaret etti. Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Başkanı Ziya Yılmaz ve yönetim kurulu üyeleriyle bir araya gelen heyet, IMF programına karşı birlik çağrısı yaptılar. Görüşme yaklaşık bir saat sürdü.
Bu görüşmeyi umut verici olarak değerlendirdiğini dile getiren Ziya Yılmaz, "Muhalif partilerle, kitle örgütleriyle aramızda siyasal anlamda farklılıklar olabilir. Ama bugün Türkiye'nin içinde bulunduğu durumdan kurtulabilmesi noktasında hepimiz aynı düşünceye sahibiz. Partinin almış olduğu bu birliktelik kararının yanındayız. Bu birlikteliğin sağlanması için harcadığınız çabanın başarıya ulaşması halinde öyle sanıyorumki Türkiye çok farklı bir noktaya doğru harekete geçecek" dedi. Bir zamanlar söylenen "Bağımsız Türkiye" söylemlerinin çok geride kaldığını belirten Yılmaz, Türkiye'nin bağımlı bir ülke durumuna geldiğini, halk kitlelerinde büyük bir yozlaşmanın, ahlaki çöküşün yaşandığını, bunun da çeteleri ortaya çıkardığını söyledi. Bütün bu yaşananlara son noktayı koyacak olanın bireysel karşı çıkışların olmadığını dile getiren Yılmaz, "IMF programının uygulanması için sermaye kesimi ve hükümet birlikte hareket etmekte. Bizim de IMF programına, sermayedarlara, hükümete aynı birliktelikle cevap vermeliyiz" şeklinde konuştu.
Birliktelik hükümetin gözlerini, kulaklarını açacak
Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Sekreteri Muzaffer Şahin, yıllardır işçinin, memurun, köylünün yürüdüğünü vurgulayarak sözlerini şöyle sürdürdü:" Böylesi bir programa destek vereceğiz, çünkü yıllardır yönetenler halka gözlerini ve kulaklarını kapamışlardır. Eğer örgütlü hareket edersek öyle sanıyorumki hükümetin görmeyen gözleri görecek, duymayan kulakları duyacaktır." Şahin, bu ülkede yaşananları halka bütün çıplaklağıyla anlatmaları ve birlikte hareket etmeleri halinde halk kitlelerinin yanlarında olacağına inandığını söyledi.
EMEP'ten birlik çağrısı
EMEP Genel Başkanı Yardımcısı Mehmet Kılınçaslan, sokakların tekrar hareketlenmesi için sendikaların, muhalif partilerin ve kitle örgütlerini bir platform altında toplanması gerektiğini kaydetti. İşçilerin, memurların, köylülerin 1990'lardan itibaren meydanlarda defalarca dile getirdiği taleplerini bir program haline getirmeyi düşündüklerini dile getiren Kılınçaslan, bu programın "ekonomi" ve "siyasi haklar" adıyla iki bölümden oluşacağını ifade etti. Kılınçaslan, hükümetin yaşanan gerginliklere rağmen IMF programını tıkır tıkır uyguladığın söyleyerek, yetkililerin yapay gerginlikler yarattığını ve her gerginlikten sonra bir yerin mutlaka özelleştirdiğine dikkati çekti.
YAZARLAR
A. Cihan Soylu
‘Boş tencere’ iktidarın neresinde?
Şebnem Korur Fincancı
Tehlike nedir?
Sultan Özer
Yeni anayasa tartışmaları, AKP’ye can suyu olur mu?
Hediye Levent
Erdoğan'ın Irak ziyaretinin 3 sebebi ve değişim rüzgarı!
Arif Nacaroğlu
Özgürlükçü Anayasa
Erkan Aydoğanoğlu
1 Mayıs ve sonrası
Mehmet Özyazanlar
Galatasaray kaparak, Fenerbahçe kaptırmayarak…
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
