21 Aralık 2000 22:00

Af yasası aynen kabul edildi

Sezer tarafından iade edilen "Af yasası" TBMM'den virgülüne dokunulmadan geçti. 23 Nisan 1999 tarihine kadar işlenen suçlarda 10 yıl ceza indirimi yapılmasını öngören yasa siyasi tutukluları kapsamıyor.

Af yasası aynen kabul edildi
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından bir daha görüşülmek üzere iade edilen "23 Nisan 1999 Tarihine Kadar İşlenen Suçlardan Dolayı Şartla Salıverilmeye, Dava ve Cezaların Ertelenmesine İlişkin Yasa" TBMM Genel Kurulu'nda aynen kabul edildi. Yasaya göre, 23 Nisan 1999 tarihine kadar işlenen suçlarda verilen ölüm cezaları yerine getirilmeyecek. Müebbet de dahil ağır hapis ve hapis cezasına hükümlü olanların hükümlülük süresinden on yıl indirilecek. İndirim, verilen her bir ceza için ayrı ayrı değil, toplam ceza üzerinden bir defa yapılacak.
Erbakan cezaevine girmeyecek
Şartla salıverme, dava ve cezaların ertelenmesine ilişkin yasanın ikinci maddesi de değiştirilmeden kabul edildi. Bu maddeye göre de 23 Nisan 1999 tarihine kadar sorumlu müdür sıfatı ile işlenmiş suçlar dahil basın yoluyla veya sözlü veya görüntülü yayın araçları ile yahut miting, kongre, konferans, seminer, sempozyum, açık oturum veya panel gibi her türlü toplantılarda yapılan konuşmalarla işlenmiş olup; ilgili kanun maddesinde öngörülen şahsi hürriyeti bağlayıcı cezanın üst sınırı 12 yılı geçmeyen suçlardan dolayı 12 yıl veya daha az şahsi hürriyeti bağlayıcı bir cezaya mahkum edilmiş bulunan kimselerin cezaları erteleniyor.
Yasa yürürlüğe girdiği takdirde, kapatılan FP'nin yasaklı Genel Başkanı Necmettin Erbakan'ın kesinleşen hapis cezası da ertelenecek. Ancak, Erbakan'ın siyasi yasaklılığı sürecek.
Siyasi suçları kapsamıyor
TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilen yasa, bazı suçları indirim kapsamı dışında bırakıyor. Yasayla 169. madde dışında kalan devletin şahsiyetine karşı işlenen suçlar ile cumhurbaşkanına fiile tecavüz, ırza geçme, kötü muamele, çete kurma, rüşvet, yolsuzluk, uyuşturucu ticareti, tehdit, yolsuzluk ve bazı suçlar, tasarıda öngörülen indirimin dışında tutuluyor.
Ayrıca, Askeri Ceza Kanunu'nun bazı maddelerince düzenlenen askeri suçlar ile Atatürk aleyhine işlenen suçlar, orman yakma ve benzeri orman suçları indirimden yararlanmayacak.
Yağmurdereli çıkamayacak
Daha önce şartla salıverilme hükümlerinden yararlandığı halde yeniden suç işleyerek hüküm giyenler ile daha önce çakarılmış bir aftan yararlananlar da indirime tabi olmayacak. Bu nedenle Eşber Yağmurdereli cezaevinden çıkamayacak.
Kanunun yayım tarihinden sonra cezaevinin disiplinini bozucu hareketlerinden dolayı disiplin cezası alanlar, Ceza İnfaz Kurumları ile Tevkifevlerinin Yönetimine Dair Tüzük Hükümlerine göre disiplin cezaları kaldırılmadığı sürece, yasa hükümlerinden faydalanamayacak. Haklarında yakalama, tutuklama veya mahkumiyet kararı bulunup da firar halinde olanlardan, bu kanunun yürürlüğe girmesinden itibaren bir ay içinde resmi mercilere başvurup teslim olmayanlara indirim uygulanmayacak. Yasa, Resmi Gazete'de yayımlandığı tarihten itibaren yürürlüğe girecek.
Kabul ve ret oyları
Yasaya MHP'den 8, DSP ve ANAP'tan 2'şer milletvekili "ret" oyu verdi. Yasanın tümünün oylamasına 369 milletvekili katıldı; 286 üye olumlu oy verirken, 81 milletvekili ret oyu verdi, 2 milletvekili de çekimser kaldı. ANAP'tan 63, DSP'den 18, MHP'den 18, FP'den 39, DYP'den de 33 milletvekili oylamaya katılmadı. Yasaya FP'den 42, yoğun muhalefet yürüten DYP'den 3 milletvekili "evet" dedi. src=/resim/b1.gif width=5>
Başa dön


Buca'da hücrede tutuluyorlar
Emine Uyar
F tipi cezaevlerine geçişi sağlamak amacıyla aynı anda 20 cezaevinde birden düzenlenen kanlı operasyonların ardından tutuklular için zulüm günleri başladı. Operasyonların bittiği cezaevlerinde tek ve iki kişilik hücrelere atılan tutuklular çok zor koşullar altında yaşam mücadelesi veriyorlar.
"İzmir Barosu Cezaevi İzleme" heyeti önceki gün öğleden sonra Buca Cezaevi'ne girerek tutuklu ve hükümlüleri ziyaret etti. Avukatlar Gül Kireçkaya, Bahattin Özdemir, Zeynel Kaya, Özlem Durmaz, Nurhan Doğan, Aysun Koç ve Türkan Aslan'dan oluşan heyet üyeleri, Buca'da bulunan tutuklu ve hükümlülerden Raşit Dörtyol, Esat Uçkan, Ercan Yıldız ve Turan Ustabaş ile görüştü. Tutuklular, heyettekilere, cezaevindeki operasyonu ve bugün içinde bulundukları koşulları anlattılar.
Adım adım operasyon anları
Tutuklu ve hükümlülerin anlatımlarına göre, Buca Cezaevi'ndeki operasyon şöyle gerçekleşti; "19 Aralık 2000 tarihinde sabaha karşı saat 05.10'da özel teçhizatlı jandarmalar maltaya girdi. Önce, 10 Aralık 2000 tarihinden itibaren açlık grevi başlatılan 2 ve 3 numaralı koğuşlardaki tutuklu ve hükümlülerin üzerine yangın söndürücü ile sıvı bir madde sıkıldı. Hemen akabinde tutuklular koğuş kapısından uzaklaştırıldılar. Ardından jandarma 26 Ekim 2000 tarihinden bu yana açlık grevleri ve ölüm oruçlarının devam ettiği 4 ve 5 numaralı koğuşlara girdi. Koğuşa giriş sırasında yine tutuklu ve hükümlülere yangın söndürme aletlerinin içerisindeki maddeler sıkıldı. Koğuşlara girildikten sonra ise tutuklu ve hükümlülerin üzerine tazyikli su ve köpük sıkıldı. Koğuşun köşesine kadar itilen tutuklu ve hükümlülere -ölüm orucundakiler de dahil olmak üzere-, cop, kalkan ve itfaiye çengelleriyle her biri yere yıkılıncaya kadar şiddet uygulandı. Bütün tutuklu ve hükümlüler kelepçelenerek alt katlarda bulunan birer ve ikişer kişilik hücrelere konuldu. Ölüm orucunda bulunanlar da kelepçeli olarak yerde sürüklenerek koğuşlardan alınıp hastaneye götürüldü."
Koşullar çok kötü
Buca'da bulunan tutuklu ve hükümlüler, jandarmanın kendilerine, "Şimdi kurtuldunuz, ama sağ çıkamayacaksınız" dediğini de belirttiler. Su altında kalan hücrelerde 5-6 saat kadar bekletildikten sonra suyun boşaltıldığını, jandarmaların hücrelere girerek coplarla tartaklamak suretiyle arama yaptığını, kuru giyecek verilmediğini ifade eden hükümlüler, hücrelerde demir ranza üzerinde ince bir yatak ve kötü durumdaki battaniyeler dışında eşya bulunmadığını anlatıyorlar. Anlatımlara göre, hücrelerin camları kırık, içerisi çok soğuk ve ısıtılmıyor, su verilmiyor.
Hücrelerdeki tutuklu ve hükümlülerde darp ve cebir izleri bulunduğu, ayaklarda morarma ve kızarma, titreme, boyunlarda siyah pelteler oluşması, siyah balgam atma, gözlerde yanma gibi şikâyetlerin olduğu ifade ediliyor. Cezaevindeki tüm siyasi tutuklu ve hükümlülerin açlık grevinde olduğu, operasyon düzenlenen koğuşlardaki tutuklu ve hükümlülerin de ölüm orucuna başladığı gelen bilgiler arasında.
Öte yandan Buca Cezaevi'nde olması gereken Ahmet Zencirci, Saffet Sarıoğlu ve İsmail Özhatipoğlu'nun ise nerede tutulduğu bilinmiyor.
ÖNCEKİ HABER

Şiddete karşı ortak tutum alınmalı

SONRAKİ HABER

Cazın 'hakimi' Hinton öldü

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa