17 Kasım 2000 22:00

Kurultaydan örgüte

Cottarelli'nin belirlediği fiyatlar maliyeti karşılamaz oldu. Sözde taban fiyat açıklıyorlar, herkes ürününü açıklanan fiyatın altında satıyor.

Paylaş
Kurultaydan örgüte
Bülent Falakaoğlu
Pancarın topraktan çikolata ve şeker olarak çıktığını zannedenlerin, teslim ettikleri pancarın şekere dönmüş olmasına rağmen henüz fiyatını açıklamadığını söylüyor, Trakya Üretici Köylü Kurultayı Düzenleme Komitesi Üyesi İsmet Patron. Tarım politikalarında söz sahibi olabilmek için aylardır onlarca köy dolaştıklarını ve hedeflerinin gümrük duvarlarına barikat kurabilecek kadar güçlü bir üretici örgütü oluşturmak olduğunu belirten Patron, "Bakalım Avrupa'ya şirin görünmek isteyenlerler, örgütlenme hakkımızı kullandığımızda nasıl bir tavır sergileyecek" diyor. Patron hedef ve çalışmalarına ilişkin sorularımızı yanıtladı.
Kurultay kararı nasıl ortaya çıkmıştı?
Ergene Nehri'nin fabrikalar tarafından kirletilmesi ve nehrin hem ürünlerimizi hem de içme sularımızı zehirlemesine karşı, Ergene'nin temizlenmesi talebi ile Tekirdağ'da miting yaptık. Ergene boyundan yığınlarca köylü katıldı. Yine en verimli topraklarımızın besleyen Ergene'nin farklı farklı yerlerinde mitingiler düzenledik. Gittik, bağırdık, çağırdık, taleplerimizi haykırdık. Evlerimize döndük, ülkeyi yönetenlerin taleplerimizi yerine getireceği ve bir çözüm bulacağı ümidiyle. Fakat ümidimiz boşa çıktı ve Ergene'de kirlilik iyice yoğunlaştı. İşte o zaman dedik ki, kimse bize bir çözüm üretmeyecek. Biz bir araya gelip kendi sorunlarımızı tartışıp, kendimiz çözüm yolu arayalım dedik ve kurultaya karar verdik.
Ergene boyundaki fabrikaların kapatılması talebiniz var mı?
Hemen şunu söyleyim ki, bizim sanayiye karşı olduğumuz gibi bir sonuç çıkmasın. Bizim topraklarımız büyümüyor ama nüfusumuz sürekli artıyor. Sanayi sayesinde tabii ki bazılarımız sanayi kesiminde çalışacak hem de ülkemiz kalkınacak. Biz, televizyonlarda fabrika açılışları yapılır, kırmızı kurduleler başbakan, cumhurbaşkanı tarafından kesilirken köylüler olarak seviniyorduk. Ergene boyundaki fabrikalarda da kurdeleler kesildi. Ama çok geçmeden kesilenin açılış kurdelesi değil, insanlarımızın boğazları olduğunu gördük. Nehrimiz sorumsuzca zehirlendi. Koyunlar kuzu, inekler buzağı atmaya başladı. İşte biz arıtma tesisi olmayan fabrikaların açılmasına, fabrikaların verimli tarım alanları üzerine kurulmasına karşıyız. Ergene boyundaki bazı fabrikaların kesinlikle kapatılmasını bazılarının da iyi bir arıtma tesisi kurularak çalışmasını sürdürmesini talep ediyoruz.
Bir de Trakya köylüleri olarak dünyada terk edilen kirletici sanayinin bizim gibi geri kalmış ülkelere satılmasına karşıyız. Ülkemize gelen bu sanayi sadece ülkeyi kirletmiyor, bir de çocuklarımız, asgari ücretten, sendikasız ve güvencesiz bir şekilde azgın sömürüye tabi tutuluyor. Almanya'da, karşılığı 5000 mark olan bir işin ülkemizde 80 milyon olması ve aynı zamanda ülkemizin zehirlenmesine de tepkiliyiz.
Hangi ürün olursa olsun fark etmiyor, bütün üreticiler hükümet tarafından verilen bedele tepkili. Siz da kurultayda, artık taban fiyatının Cottarelli ve IMF tarafından belirlenmesine karşı çıkarsınız.
Pancar ekiyoruz. Bedel biçenler zannediyorlar ki pancar topraktan çikolata ve şeker olarak çıkıyor. Pancarı birer birer tekleriz. Belirli aralıklarla ara çapası yaparız. En az dört sefer aralıkalarla sularız. Bir dönümde on bir bin kök pancar vardır. Teker teker bunu çıkarırız. Bir dönümden pancar alan üretici bunu sökerken 11 bin defa secde eder. Bu sadece bir dönüm için edilen secde. Söküp teker teker başlarını keseriz. Romörka yükler fabrikaya getiririz. Bu yıl bu saydığım emekleri harcadık, teslim ettiğimiz pancarlar şekere döndü. Ama pancarımızın fiyatı belli değil. Çünkü bu ülkeyi yönetenler, günde üç öğün tükettikleri sebzeyi, yağı, eti, sütü üreten köylüleri, seçim zamanı dışında bir kez bile hatırlamazlar.
Cottarelli'nin belirlediği fiyatlar maliyeti karşılamaz oldu. Sözde taban fiyat açıklıyorlar, herkes ürününü açıklanan fiyatın altında satıyor. Üretici için açıklanan taban fiyat, oluyor tavan fiyat. Sütümüzün fiyatı Sabancı'nın suyunun yarısı kadar. Taban fiyatlarının belirlenmesinde üreticilerin kesinlikle söz sahibi olması gerekir.
Bu talebiniz karşısında, hükümet cephesinden, "Belirlediğimiz fiyatlardan üretmezseniz biz de ithal ederiz" gibi bir cevap almanız mümkün. Bu konuda düşünceniz nedir?
Kesinlikle tarım ve hayvansal gıdaların ithali yasaklanmalıdır. Deli dana, zehirli buğday skandallarının ardından bunun aciliyeti iyice açığa çıkmıştır. AB ülkeleri ve ABD kendi stoklarını eritmek için bizim ülkemize ürün sokup, bizdeki ürünlerin ucuzlamasını sağlıyor. Ardından bizden de ucuza alıp bu ürünlere gerçekten ihtiyacı olan ülkelere satıyor. Bu çark durdurulmaladır. Bulgaristan'dan ayçiçeği geldi bizim üreticiler perişan oldu. Et ithalatı yüzünden ahırlarımız iyice boşaldı, hayvancılık ölüyor. İthalata engel olabilecek güçlü bir üretici örgütünün kurulması gerekiyor.
Bu niteliklere sahip bir örgüt yapısı var mı?
19 Kasım'da düzenleyeceğimiz kurultayın hedefleri arasında, böylesi bir niteliğe sahip bir üretici örgütü oluşturmak. Tüm üreticilerin sahip çıktığı bir köylü sendikası kurulabilirse bahsettiğimiz nitelikte bir örgütü yaratmış oluruz. Ülkemizde bir buçuk milyon sendikalı işçi kardeşimiz var. Bu kardeşlerimiz, Maliye, çalışma vs bakanları karşılarına alıp pazarlık yapabiliyor. Ama az, ama çok haklarını alıyorlar. Biz 28 milyonu bulan sayımızla neredeyse ülke nüfusunun yarısı kadarız.
Bir Fransa'nın 8 milyon köylüsü var. Ama onlar sendikal düzeyde eylem hakkı kazanmışlar ve yapıyorlar da. Gümrük kapılarını kesiyorlar. Emek verdikleri ürünün fiyatının düşmemesi için eylem eylem yapıp ithal ürünlerin ülkelerine girmelerine engel oluyor. Sayısı bir milyonu bulmayan Yunan köylüsü sarımsak ve kabak çekirdeği ithalat kamyonlarının yolunu kesip deviriyor. İngiltere köylüsü, mazot zammını hükümete geri aldırdı. Hedefimiz böyle güçlü bir birliktelik yaratmak.
Avrupa'ya şirin gözükmek için adımlar, makyaj yapan sözde bazı demokratik adımlar atan ülke yöneticileri bakalım bu girişimimiz ya da sendika talebimiz karşısında nasıl bir tavır sergileyecekler.
ÖNCEKİ HABER

Vietnam çıkartması

SONRAKİ HABER

Vergiler adrese teslim

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...