11 Kasım 2000 22:00
Sırada grev var
Adıyaman'ın Besni'sinden, Kırklareli'nin Keşan'ına, Amasya'nın Gümüşhacıköy'ünden, Muğla'nın Ayancık'ına kadar ülkenin dört bir yanından kalkıp düştüler yollara.
Sırada grev var
Adıyaman'ın Besni'sinden, Kırklareli'nin Keşan'ına, Amasya'nın Gümüşhacıköy'ünden, Muğla'nın Ayancık'ına kadar ülkenin dört bir yanından kalkıp düştüler yollara. Tıpkı on yıl önce sendikal mücadele verirken duydukları heyecanla, aynı coşku ve inançla.Her mola yerini eylem yeri yaptılar, sesleri kısılıncaya kadar haykırdılar haklılıklarını.
İnançlı, kararlı ve öfkeliydiler. İnançlı ve kararlıydılar, çünkü birlikte kararlı bir mücadele verirlerse haklarını alabileceklerini biliyorlardı. Öfkeliydiler, öfkeleri IMF'den başkasını duymayan hükümete, kapitalist sömürü düzenineydi.
İki gündür Kızılay'ı evleri eyleyen kamu emekçileri, dün bir kez daha Kızılay'ı özgürleştirdiler. Bir kamu emekçisinin dediği gibi "idmanlarını iyi yapmanın" ürünüydü mitingleri. Ama bunu hak almaya evriltmeleri, işyerlerinden iyi bir çalışmayla greve yöneltmeleri gerekiyordu. Moğollar'ın "Bir şey yapmalı" parçası çalınırken, hep bir ağızdan "Grev grev grev" diyen kamu emekçileri, Ankara mitingleri turistik gezi olmaktan çıkarmanın yolunun hak alıcı eylem yani grev olduğunu söylüyorlardı. Alanlara sığmayan kamu emekçileri, pankartlarından dövizlerine, sloganlarına, sergiledikleri küçük oyunlarına kadar yansıtmışlardı grev'i. Trabzon'dan eğitim emekçileri, sergiledikleri küçük oyunlarında IMF'ye karşı mücadelenin yolunu, ellerine aldıkları küçük bez dövizlerle gösterdiler; "Grev."
Emek Platformu'nun 24 Temmuz mitinginden sonra Kızılay Meydanı'nda gerçekleşen en kitlesel eylemdi dünkü miting. Uzun bir süredir "sessiz" görünen emek hareketi eski canlılığına kavuşmuştu yeniden. On yıl önce "Sendika kuramazsınız" diyenlere inat sendikalarını kurup, alanlara çıkarak cevap veren kamu emekçileri, "Eylem için taban hazır değil" diyenlere dün iyi bir cevap verirken, bundan sonrasının da mesajını verdiler, "Söz bitti, sıra grevde", "Grev, grev", "Genel grev, genel direniş."
Bugün toplanacak olan KESK GYK'sı, 11 Kasım'ın devamını belirleyecek. "Söz, yetki, karar tabanın" diyenlerin, gerçekten tabanın sesine kulak verip vermeyecekleri belli olacak. Ancak, bu kez de böylesine coşkulu, kararlı ve inançlı eylemin ardından bir sonuç alınamaması, KESK'in de bitmesi olacağını bilmeleri gerekiyor KESK GYK'sının.
Adıyaman'ın Besni'sinden, Kırklareli'nin Keşan'ına, Amasya'nın Gümüşhacıköy'ünden, Muğla'nın Ayancık'ına kadar ülkenin dört bir yanından kalkıp düştüler yollara. Tıpkı on yıl önce sendikal mücadele verirken duydukları heyecanla, aynı coşku ve inançla.Her mola yerini eylem yeri yaptılar, sesleri kısılıncaya kadar haykırdılar haklılıklarını.
İnançlı, kararlı ve öfkeliydiler. İnançlı ve kararlıydılar, çünkü birlikte kararlı bir mücadele verirlerse haklarını alabileceklerini biliyorlardı. Öfkeliydiler, öfkeleri IMF'den başkasını duymayan hükümete, kapitalist sömürü düzenineydi.
İki gündür Kızılay'ı evleri eyleyen kamu emekçileri, dün bir kez daha Kızılay'ı özgürleştirdiler. Bir kamu emekçisinin dediği gibi "idmanlarını iyi yapmanın" ürünüydü mitingleri. Ama bunu hak almaya evriltmeleri, işyerlerinden iyi bir çalışmayla greve yöneltmeleri gerekiyordu. Moğollar'ın "Bir şey yapmalı" parçası çalınırken, hep bir ağızdan "Grev grev grev" diyen kamu emekçileri, Ankara mitingleri turistik gezi olmaktan çıkarmanın yolunun hak alıcı eylem yani grev olduğunu söylüyorlardı. Alanlara sığmayan kamu emekçileri, pankartlarından dövizlerine, sloganlarına, sergiledikleri küçük oyunlarına kadar yansıtmışlardı grev'i. Trabzon'dan eğitim emekçileri, sergiledikleri küçük oyunlarında IMF'ye karşı mücadelenin yolunu, ellerine aldıkları küçük bez dövizlerle gösterdiler; "Grev."
Emek Platformu'nun 24 Temmuz mitinginden sonra Kızılay Meydanı'nda gerçekleşen en kitlesel eylemdi dünkü miting. Uzun bir süredir "sessiz" görünen emek hareketi eski canlılığına kavuşmuştu yeniden. On yıl önce "Sendika kuramazsınız" diyenlere inat sendikalarını kurup, alanlara çıkarak cevap veren kamu emekçileri, "Eylem için taban hazır değil" diyenlere dün iyi bir cevap verirken, bundan sonrasının da mesajını verdiler, "Söz bitti, sıra grevde", "Grev, grev", "Genel grev, genel direniş."
Bugün toplanacak olan KESK GYK'sı, 11 Kasım'ın devamını belirleyecek. "Söz, yetki, karar tabanın" diyenlerin, gerçekten tabanın sesine kulak verip vermeyecekleri belli olacak. Ancak, bu kez de böylesine coşkulu, kararlı ve inançlı eylemin ardından bir sonuç alınamaması, KESK'in de bitmesi olacağını bilmeleri gerekiyor KESK GYK'sının.
YAZARLAR
Pınar Öğünç
BAĞLANTILAR-9 | Ticaretten afetlere, güvenlikten tiny house'a konteyner çağı
T. Gül Köksal
Kent hakkı bağlamında çocuklar
Ayşen Şahin
Mahsus selamlar
İzzettin Önder
Servet vergisi
Şenay Aydemir
Atış Serbest!
Adnan Özyalçıner
Geride kalan
İsmail Gökhan Bayram
İşlevini arayan alet: Yapay zekâ
Evrensel Bilgin
Gordion Düğümü
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
