04 Kasım 2000 22:00
Yargı emekçisi adalet istedi
Tüm Yargı-Sen üyesi emekçilerin, "adalet hizmetleri tazminat"larının artırılması istemiyle başlattığı eylem süreci, dün Ankara'da devam etti.
Yargı emekçisi adalet istedi
Tüm Yargı-Sen üyesi yargı ve infaz kurumu çalışanı emekçilerin, "adalet hizmetleri tazminat"larının artırılması istemiyle başlattığı eylem süreci, dün Ankara'da yürüyüş ve basın açıklamasıyla devam etti.
Örgütlü oldukları illerden gelen yargı ve infaz kurumu emekçileri, Ankara Adliyesi önünde, sabah saatlerinde, "Tüm Yargı-Sen" ve "Tazminatlarımızı istiyoruz" pankartlarıyla toplandılar. 700'ü aşkın yargı emekçisi, taleplerini dövizlere ve sloganlarına yansıttılar. "Tazminat yoksa adalet de yok", "Adalet yoksa barış da yok", "Yaşasın onurlu mücadelemiz", "Egebank'a değil, emekçiye bütçe", "Batık banka değil, batık memuru kurtar" sloganlarıyla öfkelerini dile getiren yargı emekçileri, kortej halinde ve yoğun polis önlemleri altında Kızılay YKM önüne yürüdü.
YKM önüne gelindiğinde Genel Başkan Tekin Yıldız ve Genel Örgütlenme Sekreteri Kutlay Öztürk birer konuşma yaptılar. Konuşmalarda, 8 ay önce yüksek yargı mensuplarının, "geçinemiyoruz" diye isyan ederken, 140 milyonla geçinmek zorunda bırakılan 100 bin yargı emekçisini göz ardı ettikleri hatırlatıldı. "Yargıda eşitlik istiyoruz" sloganıyla karşılanan konuşmalarda, yargı emekçilerinin son derece sağlıksız ve ağır iş koşullarında çalıştıkları, isyan eden yüksek yargı mensuplarıyla aralarında dağlar kadar ücret farkı olduğu ama hükümetin seslerini duymadığı dile getirildi.
'Can güvenliğimiz yok'
Cezaevlerinde çetelerin egemenliğinin söz konusu olduğu, infaz koruma memurlarının can güvenliklerinin bulunmadığı, emekçilere para vermeyen yetkililerin F tipi cezaevlerine kaynak ayırarak sorunu çözecekleri propagandası yaptıkları, ama bugüne kadar 18 tip cezaevinin sorunu çözemediği, sorunun çözümü için kafaların değişmesi gerektiği ifade edildi. Eylem sırasında sık sık alkış ve ıslıklarla seslerini yetkililere duyurmaya çalışan yargı ve infaz kurumu emekçileri, taleplerinin yerine gelmemesi halinde üretimden gelen güçlerini kullanacakları kararını açıkladılar.
'Biz de mi banka kuralım!'
Üzerinde "Bütçe" yazılı terazinin bir kefesine "Binde 7 Adalet Bakanlığı bütçesi", ağır basan diğer kefeye ise "Sümer-Yurt-Ege-Esbank yüzde 7 batık bankalar" yazıldı. Üzerinde "Egebank, Yurtbank-Esbank" yazılı bir bavulla banka hortumlamaları anlatan yargı emekçileri, "Adalet mülkün temelidir-Yiyen Demirel", "Cezaevlerinde rehin kalmak istemiyoruz", "Görünmeyen emek sesini yükselt", "Egebank, Yurtbank, Esbank, bizde mi kuralım memurbank, adaletbank, yargıbank" dövizleriyle de bütçenin kimlere gittiğini, kendilerinin ne yapmaları gerektiğini dile getirdiler.
Tüm Yargı-Sen üyesi yargı ve infaz kurumu çalışanı emekçilerin, "adalet hizmetleri tazminat"larının artırılması istemiyle başlattığı eylem süreci, dün Ankara'da yürüyüş ve basın açıklamasıyla devam etti.
Örgütlü oldukları illerden gelen yargı ve infaz kurumu emekçileri, Ankara Adliyesi önünde, sabah saatlerinde, "Tüm Yargı-Sen" ve "Tazminatlarımızı istiyoruz" pankartlarıyla toplandılar. 700'ü aşkın yargı emekçisi, taleplerini dövizlere ve sloganlarına yansıttılar. "Tazminat yoksa adalet de yok", "Adalet yoksa barış da yok", "Yaşasın onurlu mücadelemiz", "Egebank'a değil, emekçiye bütçe", "Batık banka değil, batık memuru kurtar" sloganlarıyla öfkelerini dile getiren yargı emekçileri, kortej halinde ve yoğun polis önlemleri altında Kızılay YKM önüne yürüdü.
YKM önüne gelindiğinde Genel Başkan Tekin Yıldız ve Genel Örgütlenme Sekreteri Kutlay Öztürk birer konuşma yaptılar. Konuşmalarda, 8 ay önce yüksek yargı mensuplarının, "geçinemiyoruz" diye isyan ederken, 140 milyonla geçinmek zorunda bırakılan 100 bin yargı emekçisini göz ardı ettikleri hatırlatıldı. "Yargıda eşitlik istiyoruz" sloganıyla karşılanan konuşmalarda, yargı emekçilerinin son derece sağlıksız ve ağır iş koşullarında çalıştıkları, isyan eden yüksek yargı mensuplarıyla aralarında dağlar kadar ücret farkı olduğu ama hükümetin seslerini duymadığı dile getirildi.
'Can güvenliğimiz yok'
Cezaevlerinde çetelerin egemenliğinin söz konusu olduğu, infaz koruma memurlarının can güvenliklerinin bulunmadığı, emekçilere para vermeyen yetkililerin F tipi cezaevlerine kaynak ayırarak sorunu çözecekleri propagandası yaptıkları, ama bugüne kadar 18 tip cezaevinin sorunu çözemediği, sorunun çözümü için kafaların değişmesi gerektiği ifade edildi. Eylem sırasında sık sık alkış ve ıslıklarla seslerini yetkililere duyurmaya çalışan yargı ve infaz kurumu emekçileri, taleplerinin yerine gelmemesi halinde üretimden gelen güçlerini kullanacakları kararını açıkladılar.
'Biz de mi banka kuralım!'
Üzerinde "Bütçe" yazılı terazinin bir kefesine "Binde 7 Adalet Bakanlığı bütçesi", ağır basan diğer kefeye ise "Sümer-Yurt-Ege-Esbank yüzde 7 batık bankalar" yazıldı. Üzerinde "Egebank, Yurtbank-Esbank" yazılı bir bavulla banka hortumlamaları anlatan yargı emekçileri, "Adalet mülkün temelidir-Yiyen Demirel", "Cezaevlerinde rehin kalmak istemiyoruz", "Görünmeyen emek sesini yükselt", "Egebank, Yurtbank, Esbank, bizde mi kuralım memurbank, adaletbank, yargıbank" dövizleriyle de bütçenin kimlere gittiğini, kendilerinin ne yapmaları gerektiğini dile getirdiler.
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
