24 Ekim 2000 21:00
Tutuklu yakınlarına polis saldırısı
Ulucanlar davasına katılmak için toplanan tutuklu ve hükümlü yakınları ve kitle örgütü temsilcilerine saldıran polisler, aralarında muhabirimiz Erdal Kara'nın da bulunduğu 50'ye yakın kişiyi gözaltına aldı.
Tutuklu yakınlarına polis saldırısı
Ankara Ulucanlar Cezaevi'ndeki katliamla ilgili davanın duruşmasına katılmak için Abdi İpekçi Parkı'nda toplanan tutuklu ve hükümlü yakınları, insan hakları savunucuları ve kitle örgütü temsilcilerine saldıran polisler, aralarında gazetemiz muhabiri Erdal Kara ile Atılım gazetesi muhabirinin de bulunduğu 50'ye yakın kişiyi gözaltına aldı.
Kamuoyunda "Ulucanlar Katliamı" olarak bilinen olaylarla ilgili davanın dünkü duruşmasını izlemek isteyenler, sabah saatlerinde Abdi İpekçi Parkı'nda toplandı. Pankartlar açıp, katliama tepkilerini gösteren ve tutukluları katledenler yerine, katliamdan kurtulanların yargılanmasını protesto eden tutuklu yakınları ve insan hakları savunucuları davayı izlemek için adliyeye gitmek istediler.
Ancak, gruba polis müdahale etti. Bunu üzerine polisle göstericiler arasında çatışma çıktı. Abdi İpekçi Parkı'ndan başlayıp, Kolej'e kadar devam eden olaylar sırasında 8'i polis 30'u aşkın kişi yaralandı.
Polisin copundan kurtulmak isteyen birçok gösterici havuza düşerken, polis göstericileri havuzdan toplayıp, ıslak ıslak döverek gözaltına aldı. Aralarında yaşlı tutuklu annelerinin de bulunduğu göstericiler polisle demir parmaklık arasında sıkışırken, 48 kişi gözaltına alındı.
Çatışmanın ardından, polisin saldırısından kurtulan bir grup Mithatpaşa'dan Sakarya Caddesi'ne kadar sloganlarla yürüdü. Daha sonra Yüksel Caddesi'nde buluşan grup, kısa bir açıklama yaparak, duruşmayı izlemelerinin engellenmesini protesto ettiler. "Coplandık, ıslandık ama yılmayacağız" diyen grup sloganlarla Konur Sokak'tan Meşrutiyet Caddesi'ne çıkarak, bir süre caddeyi trafiğe kapattı.
İHD binasına abluka
Daha sonra Konur Sokak'ta bulunan İHD Ankara Şubesi'ne gelen ve birçoğu yaralı ve ıslak haldeki 100'e yakın tutuklu yakını ve insan hakları savunucusu binaya girerken, bina çevresi çok sayıda çevik kuvvet polisi, iki panzer ve üç polis otobüsüyle abluka altına alındı. Bu arada TTB Merkez Konseyi Üyesi Dr. Metin Bakkalcı ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı Müdürü Gül Erdost ile gelen doktorlar İHD'deki yaralıları ayakta tedavi ettiler.
İHD Genel Başkan Yardımcısı Yusuf Alataş'ın devreye girmesiyle tutuklu yakınları gruplar halinde İHD'den çıkarak dağılırken, yaralı oldukları görülen yaşlı kadınlar, "Avrupa Birliği'ne giriyoruz ya. İnsan hakları var ya. İşte görün. Mahkemeyi dinlemek de yasak. İçeride çocuklarımızı dövüyorlar, sahiplenmemizi istemiyorlar. 60-70 yaşındaki anaları döverek gözaltına aldılar" diyerek, saldırıya tepkilerini gösterdiler.
Birçoğu ıslak ve yaralı olan tutuklu yakınlarının İHD Ankara Şubesi'nden ayrılmalarının ardından, polis de bina önünde ve sokaklardaki barikatları kaldırdı. Öte yandan TAYAD'lı aileler, Demokratik Mücadele Platformu, Partizan Şehit ve Tutsak Aileleri ile Tohum Kültür Merkezi, ayrı ayrı yaptıkları yazılı açıklamalar ile Ulucanlar katliamı duruşmasını izlemek isteyen ailelere polisin saldırısına tepki gösterdiler.
Ankara Ulucanlar Cezaevi'ndeki katliamla ilgili davanın duruşmasına katılmak için Abdi İpekçi Parkı'nda toplanan tutuklu ve hükümlü yakınları, insan hakları savunucuları ve kitle örgütü temsilcilerine saldıran polisler, aralarında gazetemiz muhabiri Erdal Kara ile Atılım gazetesi muhabirinin de bulunduğu 50'ye yakın kişiyi gözaltına aldı.
Kamuoyunda "Ulucanlar Katliamı" olarak bilinen olaylarla ilgili davanın dünkü duruşmasını izlemek isteyenler, sabah saatlerinde Abdi İpekçi Parkı'nda toplandı. Pankartlar açıp, katliama tepkilerini gösteren ve tutukluları katledenler yerine, katliamdan kurtulanların yargılanmasını protesto eden tutuklu yakınları ve insan hakları savunucuları davayı izlemek için adliyeye gitmek istediler.
Ancak, gruba polis müdahale etti. Bunu üzerine polisle göstericiler arasında çatışma çıktı. Abdi İpekçi Parkı'ndan başlayıp, Kolej'e kadar devam eden olaylar sırasında 8'i polis 30'u aşkın kişi yaralandı.
Polisin copundan kurtulmak isteyen birçok gösterici havuza düşerken, polis göstericileri havuzdan toplayıp, ıslak ıslak döverek gözaltına aldı. Aralarında yaşlı tutuklu annelerinin de bulunduğu göstericiler polisle demir parmaklık arasında sıkışırken, 48 kişi gözaltına alındı.
Çatışmanın ardından, polisin saldırısından kurtulan bir grup Mithatpaşa'dan Sakarya Caddesi'ne kadar sloganlarla yürüdü. Daha sonra Yüksel Caddesi'nde buluşan grup, kısa bir açıklama yaparak, duruşmayı izlemelerinin engellenmesini protesto ettiler. "Coplandık, ıslandık ama yılmayacağız" diyen grup sloganlarla Konur Sokak'tan Meşrutiyet Caddesi'ne çıkarak, bir süre caddeyi trafiğe kapattı.
İHD binasına abluka
Daha sonra Konur Sokak'ta bulunan İHD Ankara Şubesi'ne gelen ve birçoğu yaralı ve ıslak haldeki 100'e yakın tutuklu yakını ve insan hakları savunucusu binaya girerken, bina çevresi çok sayıda çevik kuvvet polisi, iki panzer ve üç polis otobüsüyle abluka altına alındı. Bu arada TTB Merkez Konseyi Üyesi Dr. Metin Bakkalcı ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı Müdürü Gül Erdost ile gelen doktorlar İHD'deki yaralıları ayakta tedavi ettiler.
İHD Genel Başkan Yardımcısı Yusuf Alataş'ın devreye girmesiyle tutuklu yakınları gruplar halinde İHD'den çıkarak dağılırken, yaralı oldukları görülen yaşlı kadınlar, "Avrupa Birliği'ne giriyoruz ya. İnsan hakları var ya. İşte görün. Mahkemeyi dinlemek de yasak. İçeride çocuklarımızı dövüyorlar, sahiplenmemizi istemiyorlar. 60-70 yaşındaki anaları döverek gözaltına aldılar" diyerek, saldırıya tepkilerini gösterdiler.
Birçoğu ıslak ve yaralı olan tutuklu yakınlarının İHD Ankara Şubesi'nden ayrılmalarının ardından, polis de bina önünde ve sokaklardaki barikatları kaldırdı. Öte yandan TAYAD'lı aileler, Demokratik Mücadele Platformu, Partizan Şehit ve Tutsak Aileleri ile Tohum Kültür Merkezi, ayrı ayrı yaptıkları yazılı açıklamalar ile Ulucanlar katliamı duruşmasını izlemek isteyen ailelere polisin saldırısına tepki gösterdiler.
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
