Sanat kapı dışarı

Sanat kapı dışarı
Rojda İldan
Ressam Fahr el Nissa Zeid'in resim sergisinin açılışına katılan Hülya Avşar'ın, 'renkler' üzerinde değerlendirmelerde bulunması üzerine sergide tepki gösteren Prof. Adnan Çoker, popüler isimlerin ciddi sanat olaylarını kendi şovlarına dönüştürmelerine karşı çıktığı için tepki gösterdiğini belirtti.Sergi salonu sahibi Erol Aksoy'un olayın ardından kendisini dışarı çıkararak, "Benim sergimde bunu yapamazsın" dediğini de belirten Çoker, "Orası onun sergisi değil, toplumun sergisi" diyerek sanata 'mal' ve 'şov' olarak bakan yaklaşımla mücadele edilmesi gerektiğini belirtti.
'Türkiye'nin bütün şovcuları oradaydı'
Erol Kerim Aksoy Vakfı Sanat Galerisi'nin ünlü Türk ressamı Fahr el nissa Zeid'in resim sergisi açılışı yeni tartışmalar yarattı. Hülya Avşar'ın televizyon kameralarına bir tablonun renkleri üzerine açıklamalar yapması üzerine Mimar Sinan Ünniversitesi'nden emekli olan Prof. Adnan Çoker tepki gösterdi. Tepkisinin ardından ise Çoker, galeri sahibi Erol Aksoy tarafından 'Dışarı çıkarıldı'.
Kendi sergilerinin ciddi ve şova açık olmayan sergiler olduğunu belirten Çoker, "Ben o gece popüler bir ismin kendi şovunu yapmasına karşı çıktım. Yaklaştım 'Siz ne diyorsunuz?' dedim. 'Renklerden konuşuyorum' dedi. Ben de bu işin ehli olmayan bir kişinin nasıl renklerden konuşabileceğini sordum. Benim tepkimin temelinde ciddiyet vardı. Ciddiyet çizgisi üzerinden yürümesi gereken bir sergide Türkiye'nin bütün şovcuları, televizyoncuları vardı" dedi.
Sergisini açmayacak
Olaydan sonra Erol Aksoy'un kendisini salondan çıkarmasını doğru bulmadığını belirten Çoker, "Burada iyi bir şey yapmadı" diye konuştu. Aksoy'un kendisini aşağı indirirken 'Tamam, indim' dediğini belirten Çoker, "Ben iniyorum, 'Burası da benim şuraya' diyor. Kendisinin burada çok yanlış bir şey yaptığını düşünüyorum" dedi. Bundan sonra o salonda kendi sergisinin yer almasının planlandığını, fakat olayların ardından o salonda sergi açmayacağını belirten Çoker, "İşin tuhafı bu sergiden sonra benim sergim yer alacaktı o salonda. Ben o sırada düşündüm, 'Böyle bir şey benim sergimde olsaydı, müsaade eder miydim?' diye. Tabii ki etmezdim. Bu yüzden bu sergide de bu tepkiyi verdim. Çıkarırken Aksoy, 'Burası da benim' deyince, ben orada sergi yapmayacağımı söyledim. Bana 'Olmaz öyle şey, yapamazsın' dedi. Ben de sergiyi açmayacağımı söyledim" dedi.
'Şov yaratılmak istenmiş'
Türkiye'nin popüler isimlerinin sergi açılışına çağrılmalarının şova zemin yarattığını da söyleyen Çoker, "Onun oraya çağrılması tabii ki şova zemin hazırlıyor. Ben çıktıktan sonra İbrahim Tatlıses, yok efendim Mustafa Sandal da gelmiş sergiye. Demek ki böyle bir şov yaratılmak istenmiş. Yer Aksoy'un olabilir, bu doğrudur. Ama bu tür şovlar için ciddi sanat olaylarının kullanılması yanlıştır" dedi.
'Ben hocayım'
Kendisinin salondaki tepkisini Hülya Avşar ile birlikte medyaya da yönelttiğini belirten Çoker, "Bütün kameramanlar onun başında. 'Siz bu kişiyi böyle çıkarır, sanat gibi ciddi bir konuda ondan düşünce isterseniz, tabi olay şova dönüşür' dedim gazetecilere. Şimdi gazetelerin magazin sayfalarında çıkan haberleri okuyanlar kim kiminle kapıştıdan öte ne elde edecekler bunu bilmiyorum" dedi. Konuştuğu sanatçıların hepsinin bu olaya karşı olduğunu da belirten Çoker, "Gayriciddi bir olay var burada. Ben hocayım, her zaman ders veririm. Orada Erol Aksoy'un da alması gereken dersler vardı, umarım almıştır ama hiç zannetmiyorum" şeklinde konuştu.
Sergi toplumundur
Bu olayda sanatı şov için kullanmanın söz konusu olduğunu da belirten Çoker, sanata devletin de desteğiyle el birliğiyle sahip çıkılması gerektiğini belirterek, "Devlet de böyle bir konuda sessiz kalmamalıdır. Biz sanatçılar olarak bu yaklaşımla mücadele edeceğiz. Türkiye adım adım, çok küçük adımlarla ilerliyor. İlerlemeyi biz yapacağız" dedi. Bu olayda düşünülmesi gereken noktanın sanata ve sanatçıya yaklaşım olduğunu söyleyen Çoker, Erol Aksoy'un kendisine söylediği 'Benim sergimde böyle yapamazsın' cümlesini eleştirerek, "Orası onun sergisi değil oysa ki. Mekân onun olabilir. Ama bu sergi orada açıldığı andan itibaren toplumundur. Maddi mala sahip olunca sergiyi kendisinin sanıyor. O onun değil, orada yer aldıktan sonra toplumun sergisi bir kere. Sanata mal gibi bakılamaz" dedi.