20 Ekim 2000 21:00

Ödüllü-cezalı sayım

Türkiye pazar günü her "nüfus sayımı"nda olduğu gibi yine evlerine kapatılacak. Ancak bu nüfus sayımı diğerlerinden farklı olarak "ödüllü ve cezalı" bir sayım olacak.

Paylaş
Ödüllü-cezalı sayım
Her gün biraz daha borç batağına saplanan belediyeler, İller Bankası'ndan daha çok para alabilmek için sayım dönemlerinde "promosyonlu" ya da "cezalı" kampanyalar başlattı. Maliye Bakanlığı'nın İller Bankası'na aktardığı para, Türkiye'nin toplam nüfusuna bölündükten sonra, belediye sınırları içinde yaşayan kişi sayısıyla çarpılıp belediyelere veriliyor. Bundan dolayı sayımda belediye sınırları içinde yaşayanların sayısı aktarılacak para için büyük önem taşıyor.
1980 darbesi sonrası geliştirilen yerel yönetim modeli çerçevesinde merkezi yönetimle uyumsuz ve yabancı krediler yüzünden her geçen yıl borcuna borç ekleyen belediyeler, sayım dönemlerinde de kanunsuz bir şekilde dışarıdan insan taşıyarak beldelerini ya da belediyelerini kalabalık göstermeye çalışıyor.
Çalışma Bakanı Yaşar Okuyan ile belediye başkanları arasında yaşanan SSK prim borçlarına ilişkin tartışma belediyelerin son durumunu da gözler önüne serdi. Belediyelerin bu dönem yaptığı tüm açıklamalar insanların yaşadığı kente sahip çıkmaları yönünde oldu. Ancak bu kente sahip çıkışın kıstasının ise Mersin ve Elazığ belediyeleri başkanlarının yaptığı, "Vatandaşlarımızın bu bilinçle mutlaka sayıma katılmaları gerekiyor. Bu sayıma göre ilimize bütçe ayrılacağı için herkes sayıma katılarak vatandaşlık görevini yerine getirmeliler" olduğu gibi paradan başka bir şey olmadığı ortaya koyuldu. Şanlıurfa Belediye Başkan Vekili Nuri Güneş yaptığı yazılı açıklamada, nüfus sayımının milli gelir hesaplamasına temel veri seti oluşturmak, nüfus ve göç haketleri ile ortaya çıkan konut gereksinmeleri ve buna benzer birçok sorunun haledilmesinde de önemli rol oynayacağı ifade etti
Yabancı kredilerle iş yapmak ve yatırıma yeterli kaynak ayırmayan belediyeler, merkezi yönetimdan de gerekli desteği alamayınca birer borç batağına dönüştü. Türkiye'nin en büyük belediyesi olan İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin toplam borç stoku 441 milyon dolar. Büyükşehir Belediyesi'nin şu anda sahip olduğu borcu döviz ve faiz riski taşıyor.
Özellikle SSK prim borçlarının ve TEDAŞ'a ait borçların ödenmesi için belediye başkanlarının maaşlarına el koyulması kararının çıkması sonrası, belediyelerden de yüksek sesle maddi kriz içinde oldukları açıklamaları geldi. Başta Tunceli Belediyesi olmak üzere Erzincan, Elazığ ve daha birçok ilin belediyeleri yaptıkları açıklamalarda, borcun altından çıkamayacaklarını söylediler. Elazığ'a bağlı Keban Belediye Başkanı Ahmet Turan Özcan'ın şu açıklaması tüm belediyelerin durumunu özetledi: "Belediyenin tüm alacaklarına, borçlar nedeniyle el konuldu. Belediyemizin bir trilyon borcu var. İller Bankası'ndan aylık 5 milyar lira alıyoruz. SSK'ya 50 milyar lira borcumuz var. Elimden hiçbir şey gelmiyor. Yapabileceğim tek şey, belediyenin kapısına kilit vurmak." Türk Belediyeler Birliği (TBB) Başkanı Aytaç Durak yaptığı açıklamada, yerel yönetimlerin güçlendirilmesi gerektiğini belirtti.
Yabancı kredilerle ve yabancı şirketlerle çalışan ve bu konuda bütün belediyelere örnek olan Antalya Belediyesi yaptığı açıklamada, maliyeye ve SSK'ya toplam 13 trilyon borcu olduğunu, borcun ödenmesi için arsa takası yapacaklarını açıkladı.
Promosyon kampanyası
Belediyelerin durumu böyle olunca sayımlarda yeni bir "heyecan" yarattı. Çünkü daha fazla insan daha fazla para demek. Bunun içinde genelde gazetelerden alıştığımız promosyonlu sayımlar gündeme geldi. Üstelik kanunen yasak olan şişirme sayım için belediyeler açıktan çağrı yapıyorlar. Ancak sadece vergi borcu 500 trilyona dayanan belediyeler, İller Bankası'ndan daha fazla para koparabilmek için her şeyi göze almış durumda.
Eskişehir'in Sakarılıca Beldesi'de, sayım günü ücretsiz kaplıca hizmeti vereceğini açıkladı. Üstelik gidiş dönüş için gerekli ulaşımı ve hatta yeme içmeyi de yine belediye karşılayacak.
Denizli Belediye Başkanı Ali Aygören ise kent merkezinde nüfus sayımına katılanlardan 1000 kişiye altın dağıtacağını açıkladı.
Sayım kampanyaları her il ve ilçe belediyesinde hızla sürüyor. Bunların başında da Antalya Manavgat Belediye'sinde yapılıyor. Aslında bu kampanya tüm belediyelerdeki çabayı ve çekişmeyi ortaya koyuyor. "Doğduğun yerde değil, doyduğun yerde sayıl" kampanyası başlatan belediye bunun için 5000 el ilanı dağıttı.
Depremzedelere tehdit
Deprem bölgesinde ise başka bir tehdit unsuru olarak sayıma bölgesinden katılmayanların kalıcı konutlardan yararlanamayacakları yönünde açıklamalar yapıldı. Bolu Belediye Başkanı sayımda Bolu'da olmayanların belediye tarafından yaptırılacak 5000'in üzerindeki kalıcı konut hakkından muaf tutulacaklarını söyledi. Başkan ayrıca promosyon olarak da üniversite öğrencileri için bir gün öncesi konser düzenleyeceğini açıkladı. Pek çok bölgede de sayıma katılmayan depremzedelere verilen yardımların kesileceği tehdidi yapıldı.
Kış ayı nüfusları ile yaz ayı nüfusları arasında onlarca kat fark olan belediyeler oldukça sıkıntılı. Kış ayı nüfusuna göre İller Bankası'ndan aldıkları paranın giderleri karşılamadığından yakınan belediyeler de kendilerine has yöntemler geliştirdi. Kaş Belediye Başkanı Emin Erdem, yazlık konut ve turistik tesis sahiplerinin çoğunun sayım sırasında memleketlerine gittiklerini hatırlatarak, bu kişilere mektup yazarak sayımda ilçeye davet ettiklerini bildirdi. Bunun dışında diğer yazlık belediyeler yaptıkları açıklamalarda, bu farkın sorun yarattığını ve yaz nüfusunun dikkate alınması gerektiğini dile getirdiler.
ÖNCEKİ HABER

Nablus'ta büyük direniş

SONRAKİ HABER

Sanat kapı dışarı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...