Küçük, yeni görev bekliyor

Küçük, yeni görev bekliyor
Serpil Kurtay
Susurluk'la birlikte ortaya çıkan kontregerilla faaliyetlerinden gasp, baskın ve yol kesme olaylarına kadar adı birçok olaya karıştı Tuğgeneral Veli Küçük'ün... Son olarak ise emsallerinden 16 kat daha fazla fiyata demiryolu yaptırılmasıyla ilgili yolsuzlukta yine Küçük'ün adına rastladık. "Devlete hizmet etmiş olmanın gururu" ile dün emekliye ayrılan Küçük'ün önünde şimdi "sivil bir hayat" duruyor. Ancak Veli Küçük'ün bugüne kadarki faaliyetleri ve devlet tarafından korunması göz önünde bulundurulduğunda, Küçük'ün adına daha çok rastlayacağımız ve "eski faaliyetleri"nden emekli olmayacağı açıkça ortada.
Son derece açık ve ciddi iddalarda adı geçen Küçük hakkında sadece İstanbul DGM Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından suç duyurusunda bulunuldu. Fakat, heyet Küçük'le ilgili herhangi bir suç unsuruna rastlayamadı(!). Bu sonuç, Susurluk kazasından sonra açılan diğer soruşturmalar ve davalar düşünüldüğünde, "adaletin ne olduğunu" göstermesiyle birlikte hukuk çevrelerini de harekete geçirdi.
Başvurular ve davalardan da sonuç yok
İzmir Barosu bünyesinde kurulan Çetelere Karşı Hukukun Üstünlüğü Komisyonu, Veli Küçük'ün yargılanması talebiyle Genelkurmay Başkanlığı'na ve Jandarma Genel Komutanlığı'na başvurarak, Küçük hakkındaki iddiaların açıklanmasını istedi. İlgili kurumlar tarafından herhangi bir açıklama yapılmaması ve resmi yasal sürenin dolması üzerine, Küçük ile ilgili başvurularını yanıtlamayarak zımmen reddeden Genelkurmay Başkanlığı ile Jandarma Genel Komutanlığı hakkında dava açtı. Ankara 2. İdare Mahkemesi, bu yargılama istemini de reddetti ve dosya Danıştay'a gönderildi.
Avukatlar tüm bu başvurularıyla Küçük'ün sanık sandalyesine oturtulmasını sağlayamadılar. Hatta İçişleri Bakanlığı, Küçük hakkında soruşturma açılıp açılmadığını, soruşturma açılmışsa bilgi verilmesini, açılmamışsa açılmasını istedikleri başvurudan da bir sonuç alamadılar.
'Küçük devletle içlidışlı'
Bu hukuki süreçte aktif olarak rol alan ve davacılar listesinde ismi geçen Avukat Cemal Doğan, Küçük hakkındaki yeni haberleri gazetemize değerlendirdi ve Küçük'ün dün emekliye ayrılması ile ilgili sorularımızı yanıtladı.
Devlet yapısı içerisinde kurumların faaliyetlerini takip ettiklerini söyleyen Doğan, hedeflerinin Türkiye'de yıllardır devletin yapısında yuvalanmış pisliği ortaya çıkarmaya çalıştıklarını ifade etti. Av. Doğan, Tuğgeneral Küçük hakkında açtıkları davada bunu yapmaya çalıştıklarını belirterek, ancak girişimlerinin sürekli reddedildiğini ve dava dosyasının şu anda Danıştay'da olduğunu kaydetti.
Çanakkale 116. Jandarma Er Eğitim Alayı'nda yaptırılan demiryolu hattının 800 milyar liraya mal olması ve hattın Küçük tarafından pojelendirilmesi ile ilgili sorumuz üzerine Doğan, "Devletin her kademesinde sıkça başvurulan bir yol bu. Söz konusu 800 milyar ciddi bir para. Örtülü ödeneğe aktarılmıştır, gizli operasyonlara aktarılmıştır. Veli Küçük 800 milyarı tek başına yemez. O kadar devletle içli dışlı ki, ihtiyaç da duymaz böyle bir şeye" diye konuştu.
'Devlet koruması sürecek'
Av. Cemal Doğan, devletin Küçük gibi "kirlenmiş kişileri" dışlama gibi bir politikası olmadığını vurgulayarak, bireysel menfaatleri için "faaliyet" yürütenlerin ise çok kolay kızağa alındığına dikkat çekti. Ancak "devlet menfaati"ni gözeterek hareket edenlerin korunduğunu belirten Doğan, Küçük'ün adamı olduğu iddia edilen "Yeşil" kod adlı Mahmut Yıldırım'ın korunmasını örnek olarak verdi. Doğan, "Veli Küçük emekli oluyor ama her zaman gündemde olacak. MİT'e danışman yapılabilir, bir başbakanın askeri danışmanı olabilir. O yollar her zaman açık. Elbette devlet kendisine hizmet etmiş kişileri koruyacak ve görevlendirecektir. Nitekim Güven Erkaya öldüğü zaman başbakanın danışmanıydı. Devlet bu konuda hiçbir zaman vefasızlık yapmadı" dedi.