19 Ağustos 2000 21:00

Tunus halkı Hammami'nin yanında

30 Temmuz'da Avusturya'da başlayan ve 8 Ağustos'a dek süren gençlik kampının en güzel yanlarından biri de, enternasyonal bir nitelik taşıması idi.

Paylaş
Tunus halkı Hammami'nin yanında
Serap Kırat
30 Temmuz'da Avusturya'da başlayan ve 8 Ağustos'a dek süren gençlik kampının en güzel yanlarından biri de, enternasyonal bir nitelik taşıması idi. Kampa Avrupa ülkelerinden katılan Türkiyeli gençlerin yanı sıra, farklı uluslardan gençler de katıldı.
Bunlardan biri de, Nadia Hammami'ydi. Hammami, 17 yaşında ve lise öğrencisi. Tunus doğumlu. Tunus İşçileri Komünist Partisi yöneticisi Hamma Hammami'yi destekleme komitesinin davetlisi olarak Paris'te bulunan Nadia, kampa buradan katıldı. Tunus diktatörlüğünün hedefi olan babası Hammami'yi destekleme amacıyla 14 gün açlık grevi yapan, ailesi ile birlikte bütün baskılara göğüs geren Nadia, Tunus'taki baskı ve yıldırma politikalarını ve babası için yürütülen faaliyetleri anlattı.
- Fransa'ya geliş amacın neydi?
- Babam için yaptığım 14 günlük açlık grevi sonucu, CRLDHT (Tunus İnsan Hakları ve Özgürlükleri Tanıma Komitesi) tarafından, mücadeleyi Fransa'ya taşımak amacıyla Paris'e davet edildim.
- Tunus rejiminin uyguladığı politika hakkında neler düşünüyorsun?
- Tunus'ta düşünce, basın ve örgütlenme özgürlüğü her dönem bastırılmıştır. 12 senedir Ben Ali'nin başını çektiği polis devleti, halka büyük acılar çektirdi. Tunus halkının mücadelesi çeşitli baskı ve işkence, tutuklamalarla bastırılmaya çalışılıyor. Şimdi de tüm bu baskılara, pasaportlara el konularak muhaliflerin yurtdışına çıkmasının engellenmesi eklendi. Ayrıca ev baskınları düzenlenerek muhaliflerin eşyalarına el konuluyor.
Bilindiği gibi, Ben Ali 12 yıl önce gizli askeri bir darbeyle hükümeti devraldı ve her cumhurbaşkanlığı seçimlerinde şaibeli oyunlarla yeniden cumhurbaşkanı seçiliyor.
- Babanı kısaca tanıtır mısın?
- Babam, Tunus İşçileri Komünist Partisi (PCOT) sözcüsüdür. 30 senedir kaçaklık, sürgün ve cezaevi arasında yaşıyor. Politik mücadelesi boyunca bu şekilde yaşadı. Birkaç sefer yakalanıp her türlü işkenceye tabi tutuldu. 27 Ocak 1998'den beri kaçak yaşamak zorunda bırakıldı, ayrıca düşünce suçu nedeniyle 9 yıl 3 ay ağır hapis cezasına çarptırıldı.
- Tunus halkının ülkedeki rejime karşı tepkisi ne boyutta?
- Tunus halkının mücadelesi, senelerdir, gerek Burgiba döneminde gerekse Ben Ali döneminde sindirilmiştir. Ama şunu biliyorum ki halk babamla dayanışma içinde, onu savunuyor ve mücadelesine saygı duyuyor. Fakat baskı nedeniyle bunu henüz kitlesel olarak dile getiremiyor. Ocak ayında Hamma Hammami ile dayanışma komitesi kuruldu ve bu oluşumda çok sayıda kurumdan insanlar yer alıyor.
- Uluslararası düzeyde bir dayanışma var mı?
- Kitle örgütleri, insan hakları kuruluşları, diğer ülkelerin sol ve komünist partileri babamla dayanışma içerisinde oldular. Tunus'ta temmuz ayında babam için enternasyonal bir dayanışma kampanyası organize edildi. Bu kampanyaya dünyanın dört bir yanından destek geldi.
Benim en büyük isteğim, önümüzdeki süreçte halkın baskıları aşarak harekete geçmesi, demokrasi için verdiği mücadelenin başarıya ulaşmasıdır. Uluslararası dayanışma, bu mücadelenin başarıya ulaşmasında önemli bir rol oynayacaktır.
ÖNCEKİ HABER

Albright Ekvador'a 'tam destek' verdi

SONRAKİ HABER

Rantiye kazanıyor, emekçiler ödüyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...