14 Ağustos 2000 21:00
Çukobirlik'te oturma eylemi
Çukobirlik'in tasfiye edilerek kapatılmak istenmesine karşı tepki gösteren DİSK'e bağlı Tekstil İşçileri Sendikası üyesi işçiler, dün fabrikada oturma eylemi başlattılar.
Çukobirlik'te oturma eylemi
Çukobirlik'in tasfiye edilerek kapatılmak istenmesine karşı tepki gösteren DİSK'e bağlı Tekstil İşçileri Sendikası üyesi işçiler, dün fabrikada oturma eylemi başlattılar. Ancak eylem, Ankara'da birtakım girişimlerde bulunulacağı gerekçesiyle, sendika tarafından sona erdirildi.
Hükümetin 'tarım reformu' adı altında sürdürdüğü tarımsal KİT'leri yok etme operasyonu çerçevesinde Çukobirlik'in iplik dokuma ve boya basma bölümleri kapatılmış, 1940 işçi zorunlu izne çıkarılmıştı.
DİSK/Tekstil üyesi yaklaşık 1000 işçi, fabrikalarının kapatılmasına ve işten atmalara karşı dün sabahtan itibaren, aileleriyle birlikte oturma eylemi başlattı. İşveren ise eylemi engellemek amacıyla işletmeye asker çağırdı ve işçilerin işletmeyi terk etmelerini istedi. Genel müdürlük önüne bir sıra halinde asker yerleştirilirken, bahçede robokop askerler bekletildi. Askerlerin "İşletmeyi terk edin" çağrılarına ise işçiler, "Burası bizim aile ocağımız, geçim kapımız" diyerek cevap verdiler. Eyleme, TÜMTİS, KESK, Genel-İş Bölge ve 2 No'lu şubeler, grevdeki EXSA işçileri ve Emeğin Partisi üyeleri de katılarak destek verdi.
Sendika eylemi bitirdi
Bu arada DİSK ve Tekstil İşçileri Sendikası Genel Başkanı Süleyman Çelebi de Adana'ya geldi. Önce Tekstil Çukobirlik Şubesi'nde Başkanlar Kurulu toplantısı gerçekleştiren Çelebi, ardından işletmeye gelerek işçilerden eylemi bitirmelerini istedi. Süleyman Çelebi, ücretli ve ücretsiz izne ayrılan işçilerin izinlerinin ayın 21'inde dolacağını belirterek, kendilerinin Ankara'da bakanlar da dahil her türlü girişimde bulunacaklarını söyledi. İşçilerden de iktidardaki siyasi partileri gezerek girişimlerde bulunmalarını isteyen Çelebi'nin konuşması sürekli "Yaşasın örgütlü mücadelemiz", "Yaşasın işçilerin birliği", "Direne direne kazanacağız" sloganlarıyla kesildi.
Amacın Çukobirlik'in yok edilmesi olduğnu söyleyen Çelebi, 2000 işçinin sokağa konularak IMF ve Dünya Bankası'na verilen reçetelerin hayata geçirilmeye başlandığını söyledi. Bu mücadeleyi DİSK'in onur mücadelesi haline getirdiğini belirten Çelebi, işletmedeki tüm işçilere destek çağrısında bulundu. Baraj ve benzeri uygulamalarla mücadele eden sendikaların önünün kesilmek istendiğini belirten Çelebi, Çukobirlik'i kapattırmayacaklarını söyledi.
İşçiler tepkili
Sendikanın eylemi bitirme kararına işçiler ise tepki gösterdi. Fabrikadan çıkılması halinde bir daha giremeyeceklerine dikkat çeken işçiler, direnişin devam etmesini istediler. Çelebi işletmeden çıkarken işçiler "Siz gidiyorsunuz bizim halimiz ne olacak?" diye sordu. Süleyman Çelebi ise işçilere "Herhalda siz benim ne dediğimi anlamıyorsunuz. Mücadelemiz devam edecek, yeter ki siz benim dediğim eylemleri gerçekleştirin" diye yanıt verdi. src=/resim/b1.gif width=5>
Başa dön
'Düşünceye Özgürlük' kampanyası başladı
Düşünceye Özgürlük - 2000 adlı kitabın yayıncıları hakkında İstanbul DGM'de açılan davanın ilk duruşması sonrasında, sanıklar ve onlara destek vermek için gelen bazı yazarlar tarafından yapılan çağrı ve atılan ilk imzalarla başlayan "Düşünceye Özgürlük: Herkes İçin" adlı kitlesel kampanya için dün halktan imza toplanmaya başlandı.
20 Eylül'e kadar sürecek
İmzalar, kampanyaya destek veren basın kuruluşları, siyasi partiler, meslek kuruluşları, dernekler, vakıflar ve diğer sivil toplum örgütlerince toplanacak. Kampanyaya sonradan katılan kurumlar da duyurulacak. Kuponları kendine yakın olduğu kurumdan ya da okuduğu gazeteden edinen kişiler, bunları tam olarak doldurup imzaladıktan sonra aldıkları yere teslim edecekler. İmza toplama işlemi 20 Eylül 2000 tarihinde sona erecek. İmza verenlerin adlarının yayıncı olarak yer alacağı "Düşünceye Özgürlük: Herkes İçin" adlı bir kitap basılacak ve bu kitabın 550 nüshası (her milletvekiline bir adet) değişik kesimlerden tanınmış kişilerden oluşan 5-6 kişilik bir heyet tarafından Ankara'da, TBMM'nin yeni çalışma dönemine başlayacağı 1 Ekim 2000 günü, Meclis girişine teslim edilecek. Aynı heyet daha önceden randevu alarak, Cumhurbaşkanı, Başbakan, TBMM, Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay başkanları ile görüşerek, "Düşünce Suçu"na son verilmesi için aktif desteklerini isteyecek.
Hedef
Düzenlenen bu kampanyayla yalnız 312. maddenin değil, yasalarda düşünceyi suç sayan tüm antidemokratik maddelerin ayıklanması ya da düzeltilmesi; tüm düşünce suçlularının özgürlüğü, bir daha da "düşünce suçu" diye bir şey olmaması hedefleniyor.
Çukobirlik'in tasfiye edilerek kapatılmak istenmesine karşı tepki gösteren DİSK'e bağlı Tekstil İşçileri Sendikası üyesi işçiler, dün fabrikada oturma eylemi başlattılar. Ancak eylem, Ankara'da birtakım girişimlerde bulunulacağı gerekçesiyle, sendika tarafından sona erdirildi.
Hükümetin 'tarım reformu' adı altında sürdürdüğü tarımsal KİT'leri yok etme operasyonu çerçevesinde Çukobirlik'in iplik dokuma ve boya basma bölümleri kapatılmış, 1940 işçi zorunlu izne çıkarılmıştı.
DİSK/Tekstil üyesi yaklaşık 1000 işçi, fabrikalarının kapatılmasına ve işten atmalara karşı dün sabahtan itibaren, aileleriyle birlikte oturma eylemi başlattı. İşveren ise eylemi engellemek amacıyla işletmeye asker çağırdı ve işçilerin işletmeyi terk etmelerini istedi. Genel müdürlük önüne bir sıra halinde asker yerleştirilirken, bahçede robokop askerler bekletildi. Askerlerin "İşletmeyi terk edin" çağrılarına ise işçiler, "Burası bizim aile ocağımız, geçim kapımız" diyerek cevap verdiler. Eyleme, TÜMTİS, KESK, Genel-İş Bölge ve 2 No'lu şubeler, grevdeki EXSA işçileri ve Emeğin Partisi üyeleri de katılarak destek verdi.
Sendika eylemi bitirdi
Bu arada DİSK ve Tekstil İşçileri Sendikası Genel Başkanı Süleyman Çelebi de Adana'ya geldi. Önce Tekstil Çukobirlik Şubesi'nde Başkanlar Kurulu toplantısı gerçekleştiren Çelebi, ardından işletmeye gelerek işçilerden eylemi bitirmelerini istedi. Süleyman Çelebi, ücretli ve ücretsiz izne ayrılan işçilerin izinlerinin ayın 21'inde dolacağını belirterek, kendilerinin Ankara'da bakanlar da dahil her türlü girişimde bulunacaklarını söyledi. İşçilerden de iktidardaki siyasi partileri gezerek girişimlerde bulunmalarını isteyen Çelebi'nin konuşması sürekli "Yaşasın örgütlü mücadelemiz", "Yaşasın işçilerin birliği", "Direne direne kazanacağız" sloganlarıyla kesildi.
Amacın Çukobirlik'in yok edilmesi olduğnu söyleyen Çelebi, 2000 işçinin sokağa konularak IMF ve Dünya Bankası'na verilen reçetelerin hayata geçirilmeye başlandığını söyledi. Bu mücadeleyi DİSK'in onur mücadelesi haline getirdiğini belirten Çelebi, işletmedeki tüm işçilere destek çağrısında bulundu. Baraj ve benzeri uygulamalarla mücadele eden sendikaların önünün kesilmek istendiğini belirten Çelebi, Çukobirlik'i kapattırmayacaklarını söyledi.
İşçiler tepkili
Sendikanın eylemi bitirme kararına işçiler ise tepki gösterdi. Fabrikadan çıkılması halinde bir daha giremeyeceklerine dikkat çeken işçiler, direnişin devam etmesini istediler. Çelebi işletmeden çıkarken işçiler "Siz gidiyorsunuz bizim halimiz ne olacak?" diye sordu. Süleyman Çelebi ise işçilere "Herhalda siz benim ne dediğimi anlamıyorsunuz. Mücadelemiz devam edecek, yeter ki siz benim dediğim eylemleri gerçekleştirin" diye yanıt verdi. src=/resim/b1.gif width=5>
Başa dön'Düşünceye Özgürlük' kampanyası başladı
Düşünceye Özgürlük - 2000 adlı kitabın yayıncıları hakkında İstanbul DGM'de açılan davanın ilk duruşması sonrasında, sanıklar ve onlara destek vermek için gelen bazı yazarlar tarafından yapılan çağrı ve atılan ilk imzalarla başlayan "Düşünceye Özgürlük: Herkes İçin" adlı kitlesel kampanya için dün halktan imza toplanmaya başlandı.
20 Eylül'e kadar sürecek
İmzalar, kampanyaya destek veren basın kuruluşları, siyasi partiler, meslek kuruluşları, dernekler, vakıflar ve diğer sivil toplum örgütlerince toplanacak. Kampanyaya sonradan katılan kurumlar da duyurulacak. Kuponları kendine yakın olduğu kurumdan ya da okuduğu gazeteden edinen kişiler, bunları tam olarak doldurup imzaladıktan sonra aldıkları yere teslim edecekler. İmza toplama işlemi 20 Eylül 2000 tarihinde sona erecek. İmza verenlerin adlarının yayıncı olarak yer alacağı "Düşünceye Özgürlük: Herkes İçin" adlı bir kitap basılacak ve bu kitabın 550 nüshası (her milletvekiline bir adet) değişik kesimlerden tanınmış kişilerden oluşan 5-6 kişilik bir heyet tarafından Ankara'da, TBMM'nin yeni çalışma dönemine başlayacağı 1 Ekim 2000 günü, Meclis girişine teslim edilecek. Aynı heyet daha önceden randevu alarak, Cumhurbaşkanı, Başbakan, TBMM, Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay başkanları ile görüşerek, "Düşünce Suçu"na son verilmesi için aktif desteklerini isteyecek.
Hedef
Düzenlenen bu kampanyayla yalnız 312. maddenin değil, yasalarda düşünceyi suç sayan tüm antidemokratik maddelerin ayıklanması ya da düzeltilmesi; tüm düşünce suçlularının özgürlüğü, bir daha da "düşünce suçu" diye bir şey olmaması hedefleniyor.
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
