9 Ağustos 2000 21:00

Açlığın büyük yolculuğu

Açlığın büyük yolculuğu
Batı Karadeniz'in tren garları; Orta ve Doğu Karadeniz'in otogarları, yükü sırtında, dengi elinde insanlarla dolup taşıyor. Yollar, kamyon kasasında yolculuk yapan yoksul Kürt emekçilerle dolu. Bu yıl, sıcak altında geçen bir çalışma gününden sonra verilen yevmiye 4 milyon lira. Doğu Karadeniz'de ise bu yevmiye 5 milyon lirayı ancak buluyor. Topraksız, yoksul Kürt emekçilerinin "büyük göçü"nün nedeni de, bu 4 milyon liraya duydukları yakıcı ihtiyaç...
Ölüm yolculuğu...
Kürt illerinden Karadeniz illerine göçün en sık ve en ucuz yolu kamyon kasalarında yolculuk. Kamyon kasasında, 2 gün yolculuk yaptıklarını anlatan işçiler, kamyonların sadece ihtiyaç molası için durduğunu, güneşin altında kavrulduklarını söylüyorlar. İşçiler, kamyonların kasalarında insan taşınması yasak olduğu için başlarını kaldırmadan yolculuk yapıyorlar, bazı sürücüler ise kamyon kasalarının üzerini brandayla örtüyor. Brandaların altında, aşırı sıcak ve sağlıksız ortamda yolculuk yapan 8-9 aylık çocuklar ve yaşlılar rahatsızlanıyor.
Ucuz işgücü
Urfa'dan ailesi ve beraberindeki yaklaşık 100 kişi ile birlikte Ordu'ya gelerek Melet Irmağı kıyısında kendilerine gösterilen yerde çadır kuran Mahmut Sancak, 10 yıldan bu yana fındık toplamak için bölgeye geldiklerini söylüyor. Geliş nedeni ise kendi topraklarında yaşadıkları işsizlik. Sancak, Karadenizli fındık üreticilerinin Kürt emekçileri tercih etmesinin nedeninin de daha ucuza çalışmaları olduğunu anlatıyor. Sancak, "Kürtlerin Karadeniz'e sokulmadığı" önceki yılları hatırlatarak, "Daha önceki yıllardaki kadar sıkıntıyla karşılaşmıyoruz" diyor.
Çünkü açız!
Urfa'nın Siverek ilçesinden 4 çocuğu ve eşiyle fındık toplamak için yola çıktığını belirten Şeyhmus Çelik de, her yıl birkaç aylığına Karadeniz'e geldiklerini anlatıyor. "Sabah saat altıda kalkıp akşam altıya kadar çoluk çocuk çalışıyoruz. Ölümü göze alıp yolculuk ediyoruz" diyen Çelik, günlük 4 milyon lira yevmiye aldıklarını ekliyor. Çelik, bu yolculuğun nedenini şu sözlerle özetliyor: "Çünkü açız, başka yapacak işimiz yok, geçinmek için fındık toplamaya mecburuz."
Kent girişleri tutuldu
Batı Karadeniz'de durum farklı değil. Bolu ve Düzce'ye, Mardin, Diyarbakır, Urfa başta olmak üzere bütün Kürt illerinden binlerce tarım işçisi geliyor. Ancak şehir giriş ve çıkışlarında işçileri taşıyan araçlar durduruluyor, arama yapılıyor, kimlikler toplanıyor, şehiriçinde konaklamaları engellenip hemen köylere dağıtılıyorlar.
Yaşam mücadelesi
Karadeniz'e gelen binlerce tarım işçisi, burada kaldıkları bir buçuk ay boyunca, barınma, yiyecek ve sağlık sorunları başta olmak üzere pek çok sorunla boğuşuyor. Ağustos ayının ilk haftasından itibaren fındık toplanmasına başlanmasıyla birlikte Kürt illerinden aileleriyle birlikte fındık toplamaya gelen emekçiler, dere kenarlarına, fındık bahçelerinin yanına çadırkentlerini kurmaya başladılar. Tarım işçileri, buralarda oldukça sağlıksız koşullarda, hastalık tehdidi altında yaşam mücadelesi veriyor.

Evrensel'i Takip Et