17 Temmuz 2000 21:00
Barolardan hücreye veto
Barolardan hücreye veto
İstanbul Barosu, önceki gün düzenlediği toplantıyla, F tipi cezaevleri konusundaki görüşlerini kamuoyuna aktardı. Türkiye Barolar Birliği ve Marmara Bölgesi barolarının da katıldığı toplantı Türkiye Barolar Birliği Başkanı Eralp Özgen'in konuşmasıyla başladı.
Yargının en önemli probleminin bağımsızlık olduğunu ifade eden Özgen, bu sorunun yanında yargıç ve savcıların yoğun iş gücü ile karşı karşı bulunduğunu, bu durumunda adli hatalara neden olduğunu söyledi.
'16. Madde kaldırılmalı'
Konuşmasında af tartışmalarına değinen Eralp Özgen, gelişmiş ülkelerde affın toplumsal barışı sağlamak için siyasi tutuklulara çıkartıldığını belirterek "Bizde tersi yapılıyor. Bu toplumsal barışı sağlamak yerine daha da bozar" uyarısında bulundu. F tipi cezaevi konusunda uygulamayı beklemek gerektiğini savunan Özgen, önceki akşam yaptığı konuşmada da koğuş sistemine baştan beri karşı olduğunu söyledi. Terörle Mücadele Yasası'nda tutukluların birbirleriyle görüştürülmeyeceğinin ifade edildiğini kaydeden Özgen, hücre tipi cezaevlerinin 3713 sayılı yasanın 16. Maddesi'ne göre yapıldığını, 16. Madde'nin ise Anayasa'nın eşitlik hükmüne aykırı olduğunu söyledi.
'Mimarisi değişmeli'
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Eralp Özgen, "Anayasa'ya göre ceza alan mahkûmların infazı aynı olur. Ancak Terörle Mücadele Yasası'nın 16. Madde'si bu ilkeye ters düşüyor. Siyasi ve adli hükümlü arasında infaz ayrımı yapılmamalıdır. Bu maddenin bir an önce kaldırılması gerekiyor" diye konuştu.
Eralp Özgen'in ardından söz alan İstanbul Barosu Başkanı Yücel Sayman ise konuşmasına, "Ben F tipi cezaevlerinin mimarisi ve işleyişi konusunda oldukça fazla çalıştım. Şunu söylemem gerekir; şu an işleyen sistemi kesinlikle savunmuyoruz" sözleriyle başladı. F tipinin koğuş sistemine karşı çıkarılmadığına, Terörle Mücadele Yasasının 16. Madde'si ve 4422 Sayılı Yasa'nın 13. Madde'si gereğince gündeme getirildiğine dikkat çeken Sayman, "Bu maddeler siyasi tutukluların diğerleri ile görüştürülmeyeceğini ve bu kişilerin açık görüş yapamayacağını söylüyor" dedi.
İletişim kesiliyor
"Evet spor salonu, kütüphane, işlik var. Peki yemekhane var mı? Televizyon seyredip sohbet edilecek bir yer var mı? Yok. Burada kalan insanlar yemeklerini bir yarıktan uzanan iki elden alıyorlar. 13 yıl kalan bir insan hiç bilmediği bir kimseden günde kaç öğün yemek yiyecek. Sırf bu durum bile insanın algılama sürecini yok etmeye yeter. Bu sorunlar iyi niyetli düşününce, yani iyi uygulanması halinde çıkacak kötü sonuçlar. Birde kötü uygulanması halinde neler olacağını düşünün" diyen Sayman, bu yıl içinde 6, gelecek yıl da 5 adet hücre tipi cezaevinin yapılmak istendiğini söyledi. "Oda sistemi başka ülkelerde uygulanıyor ama hiçbirinde 10 bin siyasi tutuklu yok. Onlarda bu rakam yüzlerle ifade ediliyor" görüşünü dile getiren Sayman, F tipi cezaevlerinin ilk önce mimarisinin değişmesi gerektiğini anlattı.
Ölümler olabilir
İstanbul Barosu Bakanı Sayman 11 adet F tipi cezaevine yaklaşık 4000 siyasi tutuklu ve hükümlünün nakledileceğini, ancak siyasi tutuklu ve hükümlülerin bu cezaevlerine girmeyeceklerini ve direneceklerini defalarca duyurduklarını anlatarak, konuşmasını şöyle bitirdi:
"Bu durumda bakanlığın operasyonla siyasi tutuklu ve hükümlüleri bu cezaevlerine nakletmesi kaçınılmazdır. Böyle olur ise çok sayıda ölüm olabilir. Bu ölümlerden Adalet Bakanlığı ve basında F tipi cezaevlerini güzel gösteren köşe yazarları sorumlu olacaktır. Bunun için hep birlikte ölümler olmadan harekete geçmeliyiz." src=/resim/b1.gif width=5>
Başa dön
Binlerce işsiz sınav kuyruğunda
Rahmi Emeç
Devlet İşçilik Sınavı başvuruları dün başladı. Sınav giriş belmesi alabilmek için, İş ve İşçi Bulma Kurumu önlerinde biriken çoğunluğu genç binlerce işsiz, kavurucu sıcağa rağmen uzun kuyruklar oluşturdu.
1 Ekim tarihinde yapılacak Devlet İşçilik Sınavı için başvuruların 4 Ağustos 2000 tarihi mesai saati bitimine kadar yapılması gerekiyor. Yetkililerin verdiği bilgiye göre, sınava gireceklerde yaş sınırı aranmayacak. Ancak, ortaokul ve düz lise mezunları sürücü belgesi veya mesleki bir belgeye sahip olmaları durumunda başvuru yapabilecek. Bu belgelere sahip olmayan ortaokul ve düz lise mezunları için kamu kuruluşlarından talep olması halinde ise işe alınmaları "kura" ile sağlanacak.
Mevsimlik işçiler de katılacak
Yıllarca çalışma süreleri tartışılan ve yılın belirli bir bölümünde çalışma olanağı tanınan mevsimlik işçiler de, bundan böyle kamu kuruluşlarında çalışabilmek için Devlet İşçilik Sınavı'na katılmak zorunda olacak.
Yine sınav parası
İş ve İşçi Bulma Kurumu'na başvuran işsizlerden, sınav giriş belgesi için 1.5 milyon lira para alınırken, ayrıca sınav için de 12 milyon lira alınıyor. Sınava girecekler 1.5 milyon lirayı kuruma yatırırken, 12 milyon lirayı da belirtilen bankalara yatırmak durumunda.
Devlet Memurluğu sınavında da aynı paranın alındığını belirten işsizler, "Sınavı kazandığımızda hangi işyerine yerleştirileceğimiz belli değil. Binlerce işsiz başvuru yapıyor. Sınav için alınan on iki milyon lira çok fazla. Devlet işsizi bile 'gelir kaynağı' olarak görüyor" diye tepki gösterdiler.
Sınava giriş başvurularının en yoğun olduğu illerden birisi de Eskişehir oldu. Hemen her yaştan binlecre işsiz, Eskişehir İş ve İşçi Bulma kurumu önünde sabahın erken saatlerinde birikmeye başladı. Kuyruğun uzunluğu nedeniyle kurumun çevresindeki sokaklar, binlerce işsizle doldu. Kuyrukta zaman zaman meydana gelen tartışmalar nedeniyle polis de geniş güvenlik önlemi aldı.
Yetkililerin verdiği bilgiye göre, hangi devlet kurumunun ne kadar işçi alacağı henüz belli değil. Ancak sınavda 60 ve üstünde puan alanlar "kazanmış" sayılacak. Daha sonra, kurumların isteği gözönüne alınarak, kazananlar, kurumdan gelen işçi talebi sayısının iki katı hesaplanarak ilgili kuruma gönderilecek.
Eskişehir'de 10 binin üstünde başvuru beklediklerini söyleyen İş ve İşçi Bulma kurumu Müdürü Hadi Akıcı, sınav başvuru formu sıkıntısının yaşanmayacağını belirtti. Akıcı, özürlüler ve eski hükümlülerin yaptığı başvuruların bu gün (18 Temmuz 2000) mesai saati bitiminde sona ereceğini hatırlatarak şu bilgileri verdi; "Sınav başvuruları 4 Ağustos tarihinde mesai saati bitiminde sona erecektir. Yaş sınırlaması yoktur. En az ortaokul mezunu olmak üzere herkes başvur uyapabilir. Daha önce devlet memurluğu sınavına girip de kazanamayan veya isterlerse kazananlar da girebilecekler.
Öte yandan kadrolu duruma geçmek isteyen mevsimlik işçiler de mutlaka bu sınava girmek durumundadır. En az 60 puan alan kazanmış sayılacaktır. Diyelim ki, Hava İkmal Bakım Merkezi 20 makina mühendisi alacak. Biz, sınav sonuçlarına bakarak, puan durumuna göre bu işyerine isteğinin ikikatı olan 40 kişiyi göndereceğiz. Eskiden olduğu gibi mülakata binlerce kişi tekrar girmeyecek. Sınav sonuçları 2 yıl süreyle geçerli olacaktır.
'Vasıfsız işçi'ye kura
Akıcı sözlerini; "Ne kadar işçinin alınacağı belli değil. Düz lise ve ortaokul mezunları sınava girmeyecek. Bunlar 'vasıfsız işçi' olarak değerlendirilecekler. Sıraya giriş formu almalarına, bankaya para yatırmalarına gerek yok. Ancak bize sadece kayıtlarını yaptıracaklar. Bizler de istekler doğrultusunda, noter huzurunda kura çekerek bunları talepte bulunan işyerlerine göndereceğiz. Ancak, ortaokul ve düz liselerden mezun olup da elinde bilgisayar belgesi bulunan, sürücü belgesi olan, daha önce çıraklık eğitim merkezi gibi Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı yerlerde mesleki kurs gördüklerini belgeleyenler sınav için başvuru yapabilecek ve başvuruda bu belgelerini gösterecek. Sınav için kayıt yaptırmak isteyenler yanlarında kimlik belgelerini, diplomalarını veya gördükleri kurslarla ilgili belgelerini de getirecekler" diye bitirdi.
İstanbul Barosu, önceki gün düzenlediği toplantıyla, F tipi cezaevleri konusundaki görüşlerini kamuoyuna aktardı. Türkiye Barolar Birliği ve Marmara Bölgesi barolarının da katıldığı toplantı Türkiye Barolar Birliği Başkanı Eralp Özgen'in konuşmasıyla başladı.
Yargının en önemli probleminin bağımsızlık olduğunu ifade eden Özgen, bu sorunun yanında yargıç ve savcıların yoğun iş gücü ile karşı karşı bulunduğunu, bu durumunda adli hatalara neden olduğunu söyledi.
'16. Madde kaldırılmalı'
Konuşmasında af tartışmalarına değinen Eralp Özgen, gelişmiş ülkelerde affın toplumsal barışı sağlamak için siyasi tutuklulara çıkartıldığını belirterek "Bizde tersi yapılıyor. Bu toplumsal barışı sağlamak yerine daha da bozar" uyarısında bulundu. F tipi cezaevi konusunda uygulamayı beklemek gerektiğini savunan Özgen, önceki akşam yaptığı konuşmada da koğuş sistemine baştan beri karşı olduğunu söyledi. Terörle Mücadele Yasası'nda tutukluların birbirleriyle görüştürülmeyeceğinin ifade edildiğini kaydeden Özgen, hücre tipi cezaevlerinin 3713 sayılı yasanın 16. Maddesi'ne göre yapıldığını, 16. Madde'nin ise Anayasa'nın eşitlik hükmüne aykırı olduğunu söyledi.
'Mimarisi değişmeli'
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Eralp Özgen, "Anayasa'ya göre ceza alan mahkûmların infazı aynı olur. Ancak Terörle Mücadele Yasası'nın 16. Madde'si bu ilkeye ters düşüyor. Siyasi ve adli hükümlü arasında infaz ayrımı yapılmamalıdır. Bu maddenin bir an önce kaldırılması gerekiyor" diye konuştu.
Eralp Özgen'in ardından söz alan İstanbul Barosu Başkanı Yücel Sayman ise konuşmasına, "Ben F tipi cezaevlerinin mimarisi ve işleyişi konusunda oldukça fazla çalıştım. Şunu söylemem gerekir; şu an işleyen sistemi kesinlikle savunmuyoruz" sözleriyle başladı. F tipinin koğuş sistemine karşı çıkarılmadığına, Terörle Mücadele Yasasının 16. Madde'si ve 4422 Sayılı Yasa'nın 13. Madde'si gereğince gündeme getirildiğine dikkat çeken Sayman, "Bu maddeler siyasi tutukluların diğerleri ile görüştürülmeyeceğini ve bu kişilerin açık görüş yapamayacağını söylüyor" dedi.
İletişim kesiliyor
"Evet spor salonu, kütüphane, işlik var. Peki yemekhane var mı? Televizyon seyredip sohbet edilecek bir yer var mı? Yok. Burada kalan insanlar yemeklerini bir yarıktan uzanan iki elden alıyorlar. 13 yıl kalan bir insan hiç bilmediği bir kimseden günde kaç öğün yemek yiyecek. Sırf bu durum bile insanın algılama sürecini yok etmeye yeter. Bu sorunlar iyi niyetli düşününce, yani iyi uygulanması halinde çıkacak kötü sonuçlar. Birde kötü uygulanması halinde neler olacağını düşünün" diyen Sayman, bu yıl içinde 6, gelecek yıl da 5 adet hücre tipi cezaevinin yapılmak istendiğini söyledi. "Oda sistemi başka ülkelerde uygulanıyor ama hiçbirinde 10 bin siyasi tutuklu yok. Onlarda bu rakam yüzlerle ifade ediliyor" görüşünü dile getiren Sayman, F tipi cezaevlerinin ilk önce mimarisinin değişmesi gerektiğini anlattı.
Ölümler olabilir
İstanbul Barosu Bakanı Sayman 11 adet F tipi cezaevine yaklaşık 4000 siyasi tutuklu ve hükümlünün nakledileceğini, ancak siyasi tutuklu ve hükümlülerin bu cezaevlerine girmeyeceklerini ve direneceklerini defalarca duyurduklarını anlatarak, konuşmasını şöyle bitirdi:
"Bu durumda bakanlığın operasyonla siyasi tutuklu ve hükümlüleri bu cezaevlerine nakletmesi kaçınılmazdır. Böyle olur ise çok sayıda ölüm olabilir. Bu ölümlerden Adalet Bakanlığı ve basında F tipi cezaevlerini güzel gösteren köşe yazarları sorumlu olacaktır. Bunun için hep birlikte ölümler olmadan harekete geçmeliyiz." src=/resim/b1.gif width=5>
Başa dönBinlerce işsiz sınav kuyruğunda
Rahmi Emeç
Devlet İşçilik Sınavı başvuruları dün başladı. Sınav giriş belmesi alabilmek için, İş ve İşçi Bulma Kurumu önlerinde biriken çoğunluğu genç binlerce işsiz, kavurucu sıcağa rağmen uzun kuyruklar oluşturdu.
1 Ekim tarihinde yapılacak Devlet İşçilik Sınavı için başvuruların 4 Ağustos 2000 tarihi mesai saati bitimine kadar yapılması gerekiyor. Yetkililerin verdiği bilgiye göre, sınava gireceklerde yaş sınırı aranmayacak. Ancak, ortaokul ve düz lise mezunları sürücü belgesi veya mesleki bir belgeye sahip olmaları durumunda başvuru yapabilecek. Bu belgelere sahip olmayan ortaokul ve düz lise mezunları için kamu kuruluşlarından talep olması halinde ise işe alınmaları "kura" ile sağlanacak.
Mevsimlik işçiler de katılacak
Yıllarca çalışma süreleri tartışılan ve yılın belirli bir bölümünde çalışma olanağı tanınan mevsimlik işçiler de, bundan böyle kamu kuruluşlarında çalışabilmek için Devlet İşçilik Sınavı'na katılmak zorunda olacak.
Yine sınav parası
İş ve İşçi Bulma Kurumu'na başvuran işsizlerden, sınav giriş belgesi için 1.5 milyon lira para alınırken, ayrıca sınav için de 12 milyon lira alınıyor. Sınava girecekler 1.5 milyon lirayı kuruma yatırırken, 12 milyon lirayı da belirtilen bankalara yatırmak durumunda.
Devlet Memurluğu sınavında da aynı paranın alındığını belirten işsizler, "Sınavı kazandığımızda hangi işyerine yerleştirileceğimiz belli değil. Binlerce işsiz başvuru yapıyor. Sınav için alınan on iki milyon lira çok fazla. Devlet işsizi bile 'gelir kaynağı' olarak görüyor" diye tepki gösterdiler.
Sınava giriş başvurularının en yoğun olduğu illerden birisi de Eskişehir oldu. Hemen her yaştan binlecre işsiz, Eskişehir İş ve İşçi Bulma kurumu önünde sabahın erken saatlerinde birikmeye başladı. Kuyruğun uzunluğu nedeniyle kurumun çevresindeki sokaklar, binlerce işsizle doldu. Kuyrukta zaman zaman meydana gelen tartışmalar nedeniyle polis de geniş güvenlik önlemi aldı.
Yetkililerin verdiği bilgiye göre, hangi devlet kurumunun ne kadar işçi alacağı henüz belli değil. Ancak sınavda 60 ve üstünde puan alanlar "kazanmış" sayılacak. Daha sonra, kurumların isteği gözönüne alınarak, kazananlar, kurumdan gelen işçi talebi sayısının iki katı hesaplanarak ilgili kuruma gönderilecek.
Eskişehir'de 10 binin üstünde başvuru beklediklerini söyleyen İş ve İşçi Bulma kurumu Müdürü Hadi Akıcı, sınav başvuru formu sıkıntısının yaşanmayacağını belirtti. Akıcı, özürlüler ve eski hükümlülerin yaptığı başvuruların bu gün (18 Temmuz 2000) mesai saati bitiminde sona ereceğini hatırlatarak şu bilgileri verdi; "Sınav başvuruları 4 Ağustos tarihinde mesai saati bitiminde sona erecektir. Yaş sınırlaması yoktur. En az ortaokul mezunu olmak üzere herkes başvur uyapabilir. Daha önce devlet memurluğu sınavına girip de kazanamayan veya isterlerse kazananlar da girebilecekler.
Öte yandan kadrolu duruma geçmek isteyen mevsimlik işçiler de mutlaka bu sınava girmek durumundadır. En az 60 puan alan kazanmış sayılacaktır. Diyelim ki, Hava İkmal Bakım Merkezi 20 makina mühendisi alacak. Biz, sınav sonuçlarına bakarak, puan durumuna göre bu işyerine isteğinin ikikatı olan 40 kişiyi göndereceğiz. Eskiden olduğu gibi mülakata binlerce kişi tekrar girmeyecek. Sınav sonuçları 2 yıl süreyle geçerli olacaktır.
'Vasıfsız işçi'ye kura
Akıcı sözlerini; "Ne kadar işçinin alınacağı belli değil. Düz lise ve ortaokul mezunları sınava girmeyecek. Bunlar 'vasıfsız işçi' olarak değerlendirilecekler. Sıraya giriş formu almalarına, bankaya para yatırmalarına gerek yok. Ancak bize sadece kayıtlarını yaptıracaklar. Bizler de istekler doğrultusunda, noter huzurunda kura çekerek bunları talepte bulunan işyerlerine göndereceğiz. Ancak, ortaokul ve düz liselerden mezun olup da elinde bilgisayar belgesi bulunan, sürücü belgesi olan, daha önce çıraklık eğitim merkezi gibi Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı yerlerde mesleki kurs gördüklerini belgeleyenler sınav için başvuru yapabilecek ve başvuruda bu belgelerini gösterecek. Sınav için kayıt yaptırmak isteyenler yanlarında kimlik belgelerini, diplomalarını veya gördükleri kurslarla ilgili belgelerini de getirecekler" diye bitirdi.
Evrensel'i Takip Et