12 Temmuz 2000 21:00
Diyarbakır'da HADEPlilere gözaltı
1991 yılında faili meçhul bir cinayete kurban giden Vedat Aydın için HADEP il örgütü tarafından 10 Temmuz'da yapılan anmadan sonra birçok HADEP'li gözaltına alındı.
Diyarbakır'da HADEPlilere gözaltı
1991 yılında faili meçhul bir cinayete kurban giden HEP il başkanı Vedat Aydın'ın HADEP il örgütü tarafından 10 Temmuz'da mezarı başına yapılan anmadan sonra birçok HADEP'li gözaltına alındı. Gözaltına alınanlar arasında partinin il başkanı Ali Ürküt ve Merkez İlçe Başkanı Şerif Camcı da bulunuyor. Ürküt ve Camcı'nın gözaltına alınma nedeni olarak anmada yaptıkları konuşmalar gösterildi.
Önceki gün, akşam saatlerinde HADEP Merkez ilçe binasına yapılan baskında ise 8 HADEP'li gözaltına alındı. Aynı gece, saat 22.00'de Demokrasi Platformu sözcüsü ve Tes-İş 1 No'lu şube başkanı Ali Öncü'ün de evi basıldı. Öncü'nün de anmada yaptığı konuşma nedeniyle gözaltına alındığı öğrenildi. HADEP'li yöneticiler ve Ali Öncü'nün, dün sağlık kontrolünden geçirildikten sonra mahkemeye çıkarılacağı açıklandı.
Konuyla ilgili gazetemize bir açıklama yapan İHD Genel Başkan Yardımcısı ve Diyarbakır Demokrasi Platformu sekreteryasından Osman Baydemir, son süreçte HADEP üzerinde yoğunlaşan baskıların Başbakan Bülent Ecevit'in bu parti ile ilgili yaptığı açıklamaların bir yansıması olduğunu söyledi. "Bizce gözaltına gerek yoktu. İstenseydi il başkanı, ilçe başkanı ve Sayın Ali Öncü savcılıkta ifade verebilirlerdi" diyen Baydemir, bölgedeki sivil toplum örgütlerinin merkezi otoriteden, insan hakları standartlarının yükseltilmesi ve Kürt sorunun barışçıl çözümü noktasında beklentilerine cevap verilmediğini söyledi.
Baydemir gözaltına alınanların soruşturma görevinin Cumhuriyet Savcılığı ve Güvenlik Şube eliyle yapılması gerekirken, sorgulamaların TMŞ tarafından yapılmasının yasal olmadığını kaydetti.
HADEP İl başkan yardımcısı Mefair Altındağ ise gözaltına alının parti üyeleri ve yöneticilerinin bir an önce serbest bırakılmasını istedi. "Bölgede silahlı çatışmalar yerini barış ve hoşgörü ortamına bırakmıştır. Bu hem Türiye'de hem de dünyada bir canlanma yaratmıştır. AB yolunun açılmasını sağlamıştır. Türkiye ise bu gelişmelerin önünü kapatmaktadır. Bunun son örneği Başbakan'ın açıklamalarıdır" diyen Altındağ, Başbakan ve DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit'in oy kaygısı nedeniyle hukuku çiğnediğini ve partileri ile ilgili açıklamalarından sonra baskı ve gözaltılara maruz kaldıklarını kaydetti.
1991 yılında faili meçhul bir cinayete kurban giden HEP il başkanı Vedat Aydın'ın HADEP il örgütü tarafından 10 Temmuz'da mezarı başına yapılan anmadan sonra birçok HADEP'li gözaltına alındı. Gözaltına alınanlar arasında partinin il başkanı Ali Ürküt ve Merkez İlçe Başkanı Şerif Camcı da bulunuyor. Ürküt ve Camcı'nın gözaltına alınma nedeni olarak anmada yaptıkları konuşmalar gösterildi.
Önceki gün, akşam saatlerinde HADEP Merkez ilçe binasına yapılan baskında ise 8 HADEP'li gözaltına alındı. Aynı gece, saat 22.00'de Demokrasi Platformu sözcüsü ve Tes-İş 1 No'lu şube başkanı Ali Öncü'ün de evi basıldı. Öncü'nün de anmada yaptığı konuşma nedeniyle gözaltına alındığı öğrenildi. HADEP'li yöneticiler ve Ali Öncü'nün, dün sağlık kontrolünden geçirildikten sonra mahkemeye çıkarılacağı açıklandı.
Konuyla ilgili gazetemize bir açıklama yapan İHD Genel Başkan Yardımcısı ve Diyarbakır Demokrasi Platformu sekreteryasından Osman Baydemir, son süreçte HADEP üzerinde yoğunlaşan baskıların Başbakan Bülent Ecevit'in bu parti ile ilgili yaptığı açıklamaların bir yansıması olduğunu söyledi. "Bizce gözaltına gerek yoktu. İstenseydi il başkanı, ilçe başkanı ve Sayın Ali Öncü savcılıkta ifade verebilirlerdi" diyen Baydemir, bölgedeki sivil toplum örgütlerinin merkezi otoriteden, insan hakları standartlarının yükseltilmesi ve Kürt sorunun barışçıl çözümü noktasında beklentilerine cevap verilmediğini söyledi.
Baydemir gözaltına alınanların soruşturma görevinin Cumhuriyet Savcılığı ve Güvenlik Şube eliyle yapılması gerekirken, sorgulamaların TMŞ tarafından yapılmasının yasal olmadığını kaydetti.
HADEP İl başkan yardımcısı Mefair Altındağ ise gözaltına alının parti üyeleri ve yöneticilerinin bir an önce serbest bırakılmasını istedi. "Bölgede silahlı çatışmalar yerini barış ve hoşgörü ortamına bırakmıştır. Bu hem Türiye'de hem de dünyada bir canlanma yaratmıştır. AB yolunun açılmasını sağlamıştır. Türkiye ise bu gelişmelerin önünü kapatmaktadır. Bunun son örneği Başbakan'ın açıklamalarıdır" diyen Altındağ, Başbakan ve DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit'in oy kaygısı nedeniyle hukuku çiğnediğini ve partileri ile ilgili açıklamalarından sonra baskı ve gözaltılara maruz kaldıklarını kaydetti.
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
