10 Temmuz 2000 21:00

Taksicilerden zam protestosu

İstanbul'daki taksiciler, trafiğe çıkmak yerine Fatih Ormanı'na pikniğe giderek, LPG zammını protesto ettiler.

Paylaş
Taksicilerden zam protestosu
İstanbul'daki taksiciler, likit petrol gazı (LPG) zammını protesto amacıyla dün trafiğe çıkmama eylemi yaptı. "Hükümeti göreve" çağıran taksiciler öğle saatlerinde de Fatih Ormanı'na pikniğe gitti.
İstanbul Taksiciler Birliği Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Güneş Taş, LPG zammında hükümet geri adım atıncaya kadar bir dizi eylem gerçekleştirme kararı aldıklarını belirterek, ilk eylemlerinin trafiğe çıkmamak olduğunu söyledi. Taksicileri dolaşarak, onları iş bırakıp Fatih Ormanı'ndaki pikniğe davet ettiklerini anlatan Taş, bundan sonra konuya dikkat çekmek amacıyla, yolda halka karanfil dağıtmak gibi çeşitli eylemlerde bulunmaya devam edeceklerini bildirdi. Taş, şoförlerle ilgili mevcut 38 odanın eylemlerine şimdilik destek vermediğini de vurgulayarak, bunun gerekçesinin "Taksiciler böyle bir eylemde örgütlenirlerse, ileride bir meslek odası da kurarlar" görüşü olduğunu belirtti.
Esnaf Odası katılmadı
İstanbul Otomobilciler Esnaf Odası Başkanı Semih Kaçanoğlu ise, "Eyleme katılmıyoruz. Çünkü yasalar müsait değil" diye konuştu. Haklarını, hukuki çerçevede arayacaklarını savunan Kaçanoğlu, geçtiğimiz cuma günü Bakanlar Kurulu üyeleri ile partilerin il başkanlıklarına faks çektiklerini belirtti. Kaçanoğlu, 5 Mart 2000'de, taksimetre açış ücretleri zammı yapıldığı sırada, hükümete yıl sonuna kadar bir daha zam yapmayacaklarına söz verdiklerini hatırlatarak, ancak son LPG zammının zaten zor durumda olan taksici esnafının "belini büktüğünü" kaydetti.
Semih Kaçanoğlu, sözlerini şöyle tamamladı: "Bakanlar Kurulu'na soruyorum; 'Biz size bir söz verdik, bize yaptığınız şey doğru mu?' İsteğimiz, Bakanlar Kurulu toplansın ve zam kararını tekrar gözden geçirsin. İnsanlar bir şey yapıyorsa, demek ki canları yanmış. İstanbul'da bugün 18 bin taksi var. Aileleriyle 250 bin kişiyi temsil ediyor taksiciler. Can güvenliğimiz halledilmedi, korsan taksiciler ekmeğimize ortak oluyor. Bir de hükümet böyle bir darbe vuruyor. Ama hükümetimize güveniyoruz." src=/resim/b1.gif width=5>
Başa dön


Yücelen'den 312 ile ilgili çelişkili açıklamalar
Devlet Bakanı Rüştü Kazım Yücelen, Türk Ceza Kanunu (TCK)'nun 312. maddesinin kaldırılmasının "devlet üzerindeki zırhın kalkması" gibi olacağını savundu. "Devletler kendini korumak zorundadır" diyen Yücelen, Haber Kameramanları Derneği Türkay Koç ve beraberindeki yönetim kurulu üyelerini Başbakanlık'ta, makamındaki kabulünde yaptığı konuşmada 312 ile ilgili konunun gündemde tutulmasının kimseye faydası olmadığını iddia etti. Bütün dünya devletlerinde söz konusu maddenin devletlerin kendini koruması için bir kalkan olarak kullanıldığını söyleyen Yücelen, Türkiye'de 312. maddenin biraz ağır yazıldığını, sadece yazımının değiştirilebileceğini anlattı. Necmettin Erbakan'ın bu maddeden dolayı ceza aldığını da anımsatan Bakan Yücelen, "Biz hiç kimsenin mahkûm olmasına sevinmeyiz. Hiç kimse de sevinmemelidir" diye konuştu. Türkiye Cumhuriyeti'ne başbakanlık yapmış birinin ceza almasının üzüntülerini katladığını dile getiren Yücelen, Erbakan'ın cezasının halk tarafından verilmesini istediğini anlattı. Yücelen, "Erbakan ve AB üyeliği meselesi ile bir arada düşünmemek lazım" dedi.
'Hükümet uyumsuzluğu yok'
Rüştü Kazım Yücelen, MHP Genel Başkanı, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli'nin af konusundaki açıklamalarını hatırlatan "Sizce koalisyonda bir uyumsuzluk gündeme gelebilir mi?" sorusuna karşılık olarak da, hükümetlerin uyumunun programlarıyla sınırlı olduğunu söyledi. Koalisyonların bir protokol çerçevesinde çalıştığını anlatan Yücelen, idam konusunda bir konsensüsün sağlanamadığını dile getirerek, burada bir hükümet uyumsuzluğundan söz etmenin mümkün olamayacağını, ortağın, ortağı üzerinden kazanç sağlamaya kalkması halinde uyumsuzluktan söz edilebileceğini savundu.
FP TBMM Grup Başkanvekili Bülent Arınç, Türk Ceza Kanunu (TCK)'nun 312. maddesinin değiştirilmesi ve kaldırılmasının mümkün olduğunu belirterek, Erbakan hakkındaki mahkûmiyet kararının onanması konusuna, insan hakları ve düşünce özgürlüğü çerçevesinde yaklaşılması gerektiğini kaydetti. FP Genel Merkezi'nde yaptığı açıklamasında, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM)'nde Türkiye aleyhine açılan davaların çoğunun 312. maddeye ilişkin olduğunu belirten Arınç, 312. maddenin değiştirilmesi veya kaldırılmasının mümkün olduğunu kaydetti. "Bugün hukukçular şunu söylüyorlar: Faşist İtalyan Ceza Kanunu'ndan alınmış ve faşizmin özelliklerini taşıyan bu madde bugün bir giyotin haline gelmiştir. Herkes hakkında, her konuşmasından dolayı ceza verilebilir. Çünkü bu suçun unsurları belli değildir" diye konuştu. Arınç, MHP dışındaki partilerin 312. maddenin kaldırılması konusunda hemfikir olduğunu dile getirerek, MHP'nin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ni kabul etmediğini belirtti.
Nevzat Yanmaz: 312 netleşmeli
BBP Genel Muhasibi Nevzat Yanmaz, partisinin il teşkilatında düzenlediği basın toplantısında, TCK 312. maddesinin, "şu anda kimi keseceği ve daha sonra da kime ulaşacağı belli olmayan iki tarafı keskin bir kılıç gibi" olduğunu belirterek, 312. maddenin, yargı mensuplarının istediği gibi yorum yapmasına müsaade eden ve yoruma açık bir kanun maddesi olduğunu ama TBMM'deki yasa yapıcıların, bu kanunu net bir hale getirmediğini belirtti. Yücelen "O zaman da akla şu geliyor. Sanki Türkiye'de siyaset yapan, düşünen ve Türkiye için bir şeyler üretmeyi planlayan insanların önüne engel teşkil etmek için konulmuş bir yasa tasarısı gibi değerlendiriliyor. Türkiye'de düşünen insanların hapse atılmaması için 312. maddenin netleştirilmesi gerekiyor" diye konuştu.
ÖNCEKİ HABER

Kuzey Kıbrıs'ta adalet talebi

SONRAKİ HABER

Türkçe - Kürtçe sözlük

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...