19 Haziran 2000 21:00

'Tarafsız mekânda' göçebe bir taraftar

Kitap, Rusya'da Marksizmin ilk tohumlarını atan Plehanov'la Petersburg'daki sosyal demokrat gruplar adına ilişki kurmak için görüşmeye çalışan Lenin'in bu ülkedeki ilk günlerini ve izlenimlerini anlatarak başlar.

Paylaş
'Tarafsız mekânda' göçebe bir taraftar
Barış Avşar
Burjuva demokrasisinin en katıksız 'refah' ülkelerinden biri; öyle ki içinde bulunduğu kıta başta olmak üzere bütün dünyanın gırtlak gırtlağa geldiği bir dönemde bile 'tarafsız' kalabilecek kadar 'kesin ilkeler'le yönetilen bir ülke: İsviçre...
Tek gerçek demokrasinin işçi sınıfı tarafından kurulabileceğini ödünsüz savunan biri; öyle ki sürgün yıllarını geçirdiği 'refah' ülkesinde ve 'solda oldukları sanılan yöneticileri bile beş para etmez' bir önder kadrosuna sahip bir işçi sınıfını 'kendi burjuvazisine karşı' yanına çekebilecek bir devrimci: Lenin...
Birbirine birçok açıdan uzak gibi görünen bu insanla bu ülkenin öyküsü kesintiler olsa da 22 yıla ulaşıyor. Ve geçen ay Evrensel Basım Yayın tarafından yayınlanan, "Lenin İsviçre'de" isimli kitap birçok açıdan ilginç öykünün bir derlemesi olarak sunuluyor. Aslında bu kitap, yayınevinin daha önce okuyucuya sunduğu ve yine Lenin'in yaşamından belli dönemleri aktaran iki kitabı, "Mavi Defter" ve "Yönetmeyi Nasıl Öğrendik?"i seri olarak düşünürsek, bu serinin 'ilk kitabı' olarak da görülebilir. Olayların tarihsel sıralanışı göz önünde bulundurulduğunda 1895'ten 1917'ye kadar ağırlıklı olarak İsviçre'de ve yine ağırlıklı olarak Rus devriminin inşasıyla uğraşan Lenin'in yaşamındaki bu yıllar "Lenin İsviçre'de"nin konusunu oluşturuyor.
Yeni bir devletin planları
İsviçre'den Rusya'ya döndükten sonra devrimin ön gününe kadar geçen yeraltı günleri Immanuel Kazakeviç'in, "Mavi Defter" adlı kitabında aktarılıyordu. Ki söz konusu kitaba ismini veren mavi defterdeki notların Lenin'in, "Devlet ve Devrim" isimli kitabının ilk halini oluşturduğunu "Lenin İsviçre'de" de bu kez Maurice Pianzola'nın kaleminden okuyoruz. Söz konusu notlar, 'yeni bir devletin' daha örneği olmayan bir devletin nasıl kurulacağının ve işletileceğinin planıdır ve bu plana uygulamaya geçirildiği dönemde ilk karşı çıkan isimlerden Zinovyev'in imzasını, "Lenin İsviçre'de"nin sonundaki belgeler bölümünde yer alan Rusya'ya geri dönen politik göçmenlerin imzaladığı yolculuk kâğıdının 9. sırasında görürüz. Aynı Zinovyev, "Mavi Defter"de ağır gizlilik koşulları altında devrime önderlik eden Lenin'in sonradan yollarını ayıracağı yoldaşı olarak önümüze çıkar...
Lenin'in yaşamı boyunca sonradan yollarını ayırmak zorunda kaldığı yoldaşlarının sayısı hiç az değildir, ki bunların Rus devrim tarihi açısından önemine bakıldığında hiç de Zinovyev'den aşağı kalmayan bir diğeri de Plehanov'dur. "Lenin İsviçre'de"nin başlangıcı Rusya'da Marksizmin ilk tohumlarını atan Georgi Plehanov'la Petersburg şehrindeki sosyal demokrat gruplar adına ilişki kurmak için görüşmeye çalışan Lenin'in bu ülkedeki ilk günlerini ve izlenimlerini anlatarak başlar. Bu iki insanın 5 yıl sonra yeniden görüşmelerine kadar geçecek sürede Lenin artık sadece Petersburg'daki sosyal demokrat grupların değil, bütün Rusya'daki devrimin umut bağlanan isimlerinden biridir. Bu sorumluluk ona kariyerizmi ve 'dediğim dedik'çiliği ile dayanılmaz hallere bürünmüş 'Rus devriminin babası' Plehanov'a, bunlara rağmen sabrederek Rusya'ya dönük bir gazeteyi yurtdışında yayınlama gücünü verir. Iskra (Kıvılcım) böyle doğar.
Borç içinde çıkarılan gazeteler
Kitabın bundan sonraki bölümünde Lenin'in; Rusya Sosyal Demokrat İşçi Partisi içinde ortaya çıkan Bolşevik-Menşevik bölünmesinde de -1903 yazındaki parti kongresinde yaşanır- bu bölünmenin iki ayrı örgüt yarattığı sonraki yıllarda da, 1905 Devrimi ve 1. Dünya Savaşı öncesi dönemde de bu devrim önderinin aynı zamanda nasıl bir yayıncı olduğunun örneklerini sık sık görürüz...
Bodrum katlarında bin bir güçlükle kurulan matbaalarda, üç-dört kişilik teknik bir ekip tarafından basılan ve ilk sayıları hep borç içinde çıkarılmış gazeteler... Ve bu gazetelerin sayıları çoğu zaman Avrupa'nın çeşitli limanlarından 'sadık dostlar'ın organizasyonuyla Rus limanlarına gönderilir, ki Lenin'in İsviçre'den yaptığı çözümlemeler her aşamasında devrimin rehberidir.
Ama özellikle 1. Paylaşım Savaşı'nın patladığı yıllardan itibaren o, aydınlığını İsviçre'den savaşan bütün ülkelerin halklarına doğru yayar. Savaş öncesi yıllarda uluslararası sosyalist partiler arasında savaşa karşı yapılan bütün sözleşmelerin oportünist yöneticiler eliyle tasviye edilmesine ve 2. Enternasyonal'in iflasına karşı sadece Bolşeviklerin değil, dünyadaki bütün namuslu devrimcilerin sözcüsü olur Lenin. Savaşan bütün ülkelerdeki devrimci önderlerin (özellikle de saldırgan Almanya'nın parlamentosunda neredeyse tek başına savaş ödeneklerine karşı çıkan Karl Liebknecht'in) mücadelesinin Zimmerwald Konferansı'yla başlayan, 'savaşa karşı bir birlik yaratma' başarısı da büyük oranda Lenin'in açık ve kıvrak zekâsının ürünü olmuştur. Dünya devrim tarihi açısından olduğu kadar Lenin'in yaşamı açısından da büyük önem taşıyan bütün gelişmelerin temel mekânları İsviçre'nin çeşitli şehirleri, özellikle de Zürih ve Cenevre olmuştur.
Tarafsızlık konusu!
Lenin'in bu ülkede bulunduğu dönemde İsviçre üzerine söyledikleri de sonraki yıllarda İsviçreli devrimciler için rehber olacak önemdedir. Özellikle de şu ünlü 'tarafsızlık' konusunda!
İsviçre hükümetinin uluslararası mali sermayeye bağımlı ve emperyalist ülkelerin kâhyası olduğunu söyler ve ekler: "Proletarya hiçbir durumda tarafsızlığın korunmasına ilişkin laflara güven duyamaz; çünkü a) Bu laflar sınıf egemenliğini böylece örtbas etmeye ve mali sermayenin çıkarlarını güvenceye bağlamaya çalışan İsviçre burjuvazisinden çıkmaktadır, b) Bu savaşta çeşitli tarafsız ülkelerin deneyimi gösterdi ki, tarafsızlığın silahlı savunulması, kapitalist çıkarların uluslararası bağlantısı yüzünden bugünden yarına savaşa yol açabilir."
Bütün bu yıllar boyunca sadece parti faaliyetlerini sürdürmek için değil, yaşamlarını sürdürmek için de büyük sıkıntılar çeker Lenin ve karısı Nadejda Krupskaya. Öyle ki günlerini hemen her zaman 'hafif bir şeyler' yiyerek geçirmek zorundadırlar. Bu sıkıntılar içinde en önemli desteklerinden biri de evlerinde kaldıkları, aynı ortamı paylaştıkları, sohbet ettikleri İsviçreliler olur. Ve nihayet 1917 Devrimi'nin arifesinde Rusya'ya dönmek üzere yola çıkan Lenin'le ev sahibi kunduracı Kammerer arasında şöyle bir konuşma geçer:
"- Umarım, Bay Ulyanov Rusya'da buradaki kadar çalışmaya gereksiniminiz olmaz.
- Sanıyorum ki, Bay Kammerer, Petersburg'da daha çok işim olacak.
- Ah, ah! Ben asla buradakinden daha fazla yazı yazamayacağınızı düşündüm. Bari hemen Rusya'da bir oda bulmaya bakın, sanırım orada büyük bir konut sıkıntısı var?
- Bir oda mı, herhalde bir odam olur. Ama bu sizinki kadar rahat olur mu bilmem, Bay Kammerer."
Sonrası mı? Sonrası Mavi Defter'de...
ÖNCEKİ HABER

İstanbul 3. köprüyü istemiyor!

SONRAKİ HABER

Yılmaz'ın 'aklanma' umudu

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...