17 Haziran 2000 21:00
'IMF istiyor, hükümet satıyor'
Malatya Sümer Dokuma Fabrikası'nın satışına karşı fabrika önünde eylem yapan işçiler, özelleştirmeye karşı kendilerine söz veren milletvekillerini 'ihanetle' suçladılar.
'IMF istiyor, hükümet satıyor'
Yusuf Karadaş
Özelleştirilmek üzere ihaleye çıkarılan Malatya Sümer Dokuma Fabrikası'nda çalışan işçiler, fabrika önünde yaptıkları eylemle, özelleştirme kararını protesto ettiler.
Eylemden sonra da uzun süre işyerinin önünden ayrılmayan işçiler, satışın durdurulması için neler yapabileceklerini tartıştılar.
Malatya Sümer Dokuma Fabrikası, 24 Mayıs'ta açılan ve süresi 25 Haziran'da dolacak olan ihaleyle özelleştirilecek. Fabrikada çalışan 300 işçi, önceki gün fabrika önünde eylem yaparak, satışın durdurulmasını istediler.
Oy vererek Meclis'e gönderdikleri milletvekillerinin kendilerine ihanet ettiklerini söylemesi üzerine eylem yerine gelen MHP Malatya Milletvekili Namık Hakan Durhan, işçilere hitaben bir konuşma yaptı. İşçilere "Güveninize layık olmayan, size ihanet eder şerefsizdir" diyen Durhan, satışın bir yıl ertelenmesi sözü verdi.
İşçilerse işyerlerinin tamamen özelleştirme kapsamından çıkarılmasını istediklerini dile getirdiler. Bu sırada fabrikada çalışan dilsiz işçi Fikri Tangiller, Namık Hakan Durhan'a "Bütün milletvekilleri ve bakanlar hırsız" yazılı bir kâğıt verdi.
Daha sonra işçilere seslenen TEKSİF Malatya Şube Başkanı, "Özelleştirmeye karşı gerekirse Ankara'da üzerime benzin döküp yakarım. Biz ekmeğimizin peşindeyiz, ekmeğimizi savunmak için ne gerekirse yapacağız" diye konuştu.
EMEP bildiri dağıttı
Eylem sırasında fabrika önünde toplanan işçilere Emeğin Partisi tarafından "Emeğine, Ekmeğine, Geleceğine Sahip Çık; Satışa İzin Verme!" başlıklı bir bildiri dağıtıldı. İşçilerin ilgisiyle karşılanan bildiride, "Satışın gerçekleşmesi durumunda bugün Malatya Tekel'de taşeron işçilerinin 50 milyon maaşla çalıştırılması, İPAŞ'ta sık sık ücretsiz izne çıkarma, düşük ücret gibi keyfi çalışma koşulları, Sümerbank'ın da kaderi olacaktır" denildi.
İki yıl önce, satış kararının özelleştirmeye karşı oluşturulan işçi komitelerinin direngen tutumu ve Malatya halkının dayanışmasıyla geri aldırıldığı hatırlatılan bildiri, "Bugün de özelleştirme saldırısını püskürtmek mümkündür! Çözüm kendi gücümüzde; birlik, mücadele ve dayanışmadadır" çağrısıyla sona erdi. src=/resim/b1.gif width=5>
Başa dön
Özelleştirme EBK işçisini yıktı
Murat Kiran, 5 yıl önce 1 milyon lira yevmiye ile çalışmaya başladığı Diyarbakır Et Balık Kurumu (EBK)'nda şu an 3 milyon lira yevmiyeyle fason işçi olarak çalışıyor. EBK'dan kazandığıyla tek başına geçinemediği için işçi emeklisi babasıyla birlikte yaşıyor.
1965 yılında Diyarbakır'a göç eden Kiran, ancak ilkokulu bitirebilmiş ve ailesine yardım etmek için sakatatçıda işe başlamış.
Bir ara İstanbul'da sakatat esnaflarının yanında çalışmış, ancak geçinemediği için geri dönmüş. Şimdi eşi ve 3 yaşındaki çocuğunu geçindirebilmek için çocukluğundan başladığı bu mesleği EBK'da devam ettiriyor. Ancak babasının aldığı 90 milyon lira emekli maaşı ve kazandığı günlük üç milyon lira geçinmelerini sağlamıyor.
Kendi evleri lüks geliyor
Üstelik baba Hıfzı Kiran, diğer iki çocuğunun ev kirasına da yardımcı oluyor. Hıfzı Kiran Diyarbakır'da aile fertlerinin böyle dayanışması olmadan geçinmenin imkânsız olduğunu söylüyor ve ekliyor: "Şimdi oturduğumuz evi üç oğlumla birleşerek ancak alabilik. Ama bu ev kira ödemememize rağmen lüks geliyor. Bu evi satıp daha ekonomik bir eve geçmeyi düşünüyoruz."
Diyarbakır EBK'nın özelleştirilmesinden sonra işçiler 3 gün çalışıp 2 gün çalışmıyorlar. Bu da Murat Kiran gibi yevmiyeyle çalışan fason işçileri olumsuz etkiliyor. Murat'ın özelleştirme nedeniyle uğradığı zarar bununla da kalmıyor. Özelleştirme yüzünden ilk işten atılacak olanların fason işçiler olacağı biliniyor. 16 yıldır sigortasız olarak çalıştıktan sonra EBK'dan tazminat dahil 16 yıllık çalışmasının hiçbir kazanımını alamadan işten atılmayı bekleyen Murat Kiran, tek çaresinin simit veya su satmak olduğunu söylüyor.
Yusuf Karadaş
Özelleştirilmek üzere ihaleye çıkarılan Malatya Sümer Dokuma Fabrikası'nda çalışan işçiler, fabrika önünde yaptıkları eylemle, özelleştirme kararını protesto ettiler.
Eylemden sonra da uzun süre işyerinin önünden ayrılmayan işçiler, satışın durdurulması için neler yapabileceklerini tartıştılar.
Malatya Sümer Dokuma Fabrikası, 24 Mayıs'ta açılan ve süresi 25 Haziran'da dolacak olan ihaleyle özelleştirilecek. Fabrikada çalışan 300 işçi, önceki gün fabrika önünde eylem yaparak, satışın durdurulmasını istediler.
Oy vererek Meclis'e gönderdikleri milletvekillerinin kendilerine ihanet ettiklerini söylemesi üzerine eylem yerine gelen MHP Malatya Milletvekili Namık Hakan Durhan, işçilere hitaben bir konuşma yaptı. İşçilere "Güveninize layık olmayan, size ihanet eder şerefsizdir" diyen Durhan, satışın bir yıl ertelenmesi sözü verdi.
İşçilerse işyerlerinin tamamen özelleştirme kapsamından çıkarılmasını istediklerini dile getirdiler. Bu sırada fabrikada çalışan dilsiz işçi Fikri Tangiller, Namık Hakan Durhan'a "Bütün milletvekilleri ve bakanlar hırsız" yazılı bir kâğıt verdi.
Daha sonra işçilere seslenen TEKSİF Malatya Şube Başkanı, "Özelleştirmeye karşı gerekirse Ankara'da üzerime benzin döküp yakarım. Biz ekmeğimizin peşindeyiz, ekmeğimizi savunmak için ne gerekirse yapacağız" diye konuştu.
EMEP bildiri dağıttı
Eylem sırasında fabrika önünde toplanan işçilere Emeğin Partisi tarafından "Emeğine, Ekmeğine, Geleceğine Sahip Çık; Satışa İzin Verme!" başlıklı bir bildiri dağıtıldı. İşçilerin ilgisiyle karşılanan bildiride, "Satışın gerçekleşmesi durumunda bugün Malatya Tekel'de taşeron işçilerinin 50 milyon maaşla çalıştırılması, İPAŞ'ta sık sık ücretsiz izne çıkarma, düşük ücret gibi keyfi çalışma koşulları, Sümerbank'ın da kaderi olacaktır" denildi.
İki yıl önce, satış kararının özelleştirmeye karşı oluşturulan işçi komitelerinin direngen tutumu ve Malatya halkının dayanışmasıyla geri aldırıldığı hatırlatılan bildiri, "Bugün de özelleştirme saldırısını püskürtmek mümkündür! Çözüm kendi gücümüzde; birlik, mücadele ve dayanışmadadır" çağrısıyla sona erdi. src=/resim/b1.gif width=5>
Başa dönÖzelleştirme EBK işçisini yıktı
Murat Kiran, 5 yıl önce 1 milyon lira yevmiye ile çalışmaya başladığı Diyarbakır Et Balık Kurumu (EBK)'nda şu an 3 milyon lira yevmiyeyle fason işçi olarak çalışıyor. EBK'dan kazandığıyla tek başına geçinemediği için işçi emeklisi babasıyla birlikte yaşıyor.
1965 yılında Diyarbakır'a göç eden Kiran, ancak ilkokulu bitirebilmiş ve ailesine yardım etmek için sakatatçıda işe başlamış.
Bir ara İstanbul'da sakatat esnaflarının yanında çalışmış, ancak geçinemediği için geri dönmüş. Şimdi eşi ve 3 yaşındaki çocuğunu geçindirebilmek için çocukluğundan başladığı bu mesleği EBK'da devam ettiriyor. Ancak babasının aldığı 90 milyon lira emekli maaşı ve kazandığı günlük üç milyon lira geçinmelerini sağlamıyor.
Kendi evleri lüks geliyor
Üstelik baba Hıfzı Kiran, diğer iki çocuğunun ev kirasına da yardımcı oluyor. Hıfzı Kiran Diyarbakır'da aile fertlerinin böyle dayanışması olmadan geçinmenin imkânsız olduğunu söylüyor ve ekliyor: "Şimdi oturduğumuz evi üç oğlumla birleşerek ancak alabilik. Ama bu ev kira ödemememize rağmen lüks geliyor. Bu evi satıp daha ekonomik bir eve geçmeyi düşünüyoruz."
Diyarbakır EBK'nın özelleştirilmesinden sonra işçiler 3 gün çalışıp 2 gün çalışmıyorlar. Bu da Murat Kiran gibi yevmiyeyle çalışan fason işçileri olumsuz etkiliyor. Murat'ın özelleştirme nedeniyle uğradığı zarar bununla da kalmıyor. Özelleştirme yüzünden ilk işten atılacak olanların fason işçiler olacağı biliniyor. 16 yıldır sigortasız olarak çalıştıktan sonra EBK'dan tazminat dahil 16 yıllık çalışmasının hiçbir kazanımını alamadan işten atılmayı bekleyen Murat Kiran, tek çaresinin simit veya su satmak olduğunu söylüyor.
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
