20 Ağustos 2011 07:56

Cumartesi Anneleri 'savaş politikaları'nı lanetledi

Adalet arayışlarını sürdüren Cumartesi Anneleri eylemlerinin 334. haftasında, kayıpların bulunması ve faillerin yargılanması konusunda "siyasi irade" göstermeyen hükümetin "Savaş politikası"nda ısrar ettiğini belirtti.Faili meçhul cinayetlere kurban giden ya da kaybedilen yakınlarının bulunması ve faillerinden hesap sor

Cumartesi Anneleri 'savaş politikaları'nı lanetledi
Paylaş


Faili meçhul cinayetlere kurban giden ya da kaybedilen yakınlarının bulunması ve faillerinden hesap sorulması için adalet arayışlarını sürdüren Cumartesi Anneleri, 334. kez Galatasaray Meydanı'nda oturma eylemi gerçekleştirdi. Her hafta olduğu gibi, "Failler belli, Kayıplar nerede?" pankartı ve katledilen, kaybedilen yakınlarının fotoğrafları ve karanfiller ile adalet talebinde bulunan kayıp yakınları, bu hafta 1995 yılında Mardin'nin Kızıltepe İlçesi'nde Ağustos ayında gözaltında kaybedilen Abdurrahim Demir'in akıbetini sordu.

'SESİMİZİ DUYMAK İSTEMİYORLAR'

Açıklamadan önce konuşan, 1995 yılında gözaltında kaybedilen Murat Yıldız'ın annesi Hanife Yıldız, "Asker ve gerilla annelerinin acılarını paylaşıyoruz. 16 yıldır buradan sesleniyoruz. Ancak sesimizi duymak istemiyorlar" dedi. 1993'te Urfa'nın Siverek İlçesi'nde gözaltında kaybedilen Hüseyin Taşkaya'ın kardeşi Faik Taşkaya da, yıllardır ağabeyinden haber alamadıklarını dile getirerek, tüm başvurularda sürekli olumsuz cevaplar aldıklarını vurguladı. Taşkaya, kirli savaştan artık vazgeçilmesini isteyerek, "Sınır ötesi hava harekatı yapılıyor. 30 yıldır bu yapılıyor, arkasında ise gözyaşı bırakıyor. Artık savaş değil barışın konuşulmasını istiyoruz" diye konuştu. 1994 yılında İstanbul'da gözaltına alınan İsmail Bahçeci'nin kardeşi Umut Bahçeci ise, faili meçhul cinayetlerle ilgili itiraflarda bulunan eski özel harekatçı Ayhan Çarkın'ın ve tutuklanan 4 eski özel harekatçının kayıpların katili olduğunu belirterek, davanın takipçisi olacaklarını kaydetti.

'90'LARA DÖNÜŞ HAZIRLIĞI'

Konuşmaların ardından, 1995'te gözaltında kaybedilen Hasan Ocak'ın kardeşi Aysel Ocak, ortak basın metnini okudu. 334 haftadır Galatasaray Meydanı'nda olduklarını dile getiren Ocak, kan üzerinde inşa edilen devlet politikalarının artık yerini, barışçıl çözüm politikalarına bırakmasını istedi. Kayıpların bulunması, faillerin yargılanması için irade göstermeyen hükümetin "savaş politikaları"nda ısrar ettiğini vurgulayan Ocak, şöyle konuştu: "Köylerin yakıldığı, köylülerin topraklarından sürüldüğü, işkencenin sürdürüldüğü, insanların topluca gömüldüğü, kuyulara atıldığı 1990'lı yıllara dönüş hazırlığı yapılıyor. Yöntemlerin hepsi denendi. Sonucu ise kaybedilen, katledilen, ölüme gönderilip, bayrağa sarılı tabutlarda geri gelen on binlerce evladımız oldu."

DEMİR'İN AKIBETİ SORULDU

1995 Ağustos ayında Mardin'deki evinden çıktıktan sora, Mardin-Kıtıptepe Şavalet noktasında yapılan aramada otobüsten indirilerek gözaltına alınan Abdurrahim Demir'in akıbetini soran Ocak, olaya tanıklık edenlerin Demir'in, Şavalet Jandarma Karakolu'na götürüldüğünü söylediklerini dile getirdi. Olaydan 3 gün sonra yetkili olduğunu söyleyen birinin Demir'in evini telefonla arayarak, "Oğlunuz Şavalet Mardin Jandarma Karakolu'nda, gidip alabilirsiniz" dediğini belirten Ocak, karakola giden kardeşine ise "Abdurrahim serbest bırakılı, pasaport verilip yurtdışına gönderildi. Artık bize onunla ilgili bir şey sormayın" dediğini vurguladı. Demir ailesinin oğullarından haber alamayınca bir buçuk yıl sonra İHD'ye başvuruda bulunduğunu ifade eden Ocak, İHD'nin Demir'in akıbetini öğrenmek için tüm yasal yolları kullandığını, ancak hala sonuç alınamadığını kaydetti.

Dönemin yetkilileri ile Şavalet Jandarma Karakolu'nda görev yapan subayları Demir'in akıbetinden sorumlu tutuklarını ve yargılanmalarını istediklerini dile getiren Ocak, "Artık yeter, kayıpların, toplu mezarların, ölüm kuyularının, ölüm kazanlarının faillerinden hesap sorulsun" dedi. (İSTANBUL)

ÖNCEKİ HABER

Blok partisine yürüyüş başladı

SONRAKİ HABER

Bakırköy Cezaevi'ndeki baskılara karşı duyarlılık çağrısı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...