23 Mayıs 2000 21:00

Farklı renklere ihtiyaç var

Kürt müziğinde rock motiflerinden rap motiflerine kadar farklı türlerin etkisiyle besteler oluşturan Abbas Ahmed...

Paylaş
Farklı renklere ihtiyaç var
Sinan Gündoğar
Abbas Ahmed, "Deynek" adlı albümle ismini duyurdu. Ancak daha öncesinde, korsan kayıtlarla elden ele dolaşan bir Abbas Ahmed'in bir albümü Ciwan Haco'nun kasedi diye satılıyordu. Bu da, "Ciwan'ın taklidi" diye eleştirilmesine yol açtı. Bireysel hüzünden sevdaya, var olan yanlışlıkların düzeltilmesi istemine varan toplumsal duyarlılığa değin birçok konuyu, farklı müzik formlarıyla yansıtan Abbas Ahmed, "Barana Tirsê" adlı yeni bir albüm çıkardı. Abbas Ahmed'le Ciwan'ın müziğine benzerliğinden Kürt müziğinde bugüne kadar yer almayan farklı müzik türlerinin izlerini taşıyan bestelere kadar bir çok konu hakkında görüştük.
İlk albümünüz çıktığı zaman Ciwan Haco'yu taklit ettiğiniz, ona özendiğiniz doğrultusunda eleştiriler dile getirildi. Bu albümde de, kullanılan enstrümanlar yönünden bir benzerlik görülüyor. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Dünyada genel müzikal yönelimleri takip eden dinleyiciler, bu tarzı kullanan birçok müzisyenle karşılaşacaklardır. Ciwan, daha önce Kürt müziğini tanımlamak için kullanılan "tambur, rübap, davul ve zurna" enstrümanlarından oluşan bir perdeyi yırttı. Bu alanda yeni bir şey yapmak istedi, bunun karşısında Kürtlerin büyük birçoğunluğu şaşırıp kaldı. Hatta bu "özellik" öyle bir hal aldı ki, bir müzisyen yeni bir tarz denemek istediği zaman, "Ciwan gibi yapıyor" tanımlaması kullanılır oldu.
Ben Ciwan'ın müziğinin ruhunu gerçekten çok seviyorum, ama hiçbir zaman onun müziğinin ruhunu alamam. Ciwan da başka müzisyenlerin müziğini alamaz. Bu, kişisel özelliklerle bağlantılıdır. Kullandığımız enstrümanlar birbirine benziyor. Onun dışında söyleyiş tarzımız birbirinden farklı.
Kürt müziğinin ulaştığı noktayı bilmeyenler, hâlâ otantik enstrümanlarla sınırlı olduğunu düşünenler, bizi birbirimize benzetirler.
Sizin müziğinizde kullanılan kemanın ağırlığı "Arap" müziğinin etkisini hissettiriyor. Bu konuda neler söyleyebilirsiniz?
Albümüme katkıda bulunan her müzisyenin kendinden kattığı unsurlar vardır. Albümde keman çalan kişi, Irak'ın en tanınmış müzisyenlerinden biridir. Bunun dışında, bizim de Arap müziğine, Arap müziğinin müziğimize etkisi yadsınamaz. Şimdi siz bize, "Arap müziğinin etkisi var" diyorsunuz. Irak ve İran'da yaşayan bir Kürt sanatçının yaptığı bir müzik dinlendiğinde, kimi zaman kullanılan enstrümanlardan dolayı Türkiye'deki müziğinin etkisi olduğu söylenebiliyor. Bu da çok doğaldır. Çünkü Kürt müziği farklı coğrafyalarda yaşamını sürdürüyor. Ben kemandan orga, gitara kadar farklı kültürlerin enstrümanlarından bir sentez oluşturarak Kürt müziğine bir katkı sunmak istedim. O yüzden böyle bir çeşitlilik söz konusu.
Albümünüzde yer alan geleneksel Kürt ezgileri biraz daha hareketli iken, sizin besteleriniz daha ağır, daha hüzünlü. Bunun sebebi nedir?
Albümdeki geleneksel Kürt ezgileri, çoğunlukla oyun havalarında kullanılmış olanlardan oluşuyor. Hareketli olmasının sebebi budur. Bestelerin ağır ve hüzünlü olmasına gelince. Bir müzisyen her şeyden önce kendi iç dünyasını yansıtır müziğine. Bu biraz da benim yapımla ilgili. Ben kendi duygularımı, düşüncelerimi ona uygun olan müziğimle anlatmaya çalışıyorum. Ama bu sadece kendimi anlattığım anlamına gelmiyor. Ben toplumun içinde yaşıyorum. Ben kendi içimde var olanı topluma yansıtıyorum, toplumda var olanı da alıyorum. Bu karşılıklı bir etkilenmedir.
Daha önce Kürt müzisyeni Mihemed Şexo da, vatanı güzel bir kıza benzetmişti. Albümünüzdeki "Qamişlo" şarkısında da bunu çağrıştıran benzetmeler var. Bu şarkının sizin için anlamı nedir?
Çok alışılmış bir tanımlama ama, bestelerim, çocuklarım gibidir. Onlar arasında ayırım yapmam. Ancak "Qamişlo" şarkısının benim için biraz farklı bir anlamı var. Qamişlo, Suriye'nin bir kenti. Birçok Kürt şehri için besteler yapıldı, şiirlerde kullanıldı. Qamişlo ise, bu bakımdan biraz göz ardı edilmiş bir kent. Ben de bunu düşünerek güzelliği, sıkıntılarıyla bu kent üzerine bir çalışma yapmak istedim.
Albümün son şarkısı, "yeni tarzlardaki çalışmalar da dahil olmak üzere" farklı bir türde yapılmış. Rock ve pop formundaki Kürtçe şarkılar da belli bir kabul gördü. Oysa siz "rap" tarzında bir eser ürettiniz. Bunun sebebi nedir?
Kimi dinleyiciler kendi beğenileri doğrultusunda, albümün neden sadece rock motifleriyle ya da pop müziği motifleriyle oluşturulmadığını soruyorlar. Albümde her iki türün örneklerine de rastlamak mümkün. Ben özellikle bunu yaptım. Albümün tekdüze olmaması için, rock'tan pop ve rap müziğine kadar farklı örnekleri sunmak istedim. Dinleyicinin albümü bir iki kez dinleyip bıkmaması için bu çeşitlilik gerekliydi. Ayrıca Kürt müziğinin şu anda her şeye ihtiyacı vardır. Farklı müzikal renklere ihtiyacı vardır. Bir gün gelecek, sadece rock veya sadece rap veya caz müziği yapacak Kürt müzisyenler de ortaya çıkacak.
Genelde Kürt müziğine bakıldığında ses ve söz, müzikten daha önce geliyor, biraz daha önemli gibi duruyor. Oysa sizin albümünüzde kimi yerlerde sesiniz gerilerde kalmış, müzik ön plana çıkmış. Bu, teknik bir sorundan mı kaynaklanıyor, yoksa bilinçli bir tecihiniz mi?
Ben albümlerimin mix aşamasında bulunuyorum. Sesin önde ve müziğin geride kalmasını istemiyorum. Ses ve sözler gibi müziğin dengeli bir şekilde kullanılması gerektiğini savunuyorum. Ses ve sözde olduğu gibi dinleyici, müziğin ruhuna da erişmelidir.
ÖNCEKİ HABER

Hasta tutuklu ölüme terk

SONRAKİ HABER

Devletin çatısında Avrasya çatlağı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...