19 Mayıs 2000 21:00

Mayısın on dokuzu

"Mayıs ayların gülüdür" der Sabahattin Ali. Gerçekten mayıs bir gül gibi karşı koymaya çalışır karanlığa, emperyalizme, baskıya.

Paylaş
Mayısın on dokuzu
Sennur Sezer
"Mayıs ayların gülüdür" der Sabahattin Ali. Gerçekten mayıs bir gül gibi karşı koymaya çalışır karanlığa, emperyalizme, baskıya.
1 Mayıs, 6 Mayıs, 19 Mayıs.
19 Mayıs, ulusal egemenliğe atılan ilk adımdır. Bir ulus hareketinin başlangıcı. Spor hareketleri, gösteriler... Hatta kimi şehirlerde tiyatrolarda yapılan gençlik günleri. Örneğin İstanbul'da. Yerel kalıyor elbet. İnsan, tüm Türkiye'de spor alanlarının gençliğe açılacağı bir hafta düşlüyor. Gençliğin sorunlarını tartışacağı paneller, açıkoturumlar, şenlikler... Samsun'da, Ankara'da, Van'da, Diyarbakır'da, Bergama'da, Akkuyu'da...
Ne o, gülüyor musunuz? Evet, evet gülüyorsunuz. Hem de acı acı. Gençlik şenliklerine bile izin verilmediği günlerde, bölge gözetmeden tüm Türkiye'yi bir şenlik alanına çevrimek düşsel geldi herhalde. Yoksa sözlerimde komik bir yan yok.
Gençlik denince hep "birtakım gençlik" anlaşılıyor. İnternet'te "Nereye gidilir", pardon "Nerelere takılınır", "Ne giyilir", "Neler takılıp takıştırılır", "Nerede kaça tıkınılır" sitelerini izlemekten başka derdi olmayanlar.
O yüzden gençlik kitapları, gençlik sorunları hep belli noktaların çevresinde dönüp duruyor. Gençlik, özel okullarda okuyabilen gençliktir kimi çevrelerce. Çalışan gençlik, gençlikten sayılmıyor. Zaten paran varsa yaşarsın dilediğince diye kurallandırılmış bir çevrede parasız bir kitlenin sözü edilir mi?
Biz, bütün Üçüncü Dünya ülkeleri gibi genç nüfusu kalabalık bir ülkede yaşıyoruz. İstihdam sorunu bile gençler açısından tartışılmıyor. Gençliğin politikayla uğraşıp kendisi için çözüm üretmesi ise zaten düş bile değil. Aptallığı güzelliğe tercih eden Karadenizlinin yorumuna benzer bir yorum üretmiş durumdayız gençlik için: "Gençlik geçicidir, ihtiyarlık kalıcı..."
Aziz Nesin, Gençliğe Hitabe'nin bile sanki gençliğe seslenmiyor gibi algılandığını söylerdi. Sanki Atatürk "Ey Türk Yaşlıları" diye seslenmiş gibi olup bitiyor her şey. (Ben de yaşlılar sınıfındanım ya... Bu ay olsun şu sayfayı bir gence devretmedim. Hoş isteyen de çıkmadı) Gençlik nitelemesi mayısa yakışıyor. Nedense şenliklerle, tartışmalarla geçsin istiyorum bu ay. Ama benim istememle olmuyor. Can Yücel, yaşlanmayan sesiyle 1973'lerden sesleniyor:

Bugün Ondokuz Mayıs,
Mayıs'ın ondokuzu!
Sen ey Türk istiklalinin koruyucusu,
Sen ey ülkemizin geleceği,
Ulusumuzun gözbebeği,
Sen ey demir parmaklılarda barfiks yapan,
Ranzalarda perende atan
Sportmen ve kahraman Türk Gençliği,
Önünde senin bütün
Kilit-bahirler açık,
Ama her zaman Samsun'a çıkılmaz a,
Bu sabah da avluda volta atmaya çık!
(Bir Siyasinin Şiirleri, Damdan Damlaya Damlaya Göl Olmaz Ya, VIII)
Mayıs ayların gülüdür. Mayıs gençliğe yakışır. Mayıs şenliklerle geçmeli... Elbette izin çıkarsa.

ÖNCEKİ HABER

Deprem 'hasta' ediyor

SONRAKİ HABER

Kapitalizm merkezli bilim olmaz

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...