İran'la resmi temas yok

İran'la resmi temas yok
Dışişleri Bakanlığı, Uğur Mumcu suikasti soruşturmasına ilişkin kendilerine, İçişleri Bakanlığı'ndan resmi çerçevede gelen bir belge bulunmadığını bildirerek, İran'la bu konuda herhangi bir temas olmadığını duyurdu.
Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Sermet Atacanlı, haftalık basın toplantısında, sorular üzerine, Uğur Mumcu suikastı çerçevesinde gözaltına alınan kişilerin İran ile ilişkisi bulunduğuna dair iddiaları değerlendirdi. Atacanlı, kendilerine İçişleri Bakanlığı'ndan konuya ilişkin resmi çerçevede bir belge veya bilgi gelmediğini ifade ederek, şunları söyledi: "Bu konuda İçişleri Bakanlığı ve emniyet makamlarınca yürütülen bir soruşturma var ve bu yasa gereği şu aşamada gizli olması gereken bir süreçtir. Dışişleri Bakanlığı olarak, şu ana kadar biz de olayları izliyoruz. Yetkili makamlar tarafından bize intikal ettirilebilecek belge ve bilgilerin tarafımızca değerlendirilerek gereğinin yerine getirileceği tabiidir."
Bu çerçevede, İran ile şu ana kadar bir temaslarının olmadığını belirten Atacanlı, bir gazetecinin "Yani, şu aşamada olayın dışında mısınız?" sorusuna olumlu yanıt verdi. Atacanlı, "Resmi bir kurum olarak, resmi işlem yapmak için, resmen intikal ettirilecek bilgileri ve soruşturmanın sonuçlarını beklemek durumundayız" diye konuştu.
Atacanlı, Türkiye ile İran arasında bazı güvenlik mekanizmalarının bulunduğunun hatırlatılması ve bu toplantılarda ele alınan "terör" konusunda, Türk tarafının tatmin olup olmadığının sorulması üzerine ise şunları söyledi: "Bu konuya ilişkin görüş ve endişelerimiz olağan görüşmelerde ve çeşitli mekanizmalar çerçevesinde sürekli olarak İran tarafına intikal ettiriliyor. Güvenlik açısından her konunun bizim için yüzde 100 tatmin edici olduğunu söylemek zor ama bunlar İran ile ele alınıyor ve tatmin edici bir sonuca ulaşılması için çaba sarf ediliyor."
Sözcü Yardımcısı, konuya ilişkin bir başka soru üzerine ise kendilerine ilk olarak bazı kanıtların gelmesi gerektiğini yineleyerek, "Bizim bunun üstünde çalışmamız ve ondan sonra eldeki verilere göre hareket tarzını tayin etmemiz lazım" dedi.
İran basınının tepkisi
İran'da yayınlanan gazeteler, Uğur Mumcu suikastine İranlıların karıştığı iddialarını, "İran'a karşı komplo" olarak nitelediler. Muhafazakâr Resalet gazetesindeki yorumda, Türkiye siyaset ve basın çevrelerinde son birkaç gün içinde İran aleyhine "daha önce benzeri görülmemiş" bir propaganda yapıldığı belirtilerek, "Cumhurbaşkanı Ahmed Necdet Sezer'in ilk dış gezisini İran'a yapacağı bir koşulda Türkiye toplumunun zehirli atmosferi, İran-Türkiye ilişkilerini şiddetli bir şekilde tehdit ediyor" ifadesi kullanıldı.
İran'a yönelik suçlamaların, 13 İran vatandaşı Yahudi'nin İsrail lehine casusluk yapmaktan yargılanmalarıyla bağlantılı olduğunu iddia eden gazete, sanıkların Şiraz'da yapılan mahkemede İsrail lehine casusluk yaptıklarını itiraf etmelerinin İsrail'i zor duruma soktuğu ve "Ankara'daki siyonist lobilerin İran aleyhine yalan suçlamalar ortaya atarak Şiraz dosyasını etki altına almak için harekete geçtikleri" görüşünü savundu.
Muhafazakâr Cumhuri İslami gazetesi ise, "Türkiye-İran ilişkilerini engellemek isteyen gizli ellerin ifşa edilmesi" başlığıyla verdiği haberde, Türkiye'de gazete ve televizyonlarda yayınlanan iddiaları geniş bir şekilde yansıttı. Gazete, Ahmet Mercan ve Doğu Perinçek ile Uğur Mumcu'nun ağabeyi ve ablasının açıklamalarına geniş yer verdi. Yayın hayatına yeni başlayan reformcu Bahar gazetesi ise, "Türkiye basınının İran aleyhine saldırısı" başlığıyla Türk medyasında yer alan iddiaları yansıttı.