30 Nisan 2000 21:00

Antep'te grev sürüyor

DİSK Genel-İş Sendikası'nın Gaziantep Büyükşehir Belediyesi ile Gaziantep Su ve Kanalizasyon İdaresi (GASKİ)'nde başlattığı grev devam ediyor.

Paylaş
Antep'te grev sürüyor
DİSK Genel-İş Sendikası'nın Gaziantep Büyükşehir Belediyesi ile Gaziantep Su ve Kanalizasyon İdaresi (GASKİ)'nde başlattığı grev devam ediyor. DİSK Örgütlenme Dairesi Başkanı Aşur Kurgen, düzenlediği basın toplantısında, 10 Nisan'da başlayan grevi büyük moral ve kararlılıkla sürdürdüklerini söyledi.
Büyükşehir Belediye Başkanı Celal Doğan'ın gerçek dışı rakamlara dayanarak yaptığı açıklamalarla, gerçekleri çarpıtmaya, greve olan kamuoyu desteğini azaltmaya çaba harcadığını belirten Kurgen, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Gerçekler, tüm çıplaklığıyla ortada. Bugün burada grevde olan işçilerin aylık ücretleri 130 ile 140 milyon lira arasında değişiyor. Doğan'ın önerisini kabul etmemiz halinde aylık ücretler 180-190 milyon lira olacak. Bunu kabul etmemiz olanaksız."
Kurgen, Büyükşehir Belediye Başkanı Celal Doğan'ın Vali Muammer Güler ve Emniyet Müdürü Ali Kalkan'ı, görevlerini yapmamakla suçlamasından üzüntü ve kaygı duyduğunu ifade ederek, "Görev ve sorumluluklarını bilerek hareket eden valimiz ve emniyet müdürümüze, kendim ve işçiler adına teşekkür ediyorum" diye konuştu. Öte yandan işçilerin taleplerini anlatan 10 bin bildirinin de halka dağıtıldığı ifade edildi. src=/resim/b1.gif width=5>
Başa dön


Kamu emekçilerinden Bal'a
   'Bize güvenin' çağrısı
Eğitim-Sen Genel Başkanı Kemal Bal, Urfa'da Eğitim-Sen üyeleriyle toplantı yaptı. Şair Nabi Kültür Merkezi'nde yapılan toplantıya katılan eğitim emekçileri sendikal süreci değerlendirerek önümüzdeki döneme ilişkin beklenti ve önerilerini dile getirdiler.
Toplantı Eğitim-Sen Şube Başkanı Şehmuz Çakırtaş'ın açılış konuşmasıyla başladı. Daha sonra söz alan Kemal Bal, eğitim sorunlarına değinerek eğitimde kaliteyi önemsediklerini, ancak koşulların iyi hizmet için uygun olmadığını belirtti. Bal, sorunların çözümünün, eğitimin bütün süreçlerinde öğretmenlerin ve sendikanın muhatap alınması ile mümkün olduğunu söyledi.
Barış, AB, sahte sendika yasası, norm kadro, TİS ve grev hakkı gibi konulara değinen Bal, "Eğitim-Sen dünyada ve yurtta barış şiarıyla hareket etmiştir. Barış söylemimiz hiçbir yerle bağlanmasın, barış olmazsa demokrasi olmaz" dedi. Bal, "AB ile ilişki emperyalistlerle ve ilişki olarak değerlendirilmemeli bu Türkiye Cumhuriyeti, İngiltere Krallığı ya da AB devletleriyle ilişkisi değildir" diyerek, AB'ye girmenin demokratik normlarda ortaklaşmak olduğunu savundu, AB ile emperyalistlerin hegemonyasına girileceği değerlendirmesinin yanlış olduğunu ileri sürdü.
Mücadeleci sendika istiyoruz
Daha sonra söz alan üyeler Eğitim-Sen MYK'sının sahte sendika yasasına norm kadro uygulamalarına ve gelişen saldırılara karşı iki yıllık pratiğini eleştirdiler. Söz alan işyeri temsilcileri "İki yıldır Eğitim-Sen fiili meşru mücadele zeminini terk etmiştir. Norm kadro konusunda tavrını sadece 'Biz muhatap olmalıydık' noktasına indirgemiştir. Sorunlar geçen seçimde dinamiklerin MYK'nın dışında bırakılmasıyla başlamıştır. Örgütün içinde sorun yaratan ve büyük bir kitlenin temsilini dışlayan ve sendikayı pasifize eden bu sürece dur demek için önümüzdeki dönem mutlaka nispi temsil uygulanmalıdır" dediler. Görüşmeci değil mücadeleci bir sendika istediklerini; kendilerini MYK'nın aldığı her kararı hayata geçirmeye hazır olduklarını söyleyen kamu emekçileri, tabana güvenmediğini sıkça tekrarlayan Bal'a dönerek; "Bize güvenin" dediler.
Okuyana değil, emekçilere teşekkür
Kemal Bal'ın, Siyami Erdem, Orhan Altuğ ve Hasan Hayır'ın Yaşar Okuya'na teşekkür etmesini eleştiren işyeri temsilcileri, "Eğer sözleşme sözcüğü yasada yer almışsa -ki bu da çok büyük bir değişiklik değildir- bu mücadele sonucunda yapılmış bir değişikliktir teşekkür edilecekse de kamu emekçilerine teşekkür edilmelidir. Emekçilere yönelik saldırıların altına imza koyan Yaşar Okuyan'a değil" dediler. Bal, sorulara ve eleştirilere yanıt vererek, "Biz o günden bugüne belki de sizin hoşunuza gitmeyen şeyler yaptık. 21-24 Kasım yürüyüşünü erteledik, doğru yaptık ben hâlâ bunu savunuyorum. Örgüt iki yıldır pasifize olmuş eleştirisini doğru kabul etsek bile bana Başkanlar Kurulu 'Grev yap, eylem yap' demezse kimse bana grev yaptıramaz. Hoşunuza gitmeyen şeylerin hesabını genel kurullarda sorarsınız" dedi. Sürgünler konusuna değinen Bal, sürgünleri durduramadıklarını, ancak fiili ve meşru mücadeleye devam edeceklerini söyledi.
ÖNCEKİ HABER

Emek Platformu Bursa Bölge Toplantısı

SONRAKİ HABER

Yunuslardan Yunus Emre

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...