23 Nisan 2000 21:00

Eksikliklerinizi tamamlayın

ÖSS sınavı yaklaşırken, öğrencilerin kaygıları da artıyor. Yeni sistemde 1 puanın, 10 bin kişilik sıralamayı tamamen değiştirebiliyor olması, öğrencileri paniğe sürüklüyor.

Paylaş
Eksikliklerinizi tamamlayın
Uzmanlar, 18 Haziran Pazar günü yapılacak yükseköğretime Öğrenci Seçme Sınavı (ÖSS)'na yaklaşık 2 ay kala öğrencilere çeşitli önerilerde bulundular. Uzmanlar, gençlerin geçmişe yönelik başarısızlıklarını değil, başarılarını düşünmelerini ve yoğun kaygı yaşayanların mutlaka bir rehber öğretmen ya da psikolojik danışmana başvurmalarını önerdiler.
Sınav olumsuz etkiliyor
Özel Erol Altaca Dershanesi Rehberlik Koordinatörü Fulya Aydın, geçen yıl başlayan tek sınav uygulamasının öğrencileri psikolojik olarak olumsuz etkilediğine dikkat çekiyor. Kaygının daha yoğun olduğunu, sınav yaklaştıkça stresin arttığını belirten Aydın, "Geçen yıl bilinmezliğin stresi vardı. İlk sınavla sistem tanındı ve bu yıl 1 puanla 100 ya da 10 bin öğrencinin önüne geçebilme şansı büyük bir baskı unsuru oluşturuyor. Bu da stresi daha da artırıyor" diyor. Kalan yaklaşık 2 aylık süreyi öğrencilerin en iyi şekilde değerlendirmeleri gerektiğini de kaydeden Aydın, ekliyor: "Öğrenciler, yapamadıkları ya da hiç anlayamadıkları konular yüzünden paniğe kapılmak yerine, 2 ayı planlı disiplinli ve düzenli bir şekilde kullanıp, eksikliklerini tamamlamak, bildiklerini tekrar etmek şeklinde bir plan yapmalılar."
Sistematik olunmalı
Öğrencilerin beslenme ve uyku alışkanlıklarını düzene koymalarının önemine dikkat çeken Aydın, sınavda ağırlıklı ortaöğretim başarı puanının çok etkili olması nedeniyle son sınıf öğrencilerinin okul başarılarını yüksek tutmak için gayret göstermelerini öneriyor. Geleceğin 3 saatlik bir sınava bağlanmasının öğrencileri zor duruma soktuğunu da vurgulayan Aydın, "Öğrenci iyi bir üniversitede okumak istiyorsa, 200'ün üzerinde puan alması gerekiyor. Bunlar da öğrencinin gözünü korkutuyor. Puanlar yüksek olduğu için umutsuzluğa kapılanların yanında, kendine güvenen öğrenciler arasında da kıyasıya rekabet başlıyor" eleştirisini getiriyor.
Yüzde 10'luk mutlu azınlık
Özel Uğur Dershanesi Psikoloğu Leyla Genç de, 1.5 milyon dolayında öğrencinin her yıl üniversiteye girme umudu ve amacıyla yola çıktığını belirterek, bu gençlerin üniversiteye giren yüzde 10'luk "mutlu azınlık" içinde olmayı istediğini söyledi. Ancak bu gençlerin acımasız bir rekabetle karşı karşıya kaldığını ifade eden Genç, "Sınava 2 ay kala heyecan dorukta. Eğer öğrenci sene başından beri testlerini zamanında çözüp, tekrarlarını yaptıysa sorun yoktur. Üzülerek belirtmeliyim ki; yıllardır rehber öğretmenlik yaparım, bu tanıma uygun çok az öğrenci olmuştur. Bunun nedeni iç disiplin olgusunun eksikliğidir" şeklinde konuştu.
2 ay yeterli mi?
Üniversiteye düzenli hazırlananlardan son 2 ayda genel tekrarlamaları yaparak ve bol soru çözerek zamanlarını değerlendirmelerini de isteyen Genç, henüz ders çalışmaya tam olarak başlamayanların bile şansı olduğunu vurgulayarak, iyi bir planlama ve uygulama ile sınava hazırlanmak için kalan sürenin yeterli olduğunu kaydetti. Leyla Genç, "Düşünmekten ziyade, eyleme geçmenin tam sırası. 'Son iki ay kazanmam için yeterli bir süre midir?' diye soracak olursanız, cevap 'Evet' olacaktır" dedi.
Dinlenmeye zaman ayırın
"Bu sınav meslek sahibi olmanız için geçmeniz gereken bir köprüdür" diyen Genç, sınava bunun dışında farklı anlamlar yüklenilmemesi gerektiğini bildirdi. Gençlerin kendi kendileriyle olumlu bir diyalog kurmalarını da isteyen Genç, " 'Acaba kazanabilir miyim?' şeklinde düşünmektense, kazanabileceğinizi düşünün" dedi. Gençlerin kendilerine dinlenebilecekleri ve eğlenebilecekleri küçük zaman dilimleri ayırmalarının da önemine değinen Genç, "Çalışmalarınızı 45 dakika ders, 5 dakika tekrar, 10 dakika dinlenme olarak ayarlayın" diye konuştu.
Yardım alın
"Yoğun bir kaygı yaşıyorsanız mutlaka bir rehber öğretmenden veya psikolojik danışmandan yardım alın" diyen Genç, sınav sırasında yaşanan kaygının performansı olumsuz yönde etkileyip, başarıyı fazlasıyla düşürdüğünü söyledi. Öğrenilen tüm bilgilerin yüzde 100 unutulmayacağını, bunların birbirleriyle çağrışım bağlarıyla bağlı olduklarını da kaydeden Genç, adayların, zamanı dikkatli ve verimli kullanabilmeleri için bol bol deneme sınavı çözmeleri gerektiğini bildirdi. Genç, gençlerin uyku düzenine de dikkat etmeleri ve en az 7-8 saat uyumaları gerektiğini ifade ederek, "Geçmişe dönük başarısızlıklarınızı değil başarılarınızı düşünün, kendinizi olumlu yönde yönlendirin, kendinizi başarıya layık görün" önerisinde bulundu. src=/resim/b1.gif width=5>
Başa dön


TEDAŞ'ın sorumsuzluğu can aldı
Halil İmrek - Hasan İşler
TEDAŞ'ın sorumsuzluğu önceki gün Adana'nın Yeşilyuva Mahallesi'nde bir kişinin canına mal oldu. Kaldırıma geçmek isterken elektrik direğine tutunan 23 yaşındaki Cüneyt Duman, elektrik çarpması sonucu feci şekilde hayatını kaybetti. Askerden yeni gelen 23 yaşındaki Cüneyt Duman, Yeşilyuva Mahellesi 6. Sokak'ta kaldırım üstünde bulunan elektrik direği önünden geçmek istedi. Yolun yağmur suyundan dolayı gölet olması nedeniyle elektrik direğine tunan Cüneyt Duman, elektrik akımına kapıldı; kapkara bir renge bürünen Duman, hemen orada can verdi. 1 haftadır TEDAŞ, yetkililerine sürekli haber verdiklerini belirten mahelle halkı "Önceden önlem alınsaydı bir kişi hayatını kaybetmezdi" dediler.
Sorumlu TEDAŞ
Ölümün kaza olmadığını kesinlikle cinayet olduğunu belirten Yeşilyuva halkı, hastanenin duvarında bile elektrik olduğunu, herkesi çarptığını, kendilerinin sürekli olayı haber verdiklerini, ama dikkate alınmadıklarını ve yetkililerin illa da bir kişinin ölmesini beklediklerini söylediler. Birçok elektrik direğinde kaçak olduğunu, yağmur yağması ile kaçak elektriğin iyice açığa çıktığını anlatan mahalle sakinleri, hiçbir önlem alınmadığını fakir semtlere kimsenin uğramadığını söylediler. Elektrik kaçağının fazla olmasından dolayı direkten duvara geçtiğini ve birçok kişinin dokunduğu duvardan bile çarpıldığını belirten mahalleliler, şikâyetçi olacaklarını belirttiler.
Bir çarpılma daha olmuş
1 hafta içerisinde birçok kişinin bir şekilde elektrik çarpılmasına uğradığını öne süren mahalle sakinleri Duman'ın ölümünden yarım saat önce mahalle bakkalı ve bir çocuğun da çarpıldığına dikkat çektiler. Bir çocuğun aynı direkten şiddetli elektrik çarpması sonucu ileriye fırlaması ile kurtulduğunu anlatan mahalle halkı, çocuğun annesinin hemen TEDAŞ'ı aradığını ama yine kimsenin gelmediğini vurguladılar. Mahalle muhtarının da durumu dilekçe ile bildirdiğini, ama herhangi bir sonuç alınmadığını aktaran mahalleliler, önceki durumları, dilekçe başvuru örneğini, şahitleri, tutulan tutanağı delil olarak gösterip şikâyette bulunacaklarını ve tazminat davası açacaklarını ifade ettiler. TEDAŞ'ın özellikle özelleştirilmesi ile hiçbir yatırım yapmadığını önlem almadığını birkaç trafonun tüm mahallenin elektirik dağıtımını kaldıramadığını söyleyen mahalle sakinleri, sürekli çağırdıkları ama bir türlü gelmeyen TEDAŞ' yetkililerinin tepkiler karşısında polis kontrolünde arızayı giderdiklerini belirttiler. Polis gözetiminde arızayı acele bir şekilde giderip ayrılan TEDAŞ yetkililerinin direkte bulunmayan fincanı (elektriğin direğe geçmesini önleyen izoletör) bile sonradan taktıkları öğrenildi.
Okul açık olsaydı...
Doğumevi Hastanesi'nin bitişiğinde olan, Nuri ve Zekiye Has İlköğretim Okulu'nun cumartesi dolayısıyla kapalı olması büyük bir felaketin önünü aldı. Elektrik direğindeki kaçağın yağan yağmurla daha artması ve bir kişinin canını kaybetmesinin okulun açık olduğu bir güne denk gelmesini düşünmek bile istemediklerini söyleyen mahelli sakinleri, okuldan çıkan öğrencilerin çoğunun kaçağın olduğu yerden geçtiğini bununda büyük bir katliama yol açabileceğini ifade ettiler.
Elektrik kaçağının biriken su göletlerine de sıçramış olduğunu hatırlatan mahalleliler, okulun kapalı olmasının büyük bir felaketi engellediğini kaydettiler.
ÖNCEKİ HABER

Ankara gençliği 1 Mayıs'ta alanlarda

SONRAKİ HABER

Orhan Veli ve Garip Şiiri

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...