Çocuklar vicdanlı çıktı

Çocuklar 'vicdanlı' çıktı
Dün 23 Nisan'dı. "Neşe dolamayan" çocuklar, gelenek olduğu üzere bir günlüğüne fiziksel "dolduramadıkları" koltuklara oturdular ve "daha büyük" ve "vicdan" sahibi olduklarını gösterdiler. Çocuklar, o koltukları işgal edenlere inat, onların "popülist" deyip, görmezden geldiği özlemleri, talepleri dile getirerek, oturdukları koltukların hakkını verdiler. Okul önlerindeki kazaları önlenmesini, depreme dayanıklı okullar yapılmasını, sokak çocuklarının kurtarılması için ailelerine iş sağlanmasını, öğretmenlerinin maddi ve sosyal olanaklarının artırılmasını istediler. İzmir'de "küçük" Büyükşehir Belediye Başkanı'nın işten atılan işçileri geri alma kararı, "büyük" başkanın girişimleri ile son anda engellendi.
İstanbul Valisi Erol Çakır'ın koltuğuna oturan Bakırköy Osmaniye İlköğretim Okulu öğrencisi, Alper Can Erten, okul önlerindeki kazaların önlenmesi için gerekli önlemlerin alınmasını istedi.
Aynı koltuğa oturan Hürriyet Bekir İlköğretim Okulu Yonca Demir'in ilk el attığı konu ise sokak çocukları oldu. Bu soruna "Sokak çocuklarından mendil almayın" demek dışında çözüm bulamayan Sosyal Hizmetler İl Müdürü Kahraman Eroğlu'na da talimat veren Demir, "Sokaklarda dolaşan ve uçucu madde kullanan çocukların bakım merkezlerine götürülmesini" istedi. Demir, yoksul ailelere de yardımcı olunmasını istedi.
Demir, bu talimatını telefonla aradığı İstanbul Emniyet Müdürü Hasan Özdemir'e de iletti. İstanbul Valisi Çakır'ın "Sokak çocuklarına nasıl yardımcı olabiliriz?" sorusuyla sıkıştırmaya çalıştığı Yonca Demir'in yanıtı hazırdı: "Ailelere para yardımı yapılabılır ve iş olanağı sağlanabilir".
'Okullarımız yıkılmasın'
İstanbul Milli Eğitim Müdürü Ömer Balıbey'i makamında ziyaret eden Beyazıt İlköğretim Okulu öğrencilerinden Onur Yüksel Erik de, "İl Milli Eğitim Müdürü" oldu. Okullarda çocukların sosyal faaliyetlerinin artırılması için daha fazla imkân sağlanmasını isteyen Erik, trafik sorununa değindi ve bu sorunun çözülmesini istedi. Depremde yıkılan okulları da hatırlatan Erik, "Bu zorluklarla bir daha karşılaşılmaması için depreme dayanıklı okullar yapılması gerektiğini" vurguladı.
'Öğretmenim sıkıntı çekmesin'
Erik, hakları için eylem yapan öğretmenlerin üzerine polisi süren, soruşturma ve sürgünlerle cezalandıran yetkililere, öğretmenlerinin taleplerini dile getirerek de ders verdi. Maddi sıkıntı içindeki öğretmenlerin içinde bulunduğunu söyleyen Erik, bu sorunun bir an önce çözülmesini istedi.
'Babamın işini geri verin'
İzmir Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdari (İZSU) Genel Müdürlüğü'nün taşeron firmasında çalışırken işten çıkarılan ve bu nedenle bir süreden beri açlık grevinde bulunan 118 işçinin çocukları da, "babalarının işe geri alınması" için dün İzmir Büyükşehir Belediyesi'ndeydi. Belediye Başkanı Ahmet Piriştina'nın makamına 9 yaşındaki Özel Amerikan SEV Koleji Öğrencisi Genco Türkmen otururken, babaları dönüşümlü açlık grevinde bulunan işçilerin çocukları anneleri ile birlikte "çocuk başkanı" ziyaret ettiler.
'Büyük' müdahalesi!
Çocuk Başkan Türkmen'e açlık grevindeki babalarına ne zaman iş verileceğini soran işçi çocukları; "Park istemiyoruz. Sadece babalarımızın işe alınmasını istiyoruz" dediler. Türkmen ise, işten atılan ve açlık grevinde olan işçilerin yeniden işe alınmasını istedi.
Ne yazık ki, "büyük" Belediye Başkanı Ahmet Piriştina da, oradaydı ve "büyüklüğü"nü yaparak, hemen bu "popülist politika"yı önleyerek gösterdi. "Muhatabı biz değiliz" türünden uzun uzun açıklamalar yapan Piriştina'nın bu söylevi, işçi çocukları ikna edemedi.
'Deprem yaraları acilen sarılsın'
Deprem bölgesindeki çocuklar da, dün depremde yanlarında göremedikleri "yetkili koltukları"na oturdular. Kocaeli Valisi'nin koltuğuna oturan Seymen 8. Boru İlköğretim Okulu Duygu Büşra Koral, deprem yaralarının sarılması istedi. Koral, görevde kaldığı sürece şehir merkezinde yeni yapılacak binaların en fazla 3 kat olması için mücadele edeceğini de belirterek, 8 aydır kaldırılmayan enkazların kaldırılmasını ve enkaz alanlarınnı yeşil alan yapılmasını istedi. Koral, şöyle devam etti. "Depremden sonra sivil savunma ve sağlık teşkilatlarındaki eksikliğinin ortaya çıktığını gördük. Bu eksikliğin bir an önce giderilmesi gerekir. Deprem yaraları acilen sarılsın. Hasarlı üst geçitler onarılsın. Çocuk festivalleri düzenlensin. Çocuk tiyatroları geliştirilsin."
Toplu taşımaya önem verilsin
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde Ali Müfit Gürtuna'nın koltuğuna ise Fatih'teki İbrahim Alaettin Gövsa İlköğretim Okulu Öğrencisi Özgür Öztürk oturdu. Öztürk, İstanbul'un trafik sorununa değinerek, toplu taşıma ve demiryollarının önemini vurguladı. İnsanların toplu taşıma araçlarıyla seyahat etmeleri gerektiğini ifade eden Öztürk, yapılan metroya hızlı trenleri de eklemek istediğini, sanayiyi şehrin dışına taşımayı ve çocuk trafik pistlerini yapmayı planladığını söyledi.Öztürk, deprem sorununun çözümü için de, zemin etüdü yapılmayan ve imara uygun olmayan yapılara izin vermeyeceğini dile getirerek, "Biz çocuklar, beton yığınları arasında on ay okula gidip geliyoruz. Olanağı olan arkadaşlarımız tatil yapıyor. Diğerleri de tatilde sokakta oynuyorlar. Bu çocuklarımız için parkların ve ağaçlandırılmış yeşil alanları çoğaltmayı düşünüyorum. Ayrıca, bilgi çağında her semtte çocuk kütüphanelerinin olmasını istiyorum" diye konuştu.
Demirel'e koltuk şakası!
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel de, 23 Nisan dolayısıyla, yurdun çeşitli yerlerindeki 81 okuldan gelen yaklaşık 3200 öğretmen ve öğrenciyi Çankaya Köşkü'nde kabul etti. Özel Hafsa Sultan İlköğretim Okulu öğrencisi Ahmet Salih Katı adlı öğrenci, papyonlu kıyafeti ve fötr şapkasıyla Cumhurbaşkanı Demirel'i taklit eden bir konuşma yaptı. Katı, sözlerinin sonunda, "Koltuğu kaptırdık, ama şapkayı kaptırmayız" dedi.
Adana Hayriye Kemal Kusun İlköğretim Okulu Öğrencisi Anıl Çakır ise, Cumhurbaşkanı Demirel'e "Yerinizde gözüm var" dedi. Demirel, görevlilerden Çakır'ı makam odasına götürerek, koltuğuna oturtmalarını istedi.