11 Nisan 2000 21:00

Zirveden önce zirve

Ecevit'in kaos tehditli açıklamalarının ardından Bahçeli ve Yılmaz da grup toplantılarında görüşlerini açıkladılar.

Paylaş
Zirveden önce zirve
Başbakan Bülent Ecevit'in hasta yatağından yaptığı açıklamalardan sonra ANAP ve MHP genel başkanları da cumhurbaşkanlığı seçimine ilişkin tavırlarını açıkladılar. Yılmaz'ın adaylığına kapıyı kapatan Ecevit'in açıklamalarına ANAP liderinin yanıtı, "Bu konuda uzlaşamayabiliriz, ama hükümet devam etsin. Çankaya seçiminde de iş olacağına varır" şeklinde oldu. MHP Genel Başkanı Bahçeli de 6 şartla ilkelerini özetlerken, Yılmaz'ın adaylığı için açık kapı bırakmadı ve son şartında MHP'li bir adayı tarif etti. Dün toplanması planlanan liderler zirvesi de Ecevit'in sağlık problemi gerekçesiyle belirsiz bir tarihe ertelendi.
Bahçeli, MHP grup toplantısında yaptığı konuşmada, yeni cumhurbaşkanının Meclis tarafından seçileceğini vurgulayarak, "Bu konuda herhangi bir endişeye gerek bulunmadığını" kaydetti. MHP lideri Bahçeli, cumhurbaşkanı seçimlerinin hükümet meselesinden ayrı ele alınması gerektiğini belirterek, "Yeni cumhurbaşkanı, kamuoyumuzca dürüst, şaibesiz ve milletimizin manevi değerlerine saygılı hüviyeti ile tebaruz etmiş, demokrasinin ilkeleri konusunda duyarlı bir şahsiyet olmalıdır" diyerek MHP'li bir adayı tarif etti. Bahçeli, partisinin ilkelerini şöyle sıraladı:
- Yeni cumhurbaşkanının kim ya da hangi partiden olmasından çok ilkeler önemlidir.
- Cumhurbaşkanlığı seçiminin hükümet meselesinden ayrı olarak ele alınması daha doğru bir yaklaşım olacaktır.
-Yeni cumhurbaşkanı, Meclis'te bulunan bütün partilerle yapılacak diyalogla mümkün olan en geniş uzlaşma zemininde ortaya çıkacak bir anlayış ve işbirliği sonucunda seçilmelidir.
-Siyasi partiler ile Meclisimiz, cumhurbaşkanı seçimine küçük ve kişisel hesapların değil, siyasetin prestij kazanma ve güven tazelemesinin bir aracı olarak yaklaşmalıdır.
-Yeni cumhurbaşkanı olacak şahsın her şeyden önce Türkiye'nin bütünlüğü ve Türk Devleti'nin milli ve üniter yapısı konusunda temsil edici, cumhuriyetin temel değerlerini sahiplenecek bir kimliğe sahip olması önemlidir.
-Yeni cumhurbaşkanı kamuoyumuzda bugüne kadar dürüst, şaibesiz ve milletimizin manevi değerlerine saygılı hüviyeti ile tebaruz etmiş; demokrasinin ilkeleri konusunda duyarlı bir şahsiyet olmalıdır.
Yılmaz'dan 'uzlaşamayız' sinyali
ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, cumhurbaşkanlığı konusunun bir hükümet konusu, koalisyonun geleceği bakımından bağlayıcı bir husus olmadığını söyleyerek, ortaklarıyla uzlaşamayacaklarının sinyalini verdi. Yılmaz, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, cumhurbaşkanı seçimi ile ilgili tartışmaları değerlendirdi.
Bugün Türkiye'nin önünde Meclis'in Anayasa kuralları içinde cumhurbaşkanlığı seçimini tamamlamasının bulunduğunu belirten Yılmaz, şunları söyledi: "57. hükümet, kuruluşundan beri uzlaşma ve istikrarı her şeyin üzerinde tutmuştur. Cumhurbaşkanlığı seçimi, hükümetin temelini oluşturan uzlaşma ve istikrar tercihinin önüne geçmemelidir, geçmeyecektir.
Esasında cumhurbaşkanlığı konusu, hükümetin ne protokolünde ne programında bir koalisyon mutabakatı olarak herhangi bir şekilde yer almamıştır. Geçmişte de aynı şekilde çeşitli konular bu hükümetin gündemine gelmiş, bu konuların bazıları sonuçlanmış, bazıları da sonuçlanmamıştır. Af meselesi buna örnektir. Ama sonuçlanmayan konular bu hükümetin uyumunu etkilememiş, bu hükümetin dayandığı uzlaşma ve istikrar temeline zarar vermemiştir.
Binaenaleyh, cumhurbaşkanlığı konusu bir hükümet konusu, koalisyonun mevcudiyeti ve geleceği bakımından bağlayıcı bir husus değildir."
'İş olacağına varır'
Mesut Yılmaz, ülkenin önemli sorunları bulunduğunu, gündemin milletin hayatından kopmaması gerektiğini belirterek, "Türkiye, cumhurbaşkanlığı konusuna takılıp kalmamalıdır. Her işte bir hayır vardır ve her iş olacağına varır" dedi.
ÖNCEKİ HABER

İç dünyayı keşfin adıdır Yansımalar

SONRAKİ HABER

Bu nasıl mantık

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...