10 Nisan 2000 21:00
Mamak Belediyesi işçileri greve hazır
Patronlar ve hükümet, IMF'nin "Ücretler yüzde 25'in üzerinde artmayacak" dayatmasını uygulamak için birbiriyle yarışıyor.
Mamak Belediyesi işçileri greve hazır
Patronlar ve hükümet, IMF'nin "Ücretler yüzde 25'in üzerinde artmayacak" dayatmasını uygulamak için birbiriyle yarışıyor. Fazilet Partili Mamak Belediyesi Başkanı Gazi Şahin de toplu iş görüşmelerinde yüzde 15 ücret artışı önerdi.
Genel-İş Mamak Şubesi, belediye yönetiminin teklifini, "insan onuruna yakışmıyan" bir teklif olarak değerlendiryor.
Genel-İş Mamak Şube Başkanı Muharrem Arslan, TİS görüşmelerinin sürdüğünü, 60 günlük yasal süre dolduğu için arabulucu aşamasına geldiklerini, 14 Nisan'da yapılacak görüşmede anlaşma sağlanamaması halinde uyuşmazlık tutanağı tutulacağını söyledi. TİS taslağının yüzde 75-80'inde anlaşma sağlandığını, ancak ücret ve ücrete bağlı maddelerin görüşülmesinin ertelendiğini hatırlatan Arslan, işverenin emek ağırlıklı düşünmediğini, ücret ve ücrete bağlı maddeler ile sendikal izinler konusunda sıkıntılar doğduğunu kaydetti.
Mamak Belediyesi'nde işçilerin 180-200 milyon arasında ücret aldığını, bunun üzerine işverenin yüzde 15'lik artış önerisinin ise komik olduğunu belirten Arslan, DİE verilerinin bile dört kişilik bir ailenin aç kalmama sınırının 400 milyon lira olduğunu ortaya koyduğunu hatırlattı. Kendilerinin yüzde 175 ücret artışı istediklerini kaydeden Arslan, ayrıca özelleştirme ve taşeronlaştırmayı önleyen, iş güvenliğini sağlayan taleplerde bulunduklarını söyledi. Arslan, "Özelleştirme halinde işçilere tazminat ödemesini talep ediyoruz. Ayrıca şirketleştirdiği işyerlerinin işçilerine TİS'den yararlandırma zorunluluğunu talep ediyoruz. Örneğin taşeronlaşmaya gidilmesi durumunda işçi başına 750 milyon ile 1 milyar arasında para da istiyoruz" dedi.
'Vahşi kapitalizm işletiliyor'
Bu dayatmaların sadece işverenin değil, IMF kaynaklı hükümetin bir dayatması olduğunun da altını çizen Arslan, "IMF'nin dayattığı ekonomik reçete bizim ülkemize uymaz. Ama bunu bir biçimiyle yaşama geçirmeye çalışıyorlar. Yani vahşi kapitalizmin kurallarını işletmeye çalışıyorlar, ama ülkemiz sanayiden fazla pay alan bir ülke değil. Az gelişmiş, sanayisi olmayan, montaj sanayisi dışa bağımlı bir ülke. Yoksul, emekçileri aç, sefil, işsiz" diyerek, emekçilerin artık bu dayatmaları kabul edecek durumlarının kalmadığını da sözlerine ekledi. Özelleştirme, taşeronlaştırma, MAI, MIGA, tahkim kararlarının ülkenin talan ve soygunu anlamına geldiğini belirten Arslan, "TİS sürecini de bunlarla bağlantılı görmek gerekiyor. Hükümetin tek başına yüzde sıfır ya da 25 zam önerisi değil, IMF'nin ülkemize dayattığı reçetenin sonucu" dedi. Bu dayatmayı Mamak işvereninin de işçilerine uygulamak istediğini kaydeden Arslan, gelinen aşamada sözleşme görüşmelerinde tıkanma olacağını, işçilerin de üretimden gelen gücünü kullanıp greve çıkacaklarını belirtti. src=/resim/b1.gif width=5>
Başa dön
Emek Gençliği konferansı sona erdi
Emek Gençliği 2. Genel Konferansı, önceki gün yapılan seçimlerle sona erdi. 19 ÖTK, 22 üniversite topluluğu, 8 öğrenci birliği ve 1 öğrenci derneği temsilcisinin de aralarında bulunduğu 230 delegenin katılımıyla yapılan Emek Gençliği Merkezi Konferansı'nın son günü, "köylü gençlik" ile "Kürt gençliği" gündemleri tartışıldı ve seçimler yapıldı.
Köylü gençlik bilinçlendirilmeli
Köylü gençliğin en önemli sorununun işsizlik olduğunu vurgulayan delegeler, işsizliği merkeze alan bir çalışma yürütülmesi gerektiğini ve bu çalışma sonunda ülke çapında merkezi bir eylem yapılabileceğini söylediler. Delegeler, kırsal alanda kimliksiz, eleştirmeyen, üretmeyen işsiz bir kesimin oluşturulduğunu belirterek, köylü gençliğin bilinçlendirilmesi için işçi basınının köylere ulaştırılmasının önemine vurgu yaptılar.
Kooperatiflerin önemi
Ziraat odaları ile ziraat fakültesi öğrencilerinin köylünün bilinçlendirilmesi ve aydınlatılmasında rol oynayabileceğine değinen delegeler, kooperatiflerin de köylünün sömürüldüğü alanlar olmaktan çıkartılıp, onları koruyan alanlara dönüştürülmesi gerektiğini ifade ettiler.
Siyanüre karşı mücadele
Konferansa Malatya, Balıkesir, Tokat'tan katılan delegeler, köylülük içerisinde yaptıkları çalışmaları aktararak, köylü gençlik için kültürel ve sportif faaliyetler düzenlenmesi, gençlik ve kültürevleri kurulması gerektiğini dile getirdiler.
GAP peşkeş çekiliyor
Kürt illerinde gelen delegeler, GAP'ın emperyalistlere peşkeş çekilmesine karşı mücadele yürütülmesi gerektiğini belirterek, GAP konusunda bölgedeki köylülüğü bilinçlendirme çalışması yapacaklarını kaydettiler. Ardahan'dan bir delege, ithal hayvancılığın ve mandıracılığın yerli hayvancılığı öldürdüğünü vurgulayarak, yerli hayvancılığın geliştirilmesi için faaliyet yürütülmesini önerdi.
Eskişehir delegesi ise siyanürle altın aramanın gündemde olduğu Kaymaz köyünde buna karşı faaliyet başlattıklarını bildirdi.
Patronlar ve hükümet, IMF'nin "Ücretler yüzde 25'in üzerinde artmayacak" dayatmasını uygulamak için birbiriyle yarışıyor. Fazilet Partili Mamak Belediyesi Başkanı Gazi Şahin de toplu iş görüşmelerinde yüzde 15 ücret artışı önerdi.
Genel-İş Mamak Şubesi, belediye yönetiminin teklifini, "insan onuruna yakışmıyan" bir teklif olarak değerlendiryor.
Genel-İş Mamak Şube Başkanı Muharrem Arslan, TİS görüşmelerinin sürdüğünü, 60 günlük yasal süre dolduğu için arabulucu aşamasına geldiklerini, 14 Nisan'da yapılacak görüşmede anlaşma sağlanamaması halinde uyuşmazlık tutanağı tutulacağını söyledi. TİS taslağının yüzde 75-80'inde anlaşma sağlandığını, ancak ücret ve ücrete bağlı maddelerin görüşülmesinin ertelendiğini hatırlatan Arslan, işverenin emek ağırlıklı düşünmediğini, ücret ve ücrete bağlı maddeler ile sendikal izinler konusunda sıkıntılar doğduğunu kaydetti.
Mamak Belediyesi'nde işçilerin 180-200 milyon arasında ücret aldığını, bunun üzerine işverenin yüzde 15'lik artış önerisinin ise komik olduğunu belirten Arslan, DİE verilerinin bile dört kişilik bir ailenin aç kalmama sınırının 400 milyon lira olduğunu ortaya koyduğunu hatırlattı. Kendilerinin yüzde 175 ücret artışı istediklerini kaydeden Arslan, ayrıca özelleştirme ve taşeronlaştırmayı önleyen, iş güvenliğini sağlayan taleplerde bulunduklarını söyledi. Arslan, "Özelleştirme halinde işçilere tazminat ödemesini talep ediyoruz. Ayrıca şirketleştirdiği işyerlerinin işçilerine TİS'den yararlandırma zorunluluğunu talep ediyoruz. Örneğin taşeronlaşmaya gidilmesi durumunda işçi başına 750 milyon ile 1 milyar arasında para da istiyoruz" dedi.
'Vahşi kapitalizm işletiliyor'
Bu dayatmaların sadece işverenin değil, IMF kaynaklı hükümetin bir dayatması olduğunun da altını çizen Arslan, "IMF'nin dayattığı ekonomik reçete bizim ülkemize uymaz. Ama bunu bir biçimiyle yaşama geçirmeye çalışıyorlar. Yani vahşi kapitalizmin kurallarını işletmeye çalışıyorlar, ama ülkemiz sanayiden fazla pay alan bir ülke değil. Az gelişmiş, sanayisi olmayan, montaj sanayisi dışa bağımlı bir ülke. Yoksul, emekçileri aç, sefil, işsiz" diyerek, emekçilerin artık bu dayatmaları kabul edecek durumlarının kalmadığını da sözlerine ekledi. Özelleştirme, taşeronlaştırma, MAI, MIGA, tahkim kararlarının ülkenin talan ve soygunu anlamına geldiğini belirten Arslan, "TİS sürecini de bunlarla bağlantılı görmek gerekiyor. Hükümetin tek başına yüzde sıfır ya da 25 zam önerisi değil, IMF'nin ülkemize dayattığı reçetenin sonucu" dedi. Bu dayatmayı Mamak işvereninin de işçilerine uygulamak istediğini kaydeden Arslan, gelinen aşamada sözleşme görüşmelerinde tıkanma olacağını, işçilerin de üretimden gelen gücünü kullanıp greve çıkacaklarını belirtti. src=/resim/b1.gif width=5>
Başa dönEmek Gençliği konferansı sona erdi
Emek Gençliği 2. Genel Konferansı, önceki gün yapılan seçimlerle sona erdi. 19 ÖTK, 22 üniversite topluluğu, 8 öğrenci birliği ve 1 öğrenci derneği temsilcisinin de aralarında bulunduğu 230 delegenin katılımıyla yapılan Emek Gençliği Merkezi Konferansı'nın son günü, "köylü gençlik" ile "Kürt gençliği" gündemleri tartışıldı ve seçimler yapıldı.
Köylü gençlik bilinçlendirilmeli
Köylü gençliğin en önemli sorununun işsizlik olduğunu vurgulayan delegeler, işsizliği merkeze alan bir çalışma yürütülmesi gerektiğini ve bu çalışma sonunda ülke çapında merkezi bir eylem yapılabileceğini söylediler. Delegeler, kırsal alanda kimliksiz, eleştirmeyen, üretmeyen işsiz bir kesimin oluşturulduğunu belirterek, köylü gençliğin bilinçlendirilmesi için işçi basınının köylere ulaştırılmasının önemine vurgu yaptılar.
Kooperatiflerin önemi
Ziraat odaları ile ziraat fakültesi öğrencilerinin köylünün bilinçlendirilmesi ve aydınlatılmasında rol oynayabileceğine değinen delegeler, kooperatiflerin de köylünün sömürüldüğü alanlar olmaktan çıkartılıp, onları koruyan alanlara dönüştürülmesi gerektiğini ifade ettiler.
Siyanüre karşı mücadele
Konferansa Malatya, Balıkesir, Tokat'tan katılan delegeler, köylülük içerisinde yaptıkları çalışmaları aktararak, köylü gençlik için kültürel ve sportif faaliyetler düzenlenmesi, gençlik ve kültürevleri kurulması gerektiğini dile getirdiler.
GAP peşkeş çekiliyor
Kürt illerinde gelen delegeler, GAP'ın emperyalistlere peşkeş çekilmesine karşı mücadele yürütülmesi gerektiğini belirterek, GAP konusunda bölgedeki köylülüğü bilinçlendirme çalışması yapacaklarını kaydettiler. Ardahan'dan bir delege, ithal hayvancılığın ve mandıracılığın yerli hayvancılığı öldürdüğünü vurgulayarak, yerli hayvancılığın geliştirilmesi için faaliyet yürütülmesini önerdi.
Eskişehir delegesi ise siyanürle altın aramanın gündemde olduğu Kaymaz köyünde buna karşı faaliyet başlattıklarını bildirdi.
YAZARLAR
Mustafa Yalçıner
İsrail-İran güç gösterisi nereye varacak?
Nuray Sancar
Vatan millet ıstakoz
Bülent Falakaoğlu
Istakozun faturası!
Ahmet Yaşaroğlu
Çocuklar ve gençler kime emanet?
Adnan Gümüş
Köy Enstitüsü farkı, şehre ve geleneğe uymazlığı: Hümanist, yararcı, bütüncül köy rehberi
Yücel Özdemir
AB, İran’a karşı Türkiye’ye rol verme peşinde
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
