08 Nisan 2000 21:00

Cep vericileri kanser yapıyor

Cep telefonlarının kapsama alanlarını genişletmek için yerleşim yerlerinde adım başı "baz istasyonu" denilen verici istasyonlar kuran Turkcell ve Telsim, halk sağlığı için büyük tehlike oluşturuyor.

Paylaş
Cep vericileri kanser yapıyor
Hacer Yücel
Turkcell ve Telsim'in özellikle büyük şehirlerde kurduğu GSM baz istasyonları, insan sağlığı için büyük tehdit oluşturuyor. Kısa vadede görülen çarpıntı, depresyon ve faranjit gibi olumsuzlukların yanı sıra, bu istasyonların gen bozulmaları, kanser ve beyin tümörüne yol açtığı da bilimsel çalışmalarla kanıtlandı. Buna rağmen, söz konusu tekeller devlet önlem almadığı için rahatlıkla at koşturuyor ve her tarafı baz istasyonları kaplıyor.
Kör noktalarda cep telefonlarının kapsama alanlarını genişletmek için kurulan GSM baz istasyonlarının insan sağlığına etkileri üzerine görüştüğümüz Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Salih Çanakçıoğlu, bu istasyonların yaydığı radyoaktif dalgaların kısa ve uzun vadede ciddi sağlık sorunlarına neden olduğunu vurguladı.
Kanser ve beyin tümörü yapıyor
Prof. Salih Çanakçıoğlu, sistemin kısa vadede insanlarda aşırı gerginlik depresif bulgular, çarpıntı, boğazda kuruma ve yanma, gıcık, kulakta çınlama ve baş ağrısına neden olduğunu, uzun vadede ise daha tehlikeli sonuçlara yol açtığını, bağışıklık sisteminin devre dışı kalması, kanser ve beyin tümörüne varan sonuçlar doğurduğunu söyledi. Çanakçıoğlu, bu kalıcı rahatsızlıkların 5 ila 10 yıl içinde ortaya çıkabileceğini vurgulayarak, bir an önce baz istasyonlarına karşı çalışma başlatılması, yeni baz istasyonlarının kurulmasının önlenmesi ve var olanların kaldırılmasının önemine değindi.
İlk etkiler ortaya çıkıyor
Hemen karşısına baz istasyonu kurulan Halk Bankası Aksaray Şubesi'nde, böyle bir durum yaşandığını anlatan Çanakçıoğlu, bu konuda İstanbul 5. Sulh Hukuk Mahkemesi'nde açılan davada bilirkişi olarak görev aldı. Baz istasyonundan kaynaklı olarak rahatsızlanan 28 banka personelini de muayene eden Çanakçıoğlu, kısa vadede ortaya çıkan belirtilere benzediğini, ancak yeterli çalışma ortamı sağlanmadığı için net bulgulara ulaşmakta güçlük çektiklerini belirtti.
Manyetik alan oluşuyor
Banka şubesinde yüksek yoğunlukta manyetik alan bulunduğunu dile getiren Çanakçıoğlu, dört katlı binanın bütün katlarını gezdiğini, manyetik alanın yoğunlu nedeniyle telefonlarda konuşmanın, bilgisayar ekranına bakmanın mümkün olmadığını vurguladı.
Tekeller çıkar peşinde
Prof. Dr. Çanakçıoğlu, baz istasyonlarını kuran kurumların "kapitalist sistemin iki devi" olduğunu, bu nedenle daha fazla çalışmak gerektiğini söyledi. Cep telefonu sisteminin ekonomik bir pazar olduğunu anlatan Çanakçıoğlu, "Bu şirketler bu yolla pazar olanağı buluyor. Binayı kiraya verene de duruma göre değişen miktarda yüklü paralar veriyorlar. Bazı yerde 20 bin dolar, bazı yerde 2000 dolar ödeniyor. İnsan sağlığı pazar ilişkileri içinde önemsenmiyor. Her iki taraf da karşılıklı maddi çıkarı ön planda tutuyor" diye konuştu.
Başvuruda bulunun
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Salih Çanakçıoğlu, bu nedenle yakınlarına baz istasyonu kurulan insanların herhangi bir şikâyetleri olması halinde kendisiyle bağlantı kurmasını isteyerek, kapitalist sistemin iki devine karşı örneklerin artması, belgelerin tamamlanması ve haklılığın kanıtlanması için bunun şart olduğunu söyledi.
Araştırmalar yetersiz
Prof. Dr. Salih Çanakçıoğlu, yeterli düzeyde araştırma ve çalışma yapılamadığı için baz istasyonlarının daha ne gibi zararları olduğunu da tespit edemediklerini sözlerine ekledi.
ÖNCEKİ HABER

4 milyona 16 saat çalışıyorlar

SONRAKİ HABER

Sakarya esnafı miting hazırlığında

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa