11 Mart 2000 22:00
Metalde sözleşmeler tehlikede
Metal sektöründe örgütlü sendikalar, patron sendikası Madeni Eşya Sanayicileri Sendikası MESS'le uzlaşma arayışında.
Metalde sözleşmeler tehlikede
Şengül Karadağ
Metal sektöründe yaklaşık 90 bin işçiyi kapsayan toplusözleşme süreci yaklaşırken, işkolunda örgütlü sendikalar patron sendikası MESS'le toplantılar yapıyor, uzlaşma ve işbirliği açıklamalarında bulunuyor. Toplusözleşme süreci öncesinde yapılan bu açıklamalar, metal işçileri ve hakları açısından tehlikenin işaretleri.
Metal sektöründeki en büyük sendika olan Türk-İş'e bağlı Türk Metal'in ocak ayında MESS'le yaptığı "Diyalog ve İşbirliği Toplantısı"nın ardından şimdi de DİSK'e bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası MESS'le ortak bir açıklama yaparak, "ülkenin geleceği için diyalog, işbirliği ve toplumsal uzlaşmanın öneminden" dem vurdu. Türk Metal Başkanı Mustafa Özbek, ocak ayında yapılan toplantıda "ekonomik çarkın dönmesi için her türlü fedakârlığa hazır olduklarını" söylüyordu. Şimdi de Birleşik Metal-İş Başkanı Kamil Kinkır, hükümetin 'Enflasyon ile Mücadele Programı'nın desteklenmesi gerektiğini savunuyor.
Türk Metal yöneticilerinin, sözleşmeleri, her dönem kapalı kapılar ardında yaptıkları görüşmelerle 'bağladıkları' biliniyor. 1998 Eylül'ünde başta Renault ve Tofaş işçileri olmak üzere binlerce metal işçisi, Türk Metal'in imzaladığı toplusözleşmenin kendi iradelerini yansıtmadığını, sendikal demokrasinin işletilmediğini söyleyerek eyleme geçmişler, hatta birçoğu tepkisini sendikadan istifa etmeye kadar vardırmıştı.
Oysa kendisini 'sol' diye tanımlayan ve başındakilerin ÖDP'ye yakınlıkları ile bilindiği, üstelik Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu üyesi Birleşik Metal-İş, her sözleşme döneminde Türk Metal'i suçlardı. Birleşik Metal-İş yöneticileri, Türk Metal'in grup toplusözleşme görüşmeleri döneminde kendileriyle birlikte hareket etmediğini, bu nedenle yalnız kaldıklarını ve kötü sözleşmeler imzalamak zorunda kaldıklarını anlatmaya çalışırlardı.
Anlaşılan Birleşik Metal-İş yöneticileri, bu kez, böyle bir açıklamaya gerek duymayacak. Çünkü şimdiden, hükümetin işverenler ve basınla birlikte sürdürdükleri "enflasyonla mücadele programı" ve "programın başarısı için toplumun tüm kesimleri tarafından kavranması" gibi masallar anlatmaya başladılar.
Sermayenin ve hükümetin, işçi, memur, emekli, asgari ücretli, üretici yani çalışan ve üreten tüm kesimleri yüzde 0-25 arasında ücret artışına mahkûm etmeye çalıştığı; özellikle metal sektöründe esnek çalışmanın dayatıldığı böyle bir dönemde, MESS ve Birleşik Metal-İş tarafından yapılan ortak basın açıklamasını, aynen yayınlıyoruz. Yorumu ise metal işçilerine bırakıyoruz.
Şengül Karadağ
Metal sektöründe yaklaşık 90 bin işçiyi kapsayan toplusözleşme süreci yaklaşırken, işkolunda örgütlü sendikalar patron sendikası MESS'le toplantılar yapıyor, uzlaşma ve işbirliği açıklamalarında bulunuyor. Toplusözleşme süreci öncesinde yapılan bu açıklamalar, metal işçileri ve hakları açısından tehlikenin işaretleri.
Metal sektöründeki en büyük sendika olan Türk-İş'e bağlı Türk Metal'in ocak ayında MESS'le yaptığı "Diyalog ve İşbirliği Toplantısı"nın ardından şimdi de DİSK'e bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası MESS'le ortak bir açıklama yaparak, "ülkenin geleceği için diyalog, işbirliği ve toplumsal uzlaşmanın öneminden" dem vurdu. Türk Metal Başkanı Mustafa Özbek, ocak ayında yapılan toplantıda "ekonomik çarkın dönmesi için her türlü fedakârlığa hazır olduklarını" söylüyordu. Şimdi de Birleşik Metal-İş Başkanı Kamil Kinkır, hükümetin 'Enflasyon ile Mücadele Programı'nın desteklenmesi gerektiğini savunuyor.
Türk Metal yöneticilerinin, sözleşmeleri, her dönem kapalı kapılar ardında yaptıkları görüşmelerle 'bağladıkları' biliniyor. 1998 Eylül'ünde başta Renault ve Tofaş işçileri olmak üzere binlerce metal işçisi, Türk Metal'in imzaladığı toplusözleşmenin kendi iradelerini yansıtmadığını, sendikal demokrasinin işletilmediğini söyleyerek eyleme geçmişler, hatta birçoğu tepkisini sendikadan istifa etmeye kadar vardırmıştı.
Oysa kendisini 'sol' diye tanımlayan ve başındakilerin ÖDP'ye yakınlıkları ile bilindiği, üstelik Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu üyesi Birleşik Metal-İş, her sözleşme döneminde Türk Metal'i suçlardı. Birleşik Metal-İş yöneticileri, Türk Metal'in grup toplusözleşme görüşmeleri döneminde kendileriyle birlikte hareket etmediğini, bu nedenle yalnız kaldıklarını ve kötü sözleşmeler imzalamak zorunda kaldıklarını anlatmaya çalışırlardı.
Anlaşılan Birleşik Metal-İş yöneticileri, bu kez, böyle bir açıklamaya gerek duymayacak. Çünkü şimdiden, hükümetin işverenler ve basınla birlikte sürdürdükleri "enflasyonla mücadele programı" ve "programın başarısı için toplumun tüm kesimleri tarafından kavranması" gibi masallar anlatmaya başladılar.
Sermayenin ve hükümetin, işçi, memur, emekli, asgari ücretli, üretici yani çalışan ve üreten tüm kesimleri yüzde 0-25 arasında ücret artışına mahkûm etmeye çalıştığı; özellikle metal sektöründe esnek çalışmanın dayatıldığı böyle bir dönemde, MESS ve Birleşik Metal-İş tarafından yapılan ortak basın açıklamasını, aynen yayınlıyoruz. Yorumu ise metal işçilerine bırakıyoruz.
YAZARLAR
A. Cihan Soylu
‘Boş tencere’ iktidarın neresinde?
Şebnem Korur Fincancı
Tehlike nedir?
Sultan Özer
Yeni anayasa tartışmaları, AKP’ye can suyu olur mu?
Hediye Levent
Erdoğan'ın Irak ziyaretinin 3 sebebi ve değişim rüzgarı!
Arif Nacaroğlu
Özgürlükçü Anayasa
Erkan Aydoğanoğlu
1 Mayıs ve sonrası
Mehmet Özyazanlar
Galatasaray kaparak, Fenerbahçe kaptırmayarak…
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
