05 Mart 2000 22:00

MİT Almanya'da cirit atıyor

Almanya'da Türkiyeliler arasında kışkırtma ve ajanlaştırma faaliyeti sürdürdükleri tespit edilen 4 MİT ajanı, Alman hükümeti tarafından istenmeyen adam ilan edildi.

Paylaş
MİT Almanya'da cirit atıyor
'Diplomatik kadro' görüntüsü altında Almanya'da MİT adına, dinleme, izleme vb. faaliyetler sürdürerek, Türkiyelileri ajanlığa zorladıkları tespit edilen dört kişinin Alman hükümetinin isteğiyle bu ülkeden ayrıldıkları ileri sürüldü. Almanya'da haftalık olarak yayınlanan Der Spiegel dergisinin geçtiğimiz cuma günkü sayısında yer verdiği haberlere göre, Türk görevlilerin sınır dışı talebinin, Alman istihbaratçılar tarafından iki yıl boyunca yapılan araştırmaların bir sonucu olduğu bildiriliyor.
Olayın, kamuoyuna yansımaması, dallanıp budaklanmaması için söz konusu ajanlarını hemen Ankara'ya çeken MİT'in Almanya'daki eleman sayısı hiç kuşkusuz, bunlarla sınırlı değil. İstihbarata yakın kaynaklardan edinilen bilgiye göre, Almanya'da resmi olarak 600 MİT elemanı bulunuyor. Bunlar daha çok diplomatik yollarla Almanya'ya gelerek, burada faaliyet sürdürüyor.
Türkiyeliler arasında düşmanlık faaliyeti
Bir de, sonradan Almanya'da 'kazanılan' ve sınır dışı edilmeleri şimdilik olanaklı görülmeyen 'gayri resmi' MİT elemanlarından söz ediliyor.
4 MİT elemanının Türkiyeliler arasında düşmanlık ve ajanlık faaliyetleri yürütmelerinin belgelenmesinden sonra Türkiye ile Almanya arasında yapılan istihbarat zirvelerinde, Türkiye söz konusu ajanlara yönelik iddialara hiç itiraz etmeden ajanlarını kabul etti. Şubat ayının ortasında Almanya'ya, Federal Anayasayı Koruma Örgütü'nün resmi konuğu olarak bir istihbarat gezisi düzenlemeyi planlayan, ancak çıkan krizden dolayı bu gezisini iptal eden MİT Başkanı Şenkal Atasagun'un, Almanya'daki MİT'çilere daha dikkatli çalışmaları doğrultusunda uyarıda bulunduğu da iddia ediliyor.
Türkiye'den gelen MİT elemanlarının büyük çoğunluğu 'diplomat pasaportu' taşıyor ve konsolosluklarda ve Berlin Büyükelçiliği'nde çalışıyorlar. Bunların bir kısmı da devletin Almanya'daki 'sivil uzantısı' durumundaki Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB)'ne bağlı derneklerde çalıyor. Bütün bunlardan dolayı, Almanya dört MİT ajanını Almanya'da 'istenmeyen adam' ilan ediyor ve Türkiye fazla itiraz etmeden elemanlarını geri çekmeyi kabul ediyor. Der Spiegel'in haberine göre üç ajan hemen Türkiye'ye gitti.
Son yıllarda Almanya'daki Türkiyelilerin gerici tarzda örgütlenmesinde ve çeşitli eylemlere çekilmesinde MİT'in Almanya'daki ajanlarının büyük rolü olduğu belirtiliyor. Alman istihbaratının, zaman zaman ve belli konularda işbirliği içinde oldukları MİT elemanlarını, Türkiyeliler arasında kargaşa çıkarmaya çalışmaktan dolayı sınır dışı etmek istemesi ise ilginç bir gelişme olarak görülüyor.
Almanya'yı bir 'operasyon bölgesi' olarak gören MİT'in bu ülkede illegal faaliyetlerde bulunduğunu ilk olarak açıklayan Wiesbanden'deki Hessen Eyaleti Anayasayı Koruma Örgütü Başkanı Harmut Ferse olmuştu. Ferse 1994'te basına yaptığı açıklamada, MİT'in hızla örgütlendiğini ve illegal bir şekilde operasyonlar düzenlediğini belirtmişti. Ferse'nin bu açıklaması Alman yetkililer tarafından ciddiye alınmadı. MİT'in Almanya'daki faaliyetleriyle ilgili basına yansıyan haberler şunlar:
  • 1987'de Stuttgart'ta iltica başvurusunda bulunan 4 Dev-Sol militanı kaçırılarak Ankara'ya götürüldü.
  • Ocak 1990'da, daha önce paralı askerlik yaptığı sırada MİT'le çalışmayı kabul eden E.Ş., bir basın toplantısı düzenleyerek, MİT ile nasıl işbirliğine zorlandığını, askerliğini bitirdikten sonra geldiği Stuttgart'ta MİT elemanlarıyla yaptığı görüşmeler ve kendisinden istenilenler hakkında açıklamalarda bulundu. E.Ş. MİT elemanı Uğur Şirin ile bir randevusunda çekilen fotografları da basına dağıttı. E.Ş.'nin anlattıklarına göre, MİT'in ilişkilerinin büyük çoğunluğu Stuttgart Başkonsolosluğu'nun üzerinden yürütülüyordu. Olayın basına yansıması üzerine harekete geçen Federal Anayasa Mahkemesi, Stuttgart Konsolosluğu'nda çalışan birçok kişinin MİT elemanı olduğunu belgeleriyle ispatladı.
  • 6 Ocak 1990'da Türkiye ile Almanya arasında yapılan görüşmelerde Hamburg ve Stuttgart'ta faaliyet sürdüren 15 MİT ajanının durumu ele alındı. Türkiye, 23 Mart 1990'da 15 ajanını geri çekmeyi kabul etti.
  • 6 Nisan 1990'da ise Federdal Yüksek Mahkeme, Hamburg Konsolosluğu'nda çalışan iki 'memur'un MİT elemanı olduğunu belgeleriyle ıspatladı. Konuyla ilgili olarak açılan davada, savcılık, söz konusu iki kişinin 'dokunulmazlığını' ilan etti.
  • Bu olaylardan sonra, Türkiye de 8 Alman 'diplomatı'nı istenmeyen adam ilan etti ve Almanya'dan bunları geri çekmesini istedi.
    Bu olaylardan sonra MİT ile Federal İstihbarat Örgütü (BND) arasında 'soğuma dönemi' başladı. Bu dönemin sona erdirilmesi için 13 Temmuz 1992'de Devlet Bakanı Porzner, Türk devleti yetkilileriyle Ankara'da yaptığı gizli bir görüşmede, 'soğuk dönemin' giderilmesi için girişimlerde bulundu. Bu görüşmelerden sonra her iki ülkenin istihbarat örgütünün ortak çalıştığı Berlin İdare Mahkemesi'nin Aktz. VG 19 A 329 82 sayılı kararıyla resmen belgelendi. Kararda merkezi Pullach'da bulunan Federal İstihbarat Teşkilatı (BND)'nin Almanya'da Türk devletine karşı faaliyette bulunanlar hakkındaki bilgileri MİT'e aktardığı belirtildi.
    Bu arada dün bazı gazetelerin 'istihbarat kulislerine' dayanarak verdikleri haberlerde, MİT'in, PKK Başkanlık Konseyi üyelerinden Murat Karayılan ile Diyarbakır Belediye Başkanı Feridun Çelik'in Almanya'da görüştüğü yönünde duyumlar aldığı iddia edilerek, duyumlar üzerine MİT'in 'daha iyi bilgi toplamak için Almanya'da yaşayan bazı Türk vatandaşları ile temas kurduğu' iddiaları yer aldı. Gelişmeler hakkında Almanya İstihbarat Örgütü Başkanı Ernst Uhrlau'nun gizlice Türkiye'ye gelerek dört casusun geri çekilmesini istediğinin belirtildiği haberlerde, MİT Müsteşarı Atasagun'un casusluk suçlamasını kabul etmediği, ancak dört diplomatı başka ülkeye atama sözü verdiği belirtildi.
  • ÖNCEKİ HABER

    Emekçiler büyük kongrede buluştu

    SONRAKİ HABER

    İşkence 'teftişinde' ikinci perde

    Sefer Selvi Karikatürleri
    Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
    Evrensel Ege Sayfaları
    EVRENSEL EGE

    Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...