25 Şubat 2000 22:00
HADEP: 'Siyaset dışına mı itiliyoruz?'
HADEP Genel Başkanı Ahmet Turan Demir, bir süredir devam eden baskıcı ve anti demokratik uygulamaların kitleler üzerinde hiçbirşeyin değişmeyeceği yönünde kaygılara yol açtığını söyledi.
HADEP: 'Siyaset dışına mı itiliyoruz?'
HADEP Genel Başkanı Ahmet Turan Demir, belediye başkanlarının tutuklanması, parti yöneticilerinin ceza alması, il ve ilçe örgütlerine yönelik abluka, baskın ve gözaltı uygulamalarının kendilerinde "yine siyaset dışına itilmek mi isteniyoruz" endişesi uyandırdığını kaydetti.
HADEP Genel Merkezi'nde dün bir basın toplantısı düzenleyen Demir, kendilerine siyaset yapma hakkının tanınmasını istedi. Kürt sorununun çözümü noktasında barışçıl ve demokratik bir mecraya girilmesinin kamuoyunca olumlu bulunduğunu kaydeden Demir, bir süredir devam eden baskıcı ve anti demokratik uygulamaların kitleler üzerinde hiçbirşeyin değişmeyeceği yönünde kaygılara yol açtığını söyledi. Demir, parti yöneticilerinin ceza alması, il ve ilçe örgütlerine yönelik abluka, baskın gözaltı uygulamalarının kendilerinde "yine siyaset dışına itilmek mi isteniyoruz" endişesi uyandırdığını kaydetti.
"Hizbullah'ı örtme amaçlı"
Demir, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Feridun Çelik, Siirt Belediye Başkanı Selim Özalp ve Bingöl Belediye Başkanı Feyzullah Karaaslan'ın tutuklanmaları ile kendisi ve 12 partili hakkında verilen cezaların, "Hizbullah operasyonlarının örtbas edilmesi amacını taşıdığını" söyledi.
Demir, açıklamasında Avrupa ülkelerinin konuya eğilmelerine de değinerek, etkililerin tavırlarını gerçekçi bulmadığını söyledi. Türkiye'nin konuyu içişlerine müdahale olarak görmelerinin ve yönelmemelerinin samimi bir tavır olmadığına dikkat çeken Demir, "Kaldı ki IMF'nin Türkiye önüne koyduğu ve milyonlarca insanın mağduriyetine ve daha da yoksullaşmasına yol açan anlaşmalara uyum konusunda gösterilen çabalar neden iç işlere müdahale olarak algılanmamaktadır? Ekonomik olarak bütünleşmek istenilen modern dünyada, siyasal ve değerler sistemiyle bütünleşmeye karşı bu tepki doğru değildir" diye konuştu.
"Ecevit ve Demirel'i onaylamıyoruz"
Başbakan Ecevit'in partiyi hedef gösteren açıklamaları ve Demirel'in uygulamaları meşrulaştırırcı tavrını anlamanın ve onaylamanın mümkün olmadığını söyleyen Demir, kanunlar karşısında muaf tutulmayı değil aksine çifte standart içeren anti demokratik uygulamalardan vazgeçilmesini istedi. Açıklamasının ardından basın mensuplarının sorularını cevaplayan Demir, bir daha tekrarlamamak üzere şiddeti ortadan kaldırarak Türkiye'de barış için yasalara uygun bir şekilde siyaset yapmak istiyorsa PKK'nin önünün açılması gerektiğini söyledi.
HADEP Genel Başkanı Ahmet Turan Demir, belediye başkanlarının tutuklanması, parti yöneticilerinin ceza alması, il ve ilçe örgütlerine yönelik abluka, baskın ve gözaltı uygulamalarının kendilerinde "yine siyaset dışına itilmek mi isteniyoruz" endişesi uyandırdığını kaydetti.
HADEP Genel Merkezi'nde dün bir basın toplantısı düzenleyen Demir, kendilerine siyaset yapma hakkının tanınmasını istedi. Kürt sorununun çözümü noktasında barışçıl ve demokratik bir mecraya girilmesinin kamuoyunca olumlu bulunduğunu kaydeden Demir, bir süredir devam eden baskıcı ve anti demokratik uygulamaların kitleler üzerinde hiçbirşeyin değişmeyeceği yönünde kaygılara yol açtığını söyledi. Demir, parti yöneticilerinin ceza alması, il ve ilçe örgütlerine yönelik abluka, baskın gözaltı uygulamalarının kendilerinde "yine siyaset dışına itilmek mi isteniyoruz" endişesi uyandırdığını kaydetti.
"Hizbullah'ı örtme amaçlı"
Demir, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Feridun Çelik, Siirt Belediye Başkanı Selim Özalp ve Bingöl Belediye Başkanı Feyzullah Karaaslan'ın tutuklanmaları ile kendisi ve 12 partili hakkında verilen cezaların, "Hizbullah operasyonlarının örtbas edilmesi amacını taşıdığını" söyledi.
Demir, açıklamasında Avrupa ülkelerinin konuya eğilmelerine de değinerek, etkililerin tavırlarını gerçekçi bulmadığını söyledi. Türkiye'nin konuyu içişlerine müdahale olarak görmelerinin ve yönelmemelerinin samimi bir tavır olmadığına dikkat çeken Demir, "Kaldı ki IMF'nin Türkiye önüne koyduğu ve milyonlarca insanın mağduriyetine ve daha da yoksullaşmasına yol açan anlaşmalara uyum konusunda gösterilen çabalar neden iç işlere müdahale olarak algılanmamaktadır? Ekonomik olarak bütünleşmek istenilen modern dünyada, siyasal ve değerler sistemiyle bütünleşmeye karşı bu tepki doğru değildir" diye konuştu.
"Ecevit ve Demirel'i onaylamıyoruz"
Başbakan Ecevit'in partiyi hedef gösteren açıklamaları ve Demirel'in uygulamaları meşrulaştırırcı tavrını anlamanın ve onaylamanın mümkün olmadığını söyleyen Demir, kanunlar karşısında muaf tutulmayı değil aksine çifte standart içeren anti demokratik uygulamalardan vazgeçilmesini istedi. Açıklamasının ardından basın mensuplarının sorularını cevaplayan Demir, bir daha tekrarlamamak üzere şiddeti ortadan kaldırarak Türkiye'de barış için yasalara uygun bir şekilde siyaset yapmak istiyorsa PKK'nin önünün açılması gerektiğini söyledi.
YAZARLAR
Pınar Öğünç
BAĞLANTILAR-9 | Ticaretten afetlere, güvenlikten tiny house'a konteyner çağı
İsmail Gökhan Bayram
İşlevini arayan alet: Yapay zekâ
Evrensel Bilgin
Gordion Düğümü
Şenay Aydemir
Atış Serbest!
Mustafa Yalçıner
İsrail-İran güç gösterisi nereye varacak?
Nuray Sancar
Vatan millet ıstakoz
Bülent Falakaoğlu
Istakozun faturası!
Ahmet Yaşaroğlu
Çocuklar ve gençler kime emanet?
Adnan Gümüş
Köy Enstitüsü farkı, şehre ve geleneğe uymazlığı: Hümanist, yararcı, bütüncül köy rehberi
Yücel Özdemir
AB, İran’a karşı Türkiye’ye rol verme peşinde
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
